Haberin Devamı
Bir-iki gün önce Kanal D haber... Angelina Jolie, Hatay’daki mülteci kampını ziyaret ediyor. Mehmet Ali Birand, siyah sade giymiş Angelina’nın elindeki Louis Vuitton çantaya dikkat çekiyor.
Ertesi sabah Hürriyet gazetesi: Tam sayfa Louis Vuitton reklamında Angelina Kamboçya’da!
Bir gün sonra gazetede yine Angelina: Mültecilerle görüşürken çekim yapılmasını istemiyor.
“Bravo reklam yapmıyor” diyorum yine.
“Çok safsın” diyorlar, “anlaşması gereği sadece Louis Vuitton kullanıyordur görüntüleri”
Tabii bir burukluk...
Oysa öyle bir çağdayız, saf beyaz yok artık, herşey alacalı...
Marka mı Angelina’yı malzeme yapıyor, Angelina mı markayı insani etkinliklerine sponsor yapıyor? Birbirine karışıyor.
Önemi var mı peki? Mültecilerin sesini o sayede duyabiliyorsak, varsın marka da reklam yapsın mı?
Referandumda “yetmez ama evet” başka bir şey miydi? Ya da vahşi kapitalizmle despot komünizm kıskacından çıkan ara çözüm “sosyal-liberal”? Ya da “muhafazakâr demokrat”?
Müzikte klasik-pop, ya da soft rock?
Ya da hangi Haberal imajı?
İlk böbrek naklini yapan mı, SSK’ya ölümden sonra 4 gün diyaliz bedeli fatura eden mi?
Yıllardır tutuklu yargılanmayı bekleyen mi, vakıf şirketine oğlunu atayan mı?
Ecevit konusu da belleklerde hâlâ, Bahçeli halkının çektiği ıstırap da... Ama yargısız tutukluluk da sinmedi yüreklere...
Daha az duygusal, daha stratejik, daha gerçekçi, daha tahammüllü olma günüdür bugün. İçinize sinmese de paylaşmayı, empati yapmayı, beraber kazanmayı bilme becerme zamanıdır.
Acı ilaç tadı şekerleme ile kaplanır bilirsiniz, tahammül edebilelim diye... Şekerle kandırırken tat duyumuzu, acı ilaçtan bekleriz asıl umarı. Ne diyelim yani şimdi, “vay kandırdın beni, acı şuruba şekeri basıp içirttin” mi diyelim? Oysa o acı etkin maddedir tedaviyi sağlayan.
İlacın acı madde içermeyen, sadece şeker içereni tedavi etmediği için, şekersiz olanı da yenilir yutulur şey olmadığı için makbul değildir.
Demek ki iyileşmek için acı ilaç da şart, yutabilmek için şeker de...
Varsın şeker “ben olmasam zor yutarlardı seni” diye böbürlensin acı ilaca, ilaç da “ben olmazsam sen ne işe yararsın?” desin içinden.
Şam’dan Angelina
Damdan Haberal derken,
Yazı biter,
Behlül kaçar...