Umut Washington’da...

Haberin Devamı

Sanayiciler, bankacılar, piyasalar günlerdir hükümetin Başbakan Erdoğan’ın ağzından çıkacak olumlu bir mesaj bekliyor. Beklenti, Türkiye’nin küresel krizin olumsuz etkilerini en az hasarla atlatabilmesini sağlayacak bir ekonomik önlemler paketi.

Bugüne kadar bu beklentiyi karşılayacak müjdeyi alamadı piyasalar.

Ekonomik Koordinasyon Kurulu her hafta Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren’in başkanlığında toplanıp durum değerlendirmesi yaptı, önlem önerilerini tartıştı. Tartışmaya da devam ediyor.

Ancak bugüne kadar çıka çıka tek bir önlem çıktı: Meclis’te görüşülmekte olan Varlık Barışı yasa tasarısı. Yani Türk vatandaşlarının yurtdışında veya yastık altında tuttukları paraların vergisiz, soruşturmasız sisteme alınması. Onun da ne getireceği, hangi derde deva olacağı meçhul.

İş dünyasının ve piyasaların asıl beklentisi ise kapsamlı bir önlemler paketi ve en önemlisi de IMF ile anlaşma idi.

Fakat Başbakan Erdoğan yerel seçimler öncesi “ümük sıkılabilir” endişesi ile IMF ile stand -by’a soğuk duruyor. Tümüyle reddetmiyor belki ama gönülsüz.

Aslında Başbakan Erdoğan her ne kadar “ümüğümüzü sıktırmayız” dese de IMF ile anlaşma kapısı tümden kapanmış değil. Türkiye IMF ile resmen pazarlık masasına oturmuş değil ama Hazine ile IMF Türkiye Masası arasındaki temas trafiği sürüyor.

Konuştuğumuz ekonomi yönetimindeki bazı üst düzey bürokratlar, önümüzdeki günlerde IMF ile pazarlık kapısının aralanabileceğini söylüyorlar.

Bu bakımdan Başbakan Erdoğan’ın bugün başlayacak olan Washington ziyaretinin önemine dikkat çekiliyor.

Washington’da ABD Başkanı Bush’un da katılımıyla yapılacak olan kriz gündemli G-20 toplantısına Başbakan Erdoğan’ın yanısıra ekonomi yönetiminin üst kadrosu da katılacak.

Başbakan Erdoğan G-20 toplantısının yanı sıra bazı önemli ikili görüşmeler de yapacak. Ayrıca heyette bulunan ekonomi kurmayları da hem IMF ve Dünya Bankası direktörleri ile hem de ABD Hazine Bakanlığı yetkilileri ile önemli bazı görüşmeler yapacaklar. Yapılacak bu görüşmelerde Başbakan Erdoğan’ın IMF konusunda ikna olabileceği ve stand-by görüşmeleri için düğmeye basabileceği beklentisi oldukça yüksek.

IMF’nin yanısıra ekonomi kurmaylarının Washington’da üzerinde duracakları bir başka önemli konu da ABD Merkez Bankası’nın başta Meksika ve Brezilya olmak üzere bazı ülkelerle yaptığı düzenlemelere benzer bir swap anlaşması. Yani Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası örneğin 20 milyar dolar karşılığı YTL’yi FED’e (ABD Merkez Bankası), karşılığında da FED o tutarda rezervi bizim Merkez Bankası’na aktaracak. Böylelikle Merkez Bankası’nın rezervleri kuvvetlendirilecek. Bunun piyasalar üzerinde hem psikolojik bir etkisi olacak hem de Merkez Bankası’nın kurlar üzerindeki spekülatif ataklara karşı eli güçlenmiş olacak.

Tabii ki ABD bunu kabul ederse...

Erdoğan’ın Washington gezisinin ardından hem IMF hem de FED’le swap anlaşmasının yolunun açılabileceği konusunda ekonomi bürokrasisi umutlu gözüküyor.

DİĞER YENİ YAZILAR