Cümlelerin altı itinayla çizildi, şifreler birer birer çözülmeye çalışıldı. İlk bakışta tek mesaj var sanıldı ve akabinde de “Kılıç’tan sert çıkış” başlıkları atıldı. Ama metne biraz daha dikkatle bakıldıkça görüldü ki her kesime bir “söz” vardı.
Tüm bu detaylara, analizlere rağmen Kılıç’ın konuşması Lord Acton’nun “iktidar yozlaştırır, mutlak iktidar mutlaka yozlaştırır” sözü ile akıllarda kaldı. Ne de olsa söz konusu olan, iktidar üzerine söylenmiş en bilinen, vurucu ve özet cümlelerden biriydi. Hatta bu yüzden Kılıç’ın konuşmasında ünlü filozof Kant’a vurgu yapması ya da Melih Cevdet Anday’a yer vermesi pek dikkat çekmedi. (Kılıç’ın düşünce ve ifade özgürlüğünün “içinden düşün” demek olmadığını belirttiği cümlesi pek çok kişi tarafından Eski Yargıtay Başkanı Sami Selçuk’tan bir alıntı sanıldı. Ancak Selçuk’un bir televizyon programında da belirttiği üzere bu söz Melih Cevdet Anday’a aitti.)
Peki, AKP’nin kapatılıp kapatılmayacağına ilişkin herkesin ipucu aradığı bir metinde bile öne çıkmayı başaran bu cümlenin sahibi kim?
Hemen belirtelim, Lord Acton liberalizmin öncülerindendir, çok ünlüdür ama Türkçeye çevrili tek kitabı yoktur. Fikirlerine sadece Çizgi Kitabevi’nden çıkan, (ne yazık ki baskısı tükendi) “John Locke’den Adam Smith’e, Voltaire’den Lord Acton’a Özgürlük Yazıları” isimli kitapta rastlarız. Bir de orada-burada yapılan alıntılarda... Oysa 1902’de öldüğünde döneminin en ünlü tarihçilerinden, liberallerindendi.
10 Ocak 1834’te doğdu. Katolikti ve bu yüzden Cambridge Üniversitesi’ne giremedi. Münih’te tarih okudu ve sonrasında kendisini “tarihçi” olarak tanımladı. Dinin de siyasetin de bireysel vicdana yönelik tehlikeler barındırdığını düşündüğü için liberalizme yöneldi. Bunu başına geçtiği “Rambler” isimli dergiye de yansıttı. Dergi, “Liberal Katolik” bir çizgi izledi. Vatikan Konseyi’ne de katılan Lord Acton’a göre kilise; bilimsel, tarihi ve felsefi hakikatin takip edilmesini teşvik ederse bireysel özgürlükleri geliştirebilirdi. Yani Acton, dinsel erdemle kişisel özgürlük arasındaki ilişkiyi geliştirmeye çalışmıştı. (Günümüzde de aranan bu mu acaba!) Bu yönde hazırladığı çalışmasını ise hiçbir zaman bitiremedi.
Lord Acton’un Haşim Kılıç’ın metnine de yansıyan “iktidar yozlaştırır, mutlak iktidar mutlaka yozlaştırır” sözü kadar ünlü ve bu sözü destekleyen bir diğer sözü ise şudur; “Demokrasinin kötü yanı çoğunluğun tiranlığına dönüşmesidir.”
Ah bir vaktim olsa...
Çemberlitaş’tan Sultanahmet’e tramvay yolunu takip ederek yürüsem... Üniversite yıllarında gittiğim Çorlulu Ali Paşa Medrese’sine gelince dayanamayıp içeri girsem, bir çay söylesem... İsmet Özel’in “Kanla Kirlenmiş Bir Evrak” şiirini yüksek sesle okuyan birileri var mı diye bakınsam, sonra çıksam II. Mahmut Türbesi’nden içeri girsem... Her biri mermerden birer lale gibi duran bu güzel mezarlıkta dolaşsam... II. Abdülhamit’in türbesinin önünden geçip Şeyh Bedrettin’in mezarına gelsem, hemen yanında Ziya Gökalp’in mezarını görmenin şaşkınlığını ve mutluluğunu bir kez daha yaşasam... Sonra doğruca Küçük Ayasofya Camii’nin avlusuna gitsem... Küçük el işi dükkanlarının çevrelediği, birbirinden güzel güllerin, çiçeklerin açtığı bahçedeki sedirlerden birine otursam... Cankurtran durağından hareket edecek treni beklesem. Daha doğrusu trenin yaratacağı sarsıntıyı ve çekip gitme duygusu uyandıran sesini... Sonra Oğuz Atay’ın “Demiryolu Hikâyecileri” öyküsünü bir kez daha okumam gerektiğine karar versem.
Not alın, unutmayın!
n Dünyaca ünlü İspanyol kübist ressam Joan Miro’nun baskı, resim ve heykellerinden oluşan sergi, bugün, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi“nde açılıyor. Muhakkak gidin!
n ”Çocuklardan Büyüklere Gerçek Masallar“ adını taşıyan ve Organ Nakli Koordinatörleri Derneği’nin gerçekleştirdiği fotoğraf sergisi, Akdeniz Üniversitesi’nden sonra Antalya Migros Alışveriş Merkezi’nde de açıldı. Sergi, 4 Mayıs’a kadar gezilebilir.
İktidarın tarihçisi; Lord Acton
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın “46. yıl” konuşması son zamanların en dikkatle okunan metni oldu
Haberin Devamı