Ajanslara düşen yemek kuyruğu fotoğraflarına her geçen gün yenileri eklenirken biz gazetecilerin haber yapması da zorlaşıyordu. Zira herkes gibi bizlerin de aklı, krizin ne zaman biteceğindeydi. Üstelik hafta sonu ekleri gazetecileri olarak bizlerin bir görevi de vatandaşın moralini yükseltecek haberlere imza atmaktı. Oysa bulabildiğimiz haberler “Nasıl bir sahil kasabasına yerleşir, yetiştirdiğim domatesle yaşarım” diyenlerin hikâyelerinden öteye geçemiyordu. Bir de “Kapağı ABD’ye atmanın hayallerini kuranların”... Bu kez kriz ABD’den geliyor. Krize rağmen pek çok kişinin hayalini kurduğu yer yine orası. Ancak söz konusu ülke ABD... Yani öyle, “Hadi” deyince gidilecek bir yer değil. Yaşamak da bir o kadar zor. Ama her şeye rağmen “ABD” diyorsanız o zaman size bir müjde! ABD’ye gitmenin, orada yaşamının formüllerini en küçük ayrıntısına kadar anlatan bir kitap çıktı: “Amerika’da Yaşam Kurmak.” Kitap, uzun yıllardır ABD’de yaşayan Aylin Onur’a ait. ABD’de yaşayan birinin “Nasıl ABD’de yaşayabiliriz, nasıl Green Card alabiliriz, çocuklarımız nasıl ABD vatandaşı olabilir?” sorularına muhatap kaldığını tahmin etmek zor değil. Zaten kitabı da bu nedenle kaleme almış.
Bizim için biraz zor
“Amerika’da Yaşam Kurmak” dört dörtlük bir rehber kitap. ABD’de nasıl davranmanız gerektiğinden nasıl davranmamanız gerektiğine, nerede yemek yiyebileceğinizden önemli müzelerine, aklınıza gelebilecek ve hatta gelemeyecek binlerce soruya yanıt veriyor. Dahası Aylin Onur, kendisi de bir Türk olduğu için, biz Türklerin ABD’de yaşayabileceği sorunları tahmin ederek yazmış kitabı. Mesela “ABD’deki Çalışma Hayatı”nı anlattığı bölümde çok önemli bir uyarı var: “Çok fazla aile yapısına bağlı, etrafında eşi, dostu, arkadaşı olmadan yapamayan, yalnızlığı sevmeyen, yediği yemeğe, içtiği içkiye bağlı tipler genelde mutlu olamaz, memleket özlemi ile bir süre sonra dönerler. Ama her türlü ortama ayak uydurabilen, para kazanmaya ve kariyere odaklanmış kişiler Amerika’da yaşamayı tercih eder ve çoğu da başarılı olur.” Onur’un bir uyarısı da hakkınızda açılabilecek davalara ilişkin: “En ufak açığınızı yakaladıklarında hemen sizi mahkemeye verir ve haklarını ararlar.” Bu yüzden de “Kesinlikle kavgaya karışmayın, evinizde kimsenin düşüp başına bir şey gelmesine ortam yaratmayın, varsa köpeklerinize çok dikkat edin, araba kazası yapmayın” uyarılarında bulunuyor. Yani bizim gibi gürültülü konuşup gürültülü yaşayan, ev ziyaretlerini seven Akdenizli bir ülkenin vatandaşları için oldukça zor koşullar bunlar. Ama yine de kitapta da göreceğiniz üzere öyle güzel kafeler, müzeler, sergi salonları, parklar, kitabevleri var ki, insanın soluğu konsoloslukta alası geliyor.
ABD’de yaşamak için tüyolar
Vize alabilmek için, konsolosluğu, ülkenize geri döneceğinize ikna etmeniz gerek.
Basit ve bilinmeyen bir yöntem vardır: ABD konsolosluğuna gidip ’Ben ABD’de yaşamak istiyorum’ diye talepte de bulunabilirsiniz.
Amerikalılar için aile çok önemlidir. Anneye çok bağlıdırlar. Bu yüzden Oscar ödül törenleri de dahil hemen her türlü röportaj ve programda muhakkak bir ”Hi mom!“ vardır.
Çay istediğinizde buzlu çay gelir, sıcak istediğinizi belirtmelisiniz.
Amerika’daki en cazip indirim sezonları Temmuz ve Ağustos sonu yaz indirimleridir. Fiyatlar dibe vurur. Kasım ayının son perşembesi ABD’nin en büyük indirimleri olur. İnsanlar geceden dükkanların önünde beklemeye başlar, kapılar açılınca da hücum!
Süper Bowl: Amerikan Profesyonel Futbol Ligi’nin final karşılaşmasında hayat durur, partiler yapılır, maçı beraber seyretmek için davetler düzenlenir.
Balık tutmak için mutlaka lisans almanız gerekir.
Amerikan rüyası nasıl görülür?
Şubat Krizi’nin en ağır hissedildiği günlerdi.
Haberin Devamı