Zirvede fay kırılması: İrtica

TBMM’de yaptığı konuşmada laiklik ve irticaya değindi Cumhurbaşkanı. Tıpkı komutanlar gibi o da devrim sözcüğünü tercih etti. Bu sözlerle Başbakan’ın “irtica yok” açıklamasını çok sert ve ağır bir dille tekzip etti

Haberin Devamı

Devletin zirvesindeki kırılma, çatışma hiç bu denli su yüzüne çıkmamıştı. Geçen hafta başında Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ’un sert çıkışıyla başlayan laiklik ve irtica uyarılarını, sırasıyla Hava ve Deniz Kuvvetleri komutanları devam ettirdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise tam aksi görüşte olduğunu ilan etti. Başbakan Erdoğan’ın dün bütün gazetelerin manşetinde yer alan açıklamasına göre, Türkiye’de irtica tehlikesi sözkonusu değil.

BAŞBAKANI TEKZİP ETTİ
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ise Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yeni yasama döneminin açılışı nedeniyle dün Parlamento kürsüsünden yaptığı konuşma ile Başbakan’ın bu açıklamasını çok sert ve ağır bir dille tekzip etti. TBMM’de yaptığı bütün konuşmalarda laiklik ve irticaya değindi Cumhurbaşkanı. Ancak Cumhurbaşkanı olarak Meclis’te yaptığı son konuşmada bu konuda daha kapsamlı, daha uyarıcı ifadeler kullandı. Sezer konuşmasının son bölümünde bölücü terörle ilgili düşüncelerini anlattıktan sonra şunları söyledi: “Türkiye’de irticai tehdidini yeterince algılayamayanların, özellikle son 20 yılda yaşanan olayları üst üste koyup birlikte değerlendirmesi, Türkiye’deki toplumsal ve bireysel yaşamın nereden nereye geldiğini iyi çözümlemesi gerekmektedir...”

Bu sözlerin birinci derecedeki adresi hiç kuşku yok ki “Türkiye’de irtica tehlikesi yok” diyen Başbakan. Başbakan haklı olarak bu tartışmayı gündemden düşürmek istiyor. Kuvvet komutanlarının konuşmalarından sonra geçen hafta cuma günü görüştüğü Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’tan da bunu istemiş; “Ekonomi ve piyasalar bu tartışmalardan zarar görür” diyor Başbakan.

Ancak Cumhurbaşkanı Sezer’in Meclis kürsüsünden dün yaptığı son konuşmadaki konuşmanın genel çerçevesine bakıldığında tartışmanın kolay kolay gündemden düşmeyeceği hatta Erdoğan ve hükümet irtica tehdidine karşı bazı radikal adımlar atmadıkça şiddetini arttırarak devam edeceği söylenebilir. Erdoğan “ekonomi zarar görür, Yaşar Paşa böyle konularda hassas bir insandır” diyor. Kuşkusuz öyledir, Büyükanıt da diğer komutanlar da siyasal ve ekonomik ortamın istikrarı konusunda hassastırlar.

KOMUTAN HASSAS ANCAK
Ancak bundan daha hassas oldukları konu, iç tehdit konusunda “TSK’nın iki temel kırmızı çizgisi” diye adlandırılan laiklik ve üniter yapıdır. Laiklik konusunda bugün eğer ciddi bir tehlike olduğunu görüyorsa TSK, -Ki gördüklerini bütün kuvvet komutanları açık açık dile getirdiler geçen hafta- o zaman öncelikli hassasiyet hiç kuşku olmasın ki bu alana, irtica konusuna yoğunlaşacaktır.

Cumhurbaşkanı’nın dün söyledikleri komutanların dile getirdikleri görüşlerden daha yumuşak değil.

Cumhurbaşkanı Milli Eğitim’le ilgili kaygılarını dile getiriyor, okul öncesi eğitimde çocukların beyinlerine hurafe ve dogmaların enjekte edilmesinden ve buna göz yumulmasından sözediyor. Yani, iktidarın ceza yasası değişikliği ile kaçak Kur’an kurslarına örtülü af getirmesine gönderme yapıyor.

SEZER DE ’DEVRİM’ DEDİ
Şu sözleri de son derece dikkat çekici Cumhurbaşkanı’nın: “Laiklik kavramının çeşitli biçimlerde yorumlanarak içinin boşaltılması, irticai tabanın giderek genişletilmesi, kadrolaşma ve dini bireysellikten çıkararak toplumsallaştırma ve siyasete yansıtma çabalarının yoğunlaşması...” Sezer’in özellikle bölücülük ve irtica tehdidine ilişkin ifade ve değerlendirmeleri kuvvet komutanlarının ifade ve değerlendirmeleri ile büyük bir paralellik içinde. Sezer de “inkılap” yerine “devrim” sözcüğünü tercih etti.

GÖZLER BÜYÜKANIT’TA
Evet, ülkenin gündemi irtica tartışmasına kilitlenmiş durumda. Kara, Hava ve Deniz Kuvvetleri komutanlarından arka arkaya gelen irtica uyarılarını Başbakan “ülkede böyle bir tehlike yok” diyerek geçiştirmeye çalışıyor ama Cumhurbaşkanı dünkü konuşması ile tartışmayı daha da alevlendirmiş durumda. Şimdi merakla beklenen Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın bugün yapacağı konuşmada neler söyleyeceği...

Aslında gelinen bu durum, devletin zirvesinde tam anlamıyla bir fay kırılmasının yaşandığını gösteriyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu günden beri hep en temel kırmızı çizgileri olmuş olan bölücülük ve irtica tehdidi konusunda hükümet ve Başbakan ile Cumhurbaşkanı Türk Silahlı Kuvvetler başta olmak üzere diğer devlet organları arasında çok derin görüş ve değerlendirme uçurumları var.

DİĞER YENİ YAZILAR