Her sene olduğu gibi yeni yılın herkese önce sağlık getirmesini diliyorum. 2017’de zamanı geri alıp tekrar sil baştan yaşamak istiyorum.
- İllaki sağlık. Bedenimin acı çekmemesi... Sivrisinek acısı gibi bir acı bile hissetmemek. Ruhumla, bilincimle, hayallerimle uyumlu olması. İstediklerimi zorlanmadan yapabilmek ve elbette tüm bunların uzun ömürlü olması, tüm sevdiklerim, ailem ve dostlarım için de geçerli olması. Hastanelere sadece bebek doğumları için gitmek.
- Uzun uykular uyumak. Uyuyup uyanmak, okumakta olduğum bir kitaba kaldığım yerden devam etmek, rüyamda karakterlerle konuşmak, uyandığımda iki kurguyu birbirine karıştırmış olmaktan dolayı gülümsemek.
- Daha çok klasik müzik ve caz dinlemek.
- Daha çok sevmek. Eşimle bir kez daha evlenmek. Coşmak.
- Huzur. Yoğun ve sıkıcı gündem maddelerinden kurtulmak.
- Beni sevenlerle daha çok görüşmek, bedenime ve ruhuma zarar veren herkesi ve her şeyi hayatımdan ve zihnimden uzaklaştırmak. Hepinizi affediyorum, hadi yollarımızı ayıralım.
- Pencereden bakmak. Beslediğimiz kuşları seyretmek, onlarla sohbet etmek.
- Daha uzun susmak. Sessizliğin tadına varmak.
- Rus klasiklerine tekrar başlamak. Ne varsa onlarda var, tecrübeyle sabittir, inanın.
- Bilim dünyasını daha yakından takip etmek. Gökyüzüyle bağımı koparmamak. Evrenin ne kadar büyük ve bizlerin dertleri için ne çok çözüm taşıdığını tekrar tekrar hatırlamak.
- Umutsuz yolları yürümeye inat etmemek. Ne kadar yol almışsam da acıyı gördüğümde geri dönüp başka, bambaşka bir yola sapıp şarkı söyleyerek yürüyecek başka bir yolculuğa çıkmak.
- Uzaklaşmak. Bazen insan kaçamaz. Çare üretemez. Ama ağrı kesici alır gibi bulunduğu yerden, duygudan, bilinçten uzaklaşabilir. Belki bir köye, belki deniz kenarına, belki de arka balkona gidebilir. Ama illaki gidebilir ve derin bir nefes alabilir.
- Geri dönüşüme dahil olmak. Kullanmadığım kıyafetleri ihtiyaç sahiplerine vermek. Daha az alıp tamamını tüketmek. Daha az çöp, daha çok bereket istemek.
- Bella figura yapmak. Yani güzel figür. Bazen saça takılan bir çiçek, bir parça peynirin üzerine serpilen kekik... Ne yersen, ne yaparsan ona katkıda bulunmak. Güzelin peşinde koşmak.
- Haksızlığa müdahale edemediğimde kıymetli, değerli ve faydalı bir şeyler üreterek en azından günah çıkarabilmek.
- Belki resim yapmak. Boyamak, renklerle oynamak, onların geçişlerinde bir çocuk masalının hayalini kurmak.
- Füruğ Fehruzzad okumak.
- Edebiyatı adeta birer karikatüre çeviren dergilerden, aforizmalardan dört nala kaçmak. Karikatürize edilen şair ve şiirlerin sahici dünyasına dalmak. “Mutsuzluğa da var mısın” diyen Cemal Süreya yerine “Benim şiirim erotik bir şiirdir” diyerek başkaldıran Cemal Süreya’yı okumak.
- Mutluluğun bir zihniyet ve medeniyet meselesi olduğunu unutmamak. Mutsuzluğun bulaşıcılığından uzak durmak. Görür görmez, “Bella Figura” yapmak.
- Toplumsal barıştan, adaletten, hukuktan, kadın haklarından, kalıplara sıkışmış değil şiirsel boyuttaki inançtan vazgeçmemek. Daha çok Şener Şen filmleri seyretmek.
- Daha güzel, özenli ve üretken çalışmak.
- Yazmak. Evet bu yıl artık masa başına geçip içimde biriken ve dışarı çıkmak için beni sıkıştıran ne varsa, onlara bir şans vermek.
- Eşimi, annemi, kardeşlerimi, dostlarımı, mesai arkadaşlarımı daha çok ama çok sevip bunu göstermek.
- Son olarak; öfkemi sağlıklı yaşamak ve ifade edebilmek. Onun bana verdiği mesajları bastırmamak.