Yeni dönem yeni hassasiyetler

Haberin Devamı

Abdullah Gül yaklaşık dört aylık zorlu bir maratonun ardından bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin 11 Cumhurbaşkanı olarak Çankaya’ya çıkacak.

Türkiye’de yeni bir dönem açılacak. Abdullah Gül’ün Çankaya yolculuğunun başladığı 24 Nisan’dan bu yana geçen dönem kolay yaşanmadı. İktidar muhalefet ilişkileri çok gerildi, Türk demokrasisi yeni bir muhtıra ile tanıştı. Hükümet asker ilişkileri kritik bir noktaya geldi. Toplumda ciddi bir kutuplaşma eğilimi belirdi.

Bütün bu sıkıntıların aşıldığını söyleyebilmek için henüz erken.

Ancak 22 Temmuz seçimleri ve AKP’nin aldığı yüzde 47’ye varan oy, en azından cumhurbaşkanlığı seçimindeki tıkanıklığı aştı. Gül üçte iki oy çoğunluğunu ilk iki turda bulamadığı için seçilemedi ama bugünkü üçüncü tur oylamada gerekli olan 276 oyu çok rahat aşarak seçilecek.

Ve Türkiye’nin önünde yeni bir dönem açılacak. Yeni dönemin sıkıntılı başlayacağı da çok açık. Ancak bu durum, ülkenin temel sorunlarının, gerilim ve kriz konularının aşılması bakımından önemli bir fırsat penceresi de açabilir. Bu noktada Gül ve Erdoğan ikilisinin süreci iyi yönetmeleri ve becerileri büyük önem taşıyor.

Örneğin türban konusu...

Türkiye’nin çeyrek asırdan beri çözüme kavuşturamadığı, çözmeye çalışıldıkça içinden çıkılmaz hal alan ve Anayasa Mahkemesi kararıyla da “siyasal İslam’ın simgesi” diye nitelenen türban sorunu, üniversite ve kamu kurumlarından sonra şimdi de Çankaya’ya taşınacak.

Sırf bu nedenle Genelkurmay’ın 30 Ağustos resepsiyonu günler öncesinden kamuoyunun en heyecanlı tartışma konularından biri haline geldi; “acaba 11. Cumhurbaşkanı Gül’ün davetiyesi eşli mi, eşsiz mi olacak, Gül resepsiyona eşiyle mi, yalnız mı katılacak?” diye.

Diğer yandan Cumhurbaşkanlarının geleneksel 29 Ekim resepsiyonu... Yeni Cumhurbaşkanı türban sıkıntısı nedeniyle resepsiyonu eşsiz mi verecek? Eşli davetiye giderse acaba gerçekten askerler Ankara kulislerine yansıdığı gibi bu önemli daveti protesto edip Köşk’e çıkmayacaklar mı? Ya daha sonra yabancı devlet başkanlarının onuruna verilecek olan yemekler..? Genelkurmay Başkanı bütün bu davetleri protesto mu edecek? Cumhurbaşkanı eşiyle birlikte orduevlerine giremeyecek mi?

Şimdilik nasıl çözüleceğini hiç kimse bilmiyor ama Türkiye bu sorunu kısa zamanda sakin, sağduyulu ve gerçekçi bir çözüme kavuşturacak. Kavuşturmak zorunda...

Ve bugün görevi Sezer’den devralacak olan Abdullah Gül’ün kafasında da bu sorunu çözüme kavuşturmaya dönük bir formül olduğu yakın çevresince ifade ediliyor.

Özetle Abdullah Gül’ün işi başlangıçta belki kolay olmayacak. Kurumların ve toplumun laiklik konusunda duyarlı kesimlerince attığı her imza, attığı her adım mercek altında tutulacak. Hem bazı toplum kesimlerinin hem de ana muhalefet partisi CHP’nin sert protestosu bir süre devam edecek.

Gül dönemi Türkiye için ilginç bir başlangıç olacak. 1950 döneminden sonra ilk kez sistemin bütün anahtarlarının aynı partide olduğu bir süreç yaşayacak Türkiye. Cılız bir muhalefet, çok güçlü bir iktidar ve en alt kademe bürokrasiden, zirveye, Çankaya’ya kadar bütün siyasi makamların AKP’lilerin elinde olduğu bir dönem.

Bu durum doğal olarak pek çok hassasiyeti körükleyecek. O nedenle Gül döneminde ortam başlangıçta güllük gülistanlık olmayacak. Kuşkuların, gerilim beklentilerinin giderilmesi zaman alacak. Toplumun bazı kesimlerinde ve bazı kurumlarda varolan kaygı ve hassasiyetleri giderebilmek için Gül’ün çok özenli olması ve çok çaba harcaması gerekecek.

DİĞER YENİ YAZILAR