Dün ABD’nin en az yüz kez tekrarladığı sözün son tekrarını yazmıştım; ABD Merkez Kuvvetler Komutanı Joseph Votel’in “YPG’ye destek vermeye devam edeceğiz” dediğini…
Üstelik “küresel toplumun onlara minnettar olması gerektiğini” de eklemişti sözlerine.
Aynı gün daha geç saatlerde ABD Savunma Bakanlığı Sözcüsü de önce “Türkiye’den Afrin operasyonunu sınırlamasını” istedi, “Bunun DEAŞ’la mücadelede dikkat dağıtan bir şey” olduğunu söyledi, sonra da “SDG’ye gönderilen silahların DEAŞ’la mücadele tamamen sona erince toplanacağını” açıkladı.
Bu konuşmada “Türkiye’ye yönelik her saldırıyı kınadıkları” da var.
ABD’nin tutumu giderek daha fazla güvensizlik yaratıyor.
Terör örgütü, Suriye’den-Irak’tan “cana ve mala zarar veren” yüzlerce ABD yapımı roket ve füzeyi Türkiye’ye atmaya devam ediyor, bu silahları PKK’ya 5000 TIR’la gönderdiler, şimdi de hem saldırıları kınıyor, hem Türkiye’nin operasyonuna uyarı yapıyor, hem de silahları geri almayacağını bildiriyorlar.
Kaldı ki zaten artık o kadar silahı toplamaları da mümkün değil, kimbilir kaç kentte nerelere gizlendi?
Onlara saldırmıyor
ABD madem ki DEAŞ’la mücadele için binlerce TIR silah, zırhlı araç, kendi askerleri ve koalisyon ülkelerinin askerlerini gönderecekti, bunu “Türkiye’nin de içinde olduğu koalisyon” ile kendisi yapamaz mıydı?
PKK olmadan DEAŞ’ı yenemez miydi?
DEAŞ nasılsa Suriye’nin kuzeyindeki kentleri “ABD desteğindeki PKK’ya bırakırken” hiç zorluk çıkarmadı, hatta çoğunu tek kurşun atmadan terk etti, bunu PKK olmadan da yapardı herhalde.
Pentagon, Türkiye’nin Afrin operasyonu için “dikkat dağıtan bir şey” diyor, DEAŞ’ın “ABD desteğindeki PKK”ya hiç saldırmaması, PKK’nın Afrin’de DEAŞ’a barınacak alanlar bırakması da “garip bir şey” değil mi?
Ayrıca, Suriye’de “büyük ölçüde yenilgiye uğradığı” açıklanan DEAŞ için 5000 TIR ağır silah, mühimmat ve zırhlı araç fazla değil mi?
ABD’nin kendisi dışındaki herkesi saf yerine koyması, alay eder gibi “gerçek dışı” açıklamalar yapması da eylemleri kadar şaşırtıcı.
Kimyasal silah
Üst düzey ABD’li yetkililer “Trump yönetiminin Suriye rejiminin kimyasal silah kullanımının önüne geçmek için gerekirse tekrar askeri operasyon yapmaya hazır olduklarını” söylemiş.
Bu kez Suriye’nin kimyasal silahları “Suriye dışında, hatta ABD de bile” kullanabilecekleri iddia edilmiş.
Bunları söylüyor, sonra bir üsse birkaç füze atıyorlar. Türkiye ise Kuzey Suriye’den atılan yüzlerce füzeyle karşı karşıya.
Dünya çapında kimyasal silah kullanılacağı şüphesi varsa, bunu yapacak olan yönetimi etkisiz kılmaya çalışmaları gerekir.
Bakıyorsunuz, ara sıra karşılıklı tehditler dışında Suriye ile pek bir sürtüşmeleri yok gibi.
BOP devam ettiğine göre hangi ülkenin, hangi ülkeyi desteklediği veya kavgalı olduğu da belli olmaz.
Umalım da bu belirsizlik uzun yıllar bize sorun yaşatmasın.