Ünlü futbolcu Cristiano Ronaldo geçen hafta 4’üncü kez baba oldu. Ancak işin ilginci, bu annesi bilinen ilk çocuğuydu. Ünlüler dünyasında bir süredir taşıyıcı annelik furyası esiyor.
Son dönemde taşıyıcı anneden çocuk sahibi olmak adeta bir moda gibi yayılıyor. Anne karnındaki embriyonun DNA’larına müdahale etmek çok şükür henüz deney aşamasında. Bu süreci hızlandıramayanlar kendilerine başka başka çareler arıyor. Tıbbi durumlar ya da eşcinsel çiftlerin çocuk sahibi olma arzusu bir yana... Ancak bir süredir taşıyıcı anneliğin keyfi kullanımı da hayli arttı. Pazardan meyve sebze siparişi verir gibi katalogdan anne beğenilip seçmece bebek yapılıyor.
Pazar büyüyor, internet reklam dolu
Bu, resmen bir sektöre dönmüş durumda. Yoksul kadınların bedenleri üzerinden para kazanılıyor. İnsan ticaretinin modern versiyonu... Kadınların vücutları kiralanıyor. İş ilanı gibi ilan dolu internet. Üstelik bunlara ulaşmak da çok kolay. Arz da talep de çok. Türkiye’de çocuğu doğuran kişi anne sayıldığı için, taşıyıcı annelik yasal kabul edilmiyor. Ancak arama motorlarına ilan vermiş, KKTC ya da Gürcistan gibi bu işin yasal olduğu ülkelerle çalışan çok sayıda ajans var. Birçok ülkede bu konuda yasal düzenlemede eksiklikler bulunuyor. Bu da işi bir nevi ‘turizme’ dönüştürüyor. Ülkeler birbirlerine karşı resmen fiyat kırıyor. Örneğin İngiltere’de bu işlem 35 bin lira tutarken Ukrayna’daki bir klinikte rakam 6 bin, Hindistan’da 7 bin, Çekya’da 10 bin, Yunanistan’da 12 bin.
Sevgilisi olmayan erkekler son çare olarak görüyor
Eskiden sağlık nedeniyle mecburi olarak tercih edilirken artık farklı gerekçeler de giriyor işin içine. Ronaldo gibi milyonlarca dolarlık serveti olan ama sevgilisi olmayan erkekler çocuk sahibi olmak için bunu bir yol olarak seçiyor mesela. Ronaldo’nun 2010 yılında taşıyıcı anneden Cristiano Ronaldo Jr. isminde bir oğlu oldu. Yine adı açıklanmayan bir taşıyıcı anneden Haziranda ayında bu kez ikizleri oldu. Ronaldo’nun geçen hafta ise sevgilisi doğum yaptı. Böylece ünlü futbolcu 6 ayda 3 çocuk sahibi olmuş oldu. Türkiye’de de taşıyıcı annelik meselesini son günlerde çok duyduk. Modacı Hakan Akkaya da imaj danışmanı Kemal Doğulu da bekarlıktan bıktıklarını söyleyip, taşıyıcı anne ile çocuk sahibi olmak istediklerini açıkladı.
Kimi vücut, kimi zaman derdinde
Kadınların taşıyıcı anneliği ‘tercih’ etmelerinde ise farklı gerekçeler var. Kimi vücutlarının formu bozulmasın, hamilelik sırasında yaşanan mide bulantısı gibi sorunları yaşamayayım derdinde. Ünlü oyuncu Nicole Kidman’ın ikinci çocuğu için bu nedenle taşıyıcı anne yoluna başvurduğu söyleniyor. ‘Charlie’nin Melekleri’ filmiyle adını duyuran Lucy Liu’nun nedeni ise bambaşka. 46 yaşında anne olan ünlü yıldız bir röportajında “Çok çalışıyordum ve ne zaman çocuk doğurmaya fırsatım olacağını da bilmiyordum. Bu yüzden taşıyıcı anneliğin benim için en iyi yöntem olduğuna karar verdim” demişti. Reality şov yıldızı Kim Kardashian da bu furyaya katılanlardan. Doktoru 3. kez hamile kalmasına izin vermeyince o da taşıyıcı annelik yöntemine başvurdu. Hatta önce kardeşi Khloe’nin taşıyıcı anne olmasını istedi ancak kardeşi bunu kabul etmedi. Daha sonra para karşılığında biri ile anlaşıldı. Çıkan haberlere göre, gözlerden ırak özel bir villa kiralandı bu anne için. Şoförleri, hizmetçileri, güvenliği ne ararsanız var. Kim Kardashian ve Kanye West taşıyıcı annenin konforu için 2 milyon doları gözden çıkardı. Ünlü çiftin kızının Ocak ayında dünyaya gelmesi bekleniyor.
Doğurganlık hızla azalıyor
Ancak taşıyıcı anneliğin asıl artan nedeni değişen hayat tarzımız. 40 yıl önce kadınlar ortalama 25 yaşında çocuk sahibi oluyordu. Ama yeni nesilde durum farklı. Sadece kariyer hırsı değil, evlenseler bile evliliğin tadını çıkarmak istiyor insanlar. Son araştırmalara göre kadınların ilk çocuğunu doğurma yaşı dünya genelinde 30.7’ye yükselmiş durumda. (Türkiye 22.3 yaş ile ortalamayı hayli düşürse de kurtarmıyor). Haliyle çocuk sahibi olmak ötelendikçe, başarı şansı da azalıyor. Sırf bu da değil. Yediğimiz içtiğimiz şeyler de doğurganlığımıza zarar veriyor. Hal böyle olunca da çare bilimde aranıyor. Öyle ki şu an 505.2 milyon dolar olan laboratuvar ortamında döllenme pazarının 2022’de yüzde 10.9’luk artışla 847.8 milyon dolara ulaşması bekleniyor.