Tasarladığı oyunu 500 dolara sattığında 12 yaşında olan Elon Musk bugün 20 milyar dolarlık servetin sahibi.
SpaceX ve Tesla’nın CEO’su, milyarder iş insanı, 21’inci yüzyılın dahi çocuğu... Elon Musk adeta bilim kurgu filminden fırlamış bir karakter gibi. Türkiye’nin de yakından tanıdığı bir isim. Kasım 2017’deki Ankara ziyaretinde hem Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesi hem de Anıtkabir’den çektirdiği fotoğraflarla gündemi hayli meşgul etmişti. Hamama da gitti kebabını da yedi. Bol bol malzeme verdi magazine. Zaten bunu da fazlasıyla seven biri... Önce ünlü oyuncu Johnny Depp’in eski eşi Amber Heard ile ardından da şarkıcı Grimes ile yaşadığı ilişkilerle zaten hep göz önünde. Ama bugün onu en yakından tanıyanların hikâyeleriyle Musk’ın en bilinmeyenlerini anlatacağım size. ABD’nin ünlü Wired dergisi ünlü teknoloji dehasının dostları ve aile bireyleriyle tek tek konuşmuş. İşte o röportajlardan Musk ile ilgili çıkan detaylar.
28 yaşında milyoner oldu
Annesi Kanadalı babası Güney Afrikalı. Pretoria’da doğdu. Aslında hikayesi aslında çok küçükken başladı. Kodlamayı öğrenip kendi kendine yazdığı bir oyunu 500 dolara sattığında henüz 12 yaşındaydı. 1995 yılında ise hayatı değişti. Kardeşi ile birlikte online şehir rehberi hizmeti sağlayan Zip2’yi kurdu. 4 yıl sonra onu dönemin devi AltaVista’ya tam 307 milyon dolara sattı. Sadece ona net kalan para 22 milyon dolardı. O parayla daha sonra PayPal’e dönüşen X.com’u kurdu. Parasına para kattı, 165 milyon dolar kazandı.
Kendini insanlığı kurtarmaya adadı
Musk’ı tanıyanlara göre derdi para değildi. Şöhret, konuşulmak ve başarılı olmak istiyordu. Bir süre sonra kendini insanlığa adamaya karar verdi. Elektrikli otomobil için Tesla, uzaya gidebilmek için SpaceX, temiz enerji için Solar City, hyperloop adı verilen tüp içinde hızlı şehirlerarası yolculuklar yapmamız için Boring Company, insan beynine yüklemeler yapıp geliştirmek hatta beyin naklini mümkün kılmak için Neuralink’i kurdu.
Elinde kitabı olmadan adım atmıyor
Tanıyanlar, elinde kitabı olmadan hiçbir yere gitmediğini söylüyor. Zekâsı kadar sosyalliğinin de kariyerine katkısı şüphesiz. Bir ortama girdiğinde yanındakileri bırakıp, odadaki en başarılı kişi kimse onun yanına gidip saatlerce onun hikâyelerini dinlediğini anlatıyorlar. Sohbetleri sırasında konudan konuya atlaması ile de meşhur.
10 yıl sonraki adımlarını hesaplıyor
Üniversitede olduğu ve staj yaptığı dönemde bile insanlarda iz bırakmış. Müdürleri onu “Hep büyük düşünürdü” ve “Çok meraklıydı” diye anlatıyor. Onlara göre Musk’ın kafası hep aynı anda onlarca işle meşguldü. Hem 10 dakika sonra ne yapacağını hem de 10 yıl sonrasını aynı anda düşündüğüne inanıyorlar. Fazlasıyla hırslı. Davetli gittiği ve deneyimli olmadığı halde dağdaki bir bisiklet parkurunu bile direnip tamamlamış.
Ofiste yerde yastıksız uyuyor
Çalışma konusunda çok prensipli. Günde 11-12 saat çalışıyor diye anlatıyorlar. Uykuyu düşmanı olarak görüyor. İşleri dağıttığına inanıyor. Bu yüzden de ofiste zaman zaman yerde yastıksız uyuyor, ilk gelenin onu uyandırmasını istiyor. Herkesten de aynı fedakârlığı istiyor. Falcon 1 roketinin fırlatılacağı gün evlenecek olan bir mühendisine düğün tarihini değiştirmek için ne kadar paraya ihtiyacı olduğunu bile sormuş. Onu sinirlendirmek de korkutucu. Avazı çıktığınca bağırıyor, bir anda tüm gemileri yakıyor diyorlar. Ancak daha sonra çalışanları için hiçbir masraftan kaçınmadığı partiler ve etkinlikler düzenleyip gönüllerini almayı da biliyor.