Sakık’ın haklı olduğu nokta...

Haberin Devamı

Meclis oturumları doğası gereği tartışmalı oluyor. Kural dışı olmasına karşın laf atmalar, sataşmalar geleneksel olarak en basit konular konuşulurken bile yaşanıyor.
Doğal olarak bütçe üzerindeki tartışmalar daha da hararetli geçiyor. Eğer bir de DTP’li herhangi bir milletvekili söz alıp kürsüye gelmişse işin rengi iyice değişiyor. İktidarıyla muhalefetiyle bütün milletvekilleri dikkat kesiliyor, ortam daha da geriliyor. Sataşmalar daha da sıklaşıyor.
Dün, Cumhurbaşkanlığı, TBMM, RTÜK, Anayasa Mahkemesi ve Sayıştay Başkanlığı bütçeleri görüşülürken DTP’li Sırrı Sakık konuşurken de benzer bir tablo yaşandı Meclis Genel Kurulu’nda.
Bir yandan AKP’liler “teröristlere seyircisiniz” diye ithamda bulunurken, diğer yandan da MHP’liler, “Burada ettiğiniz yemine sadık kalın” diye laf atıyor Sakık’a.
Sakık deneyimli bir siyasetçi. Gereken cevapları sakin bir üslupla veriyor laf atanlara. Ama Sakık’ın da partisinin de zorlandığı bir nokta var. Terör ve PKK konusunda açık tutum alamıyorlar. Avrupa Birliği’nden ABD’ye bütün dünyanın terörist örgüt kabul ettiği PKK’ya ne yazık ki DTP’lilerin “terör örgütü”, PKK’lılara da terörist demeye dilleri varmıyor. Nedense terörle aralarına mesafe koymayı bir türlü beceremiyor DTP’liler. O nedenle de artık AB platformlarında bile geçmişte gördükleri ilgili göremiyor DTP’liler. Avrupa’dan da aldıkları mesaj “PKK ile aranıza mesafe koyun, terörü lanetleyin” oluyor.
Ama bunu yapmakta zorlanıyor DTP’liler. Dün Sırrı Sakık da en fazla şunu diyebildi Meclis kürsüsünde PKK konusunda:
“PKK bu ülkenin gerçeğidir; ‘hayır’mı diyelim? Onu silahsızlaştırmak, silahı susturmak bizim boynumuzun borcudur. Çatışmanın, kargaşanın olmadığı bir Türkiye istiyorum...”
Sakık’ın belki de en haklı yakınması, RTÜK ve televizyon yayınları konusunda oldu. Konuyu yayın yasağına getirerek, günde yarım saati geçmemek üzere izin verilen TV yayınlarını eleştirdi.
Teknolojinin geldiği bugünkü aşamada Kürtçe TV yayınlarına izin verilmemesini anlamak güç. Denetim dışı Kürtçe yayınlar uydu antenlerle rahat rahat izlenebiliyor. Ama RTÜK’ün yüzde 100 denetimi altında yapılacak olan bir Kürtçe yayında ne mahsur görülüyor? Bu tutumu anlamak güç.
DTP keşke terörle arasına açık ve net biçimde mesafe koyabilse de bu konuları Meclis gündemine daha fazla getirebilse. Kürtçe TV yayınından, Kürtçe kursların işlerliğine, bireysel hak olarak insanların ana dilini öğrenebilme hakkına, Kürt enstitüsü kurulmasına kadar demokratik hak ve özgürlükler bakımından Türkiye’nin ne eksiği varsa hepsi rahat bir atmosferde tartışılabilse. DTP milletvekilleri de görüşlerini korkusuzca özgürce ifade edebilseler. Hatta Sakık’ın dün söylediği gibi Türkiye’nin asla kabul edemeyeceği “Tek devlet, iki millet” fikri bile terörsüz bir ortamda rahatlıkla tartışılabilir.
Ama terör örgütü kan dökmeye devam ettiği sürece Meclis kürsüsünden “İki milletli Türkiye” dediğiniz anda alacağınız tepki de haliyle sert oluyor.

DİĞER YENİ YAZILAR