Hükümetin hazırladığı kamu reformu, hafta başında açıklanan "Kamu Yönetimi Temel Kanunu"yla sınırlı kalmayacak. Yerinden yönetim modeline kademeli geçiş planı çerçevesinde sadece bazı kamu hizmetlerinin yerel yönetimlere devredilmesiyle yetinilmeyecek. Reformun can alıcı alt unsurlarını oluşturacak iki ayrı düzenleme daha hazırlanmış durumda. "Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Yasası"yla devlet hesaplarının, bütçeyle harcamaların açıklık ve şeffaflığı, denetlenebilirliği sağlanacak. Ayrıca devlet personel rejiminde de köklü değişiklikler yapılacak.
Yıllardan beri yakınma konusu olan, ancak geçmiş iktidarların köklü ve geniş çaplı değişiklikler yapmaya cesaret edemediği devlet memurlarıyla ilgili sistem şimdi baştan aşağı yenileniyor. Bu konudaki taslak çalışma son biçimini almış durumda.
Taslakta öngörülen en önemli radikal değişikliklerin başında memur tanımının yeniden yapılması, kamuda norm kadroların belirlenmesi, atama ve özlük hakları ile ilgili unsurlar geliyor.
Devlette halen 2 milyon 250 bin civarında olan memur sayısı, yeni yasal düzenlemelerin yürürlüğe girmesi ve norm kadroların kesinlik kazanmasıyla birlikte 700-800 bin civarına inecek. Daha da önemlisi, bugüne kadarki uygulamalarda olduğu gibi bundan böyle iktidar partilerinin yandaşlarına devlette iş bulabilmek amacıyla devlet kadrolarını keyfi biçimde şişirmeleri önlenecek. Bugün memurlar eliyle yürütülen işlerin büyük bölümü iş yasalarına tabi olarak istihdam edilecek olan sözleşmeli personel eliyle yürütülecek.
Kademeli geçiş
Peki geri kalan 1 milyon 400 bin memurun işine son mu verilecek?
"Hayır" diyor Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin; "Türkiye'nin şartları ortada. Bugün devlette memur fazlalığı olduğu biliniyor. Ama biz hiç kimseyi de sokağa koyamayız. Onun için emekli olanların yerine yenilerini almayarak, kurumlar arasında kaydırmalar yaparak ve emekliliği özendirici bazı formüllerle bu şişkinliği gidereceğiz..."
Şu anda gündemde olan taslakta sadece merkezi yönetim kadrolarıyla güvenlik, istihbarat, vergi, denetim ve yargı hizmetlerindeki kadroların memur statüsünde tutulması öngörülürken, orta vadede eğitim ve sağlık personelinin dahi sözleşmeli statüye alınması öngörülüyor. Ancak Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in de belirttiği gibi memur sayısının bugünden yarına 700 bine indirilmesi de kolay gözükmüyor. Hedefi bu olmasına yani, bugünkü kadroların sadece üçte birinin memur statüsünde korunması düşünülmesine karşın bunun hayata geçirilmesi zaman alacak. Kademeli bir geçiş süreci yaşanacak. İlk aşamada bugün yardımcı hizmetler sınıfında bulunan odacı, kapıcı, çaycı gibi 200 bin civarındaki memur süratle eritilecek. İş yasalarına göre sözleşmeli statüye geçişi özendirici bazı yeni düzenlemeler getirilecek.
Yarı siyasi memurlar
Hükümetin kamu yönetimi reformu kapsamında getirmeyi planladığı bir önemli yenilik de "yarı siyasi memurlar." Bunlar hükümetlerle birlikte gelip, hükümetlerle birlikte görevden ayrılacaklar. Müsteşarlar ve kurum başkanlıkları bu statüde olacak. Zaten müsteşarlar aynı zamanda bakan yardımcılığı unvanı alacaklar.
Buna yönelik en büyük eleştiri, uygulamanın bürokrasinin tarafsızlığını bozacağı, siyasalaştıracağı noktasından geliyor.
Başbakan Yardımcısı Şahin, bu yöndeki eleştirileri yanıtlarken şimdiye kadarki uygulamalardan örnek veriyor ve bugün de müsteşar ile üst düzey kadroların zaten yarı siyasi konumda olduğunu ve her iktidar değişikliğinde bu kadroların da olağan biçimde değiştiğini söylüyor. Rakam da veriyor bu konuda Şahin:
"Biz geçmiş dönemleri de inceledik. Hemen her iktidar değişikliğinde devlette üst düzey görevlerde bulunan ortalama 600 kadro iktidarla birlikte geliyor ve birlikte değişiyor. Bizim getirmeyi düşündüğümüz yeni düzenlemede bu sayı 200'le sınırlı kalacak..."
Özeti şu ki, bugün de kamu görevlilerinin pek çoğu iktidar partilerinin adamı ancak görüntüleri "devletin memuru". Yeni düzenlemede ise en az 200 bürokratın siyasi memur oldukları açıkça gözükecek.
Personel reformu...
Hükümetin hazırladığı kamu reformu, hafta başında açıklanan "Kamu Yönetimi Temel Kanunu"yla sınırlı kalmayacak. Yerinden yönetim modeline kademeli geçiş planı çerçevesinde sadece bazı kamu hizmetlerinin yerel yönetimlere devredilmesiyle yetinilmeyecek
Haberin Devamı