Seçim sinyali mi?

Konu her gündeme geldiğinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan şiddetle reddediyor, "gündemimizde erken seçim yok. Seçimler Anayasa'nın öngördüğü gibi 5. yılın sonunda 2007 Kasımı'nda yapılacak" diyor. Fakat nedense 2006'da erken seçim var spekülasyonlarının önü kesilmiyor

Haberin Devamı

Konu her gündeme geldiğinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan şiddetle reddediyor, "gündemimizde erken seçim yok. Seçimler Anayasa'nın öngördüğü gibi 5. yılın sonunda 2007 Kasımı'nda yapılacak" diyor. Fakat nedense 2006'da erken seçim var spekülasyonlarının önü kesilmiyor.

Tayyip Erdoğan ve parti yönetimi spekülasyonları ısrarla yalanmaya devam ediyor ama öte yandan da pek çok AKP milletvekili bile "galiba 2006'da seçim var" kaygısı taşıyor.

Son aylardaki bazı gelişmeler, özellikle hükümetin ekonomiyle ilgili uygulama ve stratejileri de seçim sinyali verir nitelikte. Popülizmden uzak denilen 2006 bütçe tasarısının satıraralarında bile seçmene dönük önemli mesajlar var. Özellikle geçmiş yıllarda pek üzerinde durulmayan bazı sosyal politika tedbirlerine dönük ödeneklerde bu yıl ciddi artışlar var.

Başbakan Erdoğan ve arkadaşlarının stratejisi Mayıs 2007'deki cumhurbaşkanlığı seçimini bu parlamentonun yapması. Erdoğan, kendisi muhtemelen aday olmayacak, liberal kamuoyuna fazla ters gelmeyecek bir AKP'nin cumhurbaşkanı seçilmesini sağladıktan sonra seçim için düğmeye basacak. Ve bugün türban, imam hatip ve benzeri sorunların çözülememiş olmasından dolayı tepkili olan kesime dönüp şu mesajı verecek: "Evet bu sorunları ilk iktidar dönemimizde çözemedik. Çünkü kurumsal mutabakatı sağlayamadık. En büyük engel de Çankaya idi. Şimdi Çankaya'da da bizim seçtiğimiz bir Cumhurbaşkanı var. Yeni dönemde bütün sorunların üstesinden geleceğiz..."

Böylelikle oluşan tepkilerin desteğe dönüştürebileceği düşünülüyor, planlamalar buna oturtuluyor. Ancak siyasette tabii ki 2 yıl sonrası için yapılan planların tutma olasılığı zayıf. Dengelerin yarın ne yönde gelişeceğini, CHP ve parlamento dışındaki muhalefetin başlatacağı bir kampanyanın, erken seçim zorlamasının ülkede ne gibi gerilimlere yolaçabileceğini bugünden kestirebilmek güç.

O nedenle muhtemelen Erdoğan 2006 sonbaharında erken seçimi de kafasının bir kenarında yedek plan olarak tutuyor.

Kaçak yapılara af önerisi
Önceki gece Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 2006 bütçesi görüşülürken AKP milletvekillerinin verdiği bir önerge ile kaçak yapılara bir anlamda af getirilmek isteniyor. Maliye Bakanı Unakıtan'ın "Anayasa Mahkemesi bunu iptal eder" uyarılarına bile aldırış etmeyen Komisyon'un AKP'li üyeleri, kaçak yapılara elektrik ve su bağlanmasına ilişkin önerilerini bütçe yasasına eklettiler.

Türkiye bu tür gecekondu aflarını imar aflarını geçmişte de çok yaşadı. 1963 yılından bu yana kaçak yapılar ve gecekondularla ilgili 11 kez af ve af benzeri uygulama getirildi ve hemen hepsinde de bir kaç ay sonra seçime gidildi.

Geçmişte en son Ecevit Hükümeti döneminde dünkü önergeye benzer bir düzenleme yapılmış ve ardından erken seçim kararı gelmişti. Ayrıca AKP'nin de yerel seçimden bir yıl önce elektrik ve su bağlatma kararı aldığı hâlâ hafızalarda....

Üstelik, erken seçim sinyali olarak yorumlanabilecek tek karar bu değil. 2006 bütçesinin özellikle tarım ve sosyal politika tedbirlerine ilişkin ödeneklerindeki artış da bu yöndeki sinyalleri kuvvetlendiriyor.

Örneğin, tarım kesimine doğrudan gelir desteğinin 4 milyar YTL'ye yükseltilmesi, çiftçiye düşük faizli kredi için Ziraat Bankası'na 120 milyon YTL kaynak aktarılması, aynı şekilde esnaf kredileri için Halk Bankası'na 90 milyon YTL aktarılmasına ilişkin ödenek artışları...

Bu arada çok geniş kitleleri ilgilendiren ve bu arada bütçenin en büyük kara deliği niteliğindeki sosyal güvenlik açıkları ile ilgili olarak hükümetin adım atmakta zorlanması da önemli bir başka işaret. Meclis gündemindeki bu reformun geleceği de muhtemelen siyasi hesapların alacağı istikamete bağlı.

Ancak tabii ki sadece bu işaretlere bakarak "Erdoğan 2006'da erken seçim yapacak" demek mümkün değil. Bunlar olsa olsa Erdoğan'ın kafasındaki erken seçim olasılığına ilişkin "yedek plan"ın altyapısı olarak değerlendirilebilir.

Bugün Erdoğan'ın ısrarla "erken seçim" yok demesinden daha doğal bir şey de olamaz. Bu temel stratejisine aykırı. Zaten Başbakan'ın ağzından "erken seçim" sözcüğü çıktığı andan itibaren en geç üç ay içinde ülke erken seçime gider.

2006 sonbaharına daha çok zaman var...

DİĞER YENİ YAZILAR