Seçim ve sınırötesi harekat...

Haberin Devamı

Siyasi partiler birbiri ardına seçim bildirgelerini açıkladılar. Kimi ucuz mazot vaat etti, kimi üniversitede türban serbestisi, kimi terörün ve asayişsizliğin üstesinden geleceğini...

Fakat ucuz mazot dışında akıllarda fazla bir şey kalmadı. Çünkü bir numaralı tartışma gündemi bölücü terör ve Kuzey Irak’a kilitlenmiş durumda. O yüzden partilerin seçim beyannamelerindeki vaat ve hedefleri enine boyuna irdelenip tartışılamıyor.

Dahası muhalefet partilerinin hükümete yönelik eleştirileri de tek noktaya, bölücü terörle mücadele ve Kuzey Irak konusuna odaklanmış durumda.

İlk defa bu seçim döneminde muhalefet yolsuzluk iddiaları üzerinde bile fazla durmuyor. Varsa da yoksa da terör ve Kuzey Irak sorunu...

Terör tabii ki Türkiye’nin çok önemli bir meselesi. Bu sorunun üzerinden üstesinden nasıl gelineceğinin enine boyuna tartışılması, çözüm üretilmesi de önemli.

Ancak bu noktada da çözüm önerilerinin tartışıldığı pek söylenemez. Herkesin aklı Kuzey Irak’ta. Kuzey Irak’a yönelik bir askeri harekatın, sorunu kökünden çözeceğini sananlar bile var.

Muhalefet partileri AKP’yi terör mücadelesi üzerinden yıpratmaya, vurmaya çalışıyor. Meclis’i olağanüstü toplayıp Irak’a yönelik bir sınır ötesi harekat tezkeresi çıkarılmadığı için eleştiriliyor AKP.

Muhalefetin bu baskıları kuşkusuz şu veya bu ölçüde AKP üzerinde de etkili oluyor. Bir süre öncesine kadar “Sınırın içi halledildi mi ki sınır ötesini konuşacağız?” noktasında olan Başbakan Erdoğan bile son günlerde sınır ötesi harekatın ihtimal dahilinde olduğu yönünde ifadeler kullanmaya başlıyor.

Ve bir iki günden beri Meclis’in olağanüstü toplantıya çağırılıp çağrılmaması AKP içinde de tartışılıyor...

Dün kulislere sızan bir iddiaya göre Kuzey Irak’a yönelik bir operasyon için tezkere hazırlıkları son aşamaya gelmiş.

Bu iddiaya göre 11 Temmuz Çarşamba günü için Meclis olağanüstü toplantıya çağrılacakmış.

Çağrı yapılıp yapılmayacağı konusunda kesinlik yok. Yapılsa da acaba Meclis toplanabilecek mi, kuşkulu. Toplansa da sınır ötesi harekat için hükümete yetki verilecek mi, o da belli değil. Çünkü AKP içinde de sınırötesi operasyon kararına muhalefet eden milletvekili sayısı az değil. Özellikle de seçim öncesinde bu konunun tartışma gündemine dahi gelmesinden rahatsız olanların sayısı az değil.

Deniyor ki; “Hükümet yetkiyi alır ama seçim öncesinde bir harekat yapılmaz. Bu Kuzey Irak yönetimi üzerinde bir baskı unsuru olarak tutulur. Büyük olasılıkla da seçimden sonra gerekirse bu yetki kullanılır...”

Ama mevcut terör ve siyasi gerilim ortamında hükümetin bu yetkiyi uzun süre cebinde tutabilmesi de son derece güç.

BABACAN’IN AÇIKLAMASI

Devlet Bakanı Ali Babacan telefon etti. Dünkü yazımda geçen bazı noktalara açıklık getirmek istediğini söyledi.

“Biz o anlaşmayla Kuzey Irak’a girmeme sözü kesinlikle vermedik. Kongre kararı öyle, ABD tarafı açısından bir bağlayıcılık var ama biz, ‘Bu krediyi verirseniz Kuzey Irak’a girmeyeceğiz’ diye kendimizi bağlayıcı bir taahhüt altına girmedik. Bu krediyi almaktan vazgeçtik ama alsaydık bile, diyelim ki ilk iki dilimi kullansak ve bu arada da Irak’a girmemiz gerekseydi tek taraflı olarak girebilirdik. Bunun bir yaptırımı yok o anlaşmada. O zaman şu olurdu, kredinin geri kalan bölümünü vermezdi ABD.”

DİĞER YENİ YAZILAR