Milletvekilleri ve emeklilerin maaşlarına yüksek oranlı zam öngören yasa üzerindeki tartışmalar bitecek gibi gözükmüyor.
Meclis’in yeni yıl tatili öncesi sürpriz bir hamle ile gece yarısında ve mümkün olduğunca gizli tutularak; önceden planlanmış olmasına karşın alelacele, adeta yangından mal kaçırırcasına, hem de emeklilerin ilaç katılım paylarını arttıran yasaya iliştirilen milletvekili emeklilerine yüksek oranlı maaş zammı Çankaya’nın onayını bekliyor.
Kamuoyunda büyük tepki toplayan bu düzenleme konusunda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül nasıl bir tutum alacak?
Kamuoyunun dikkatlerini Çankaya’ya çeviren, yanıtı merakla beklenen soru bu...
Cumhurbaşkanı Gül, şimdilik bu konuda görüş belirtmeyi uygun görmüyor. O nedenle Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirilen Kültür Sanat Büyük Ödülleri töreninin ardından verilen resepsiyonda bu yöndeki soruları yanıtlamadı Gül. Ancak bu arada milletvekili ve emeklilerinin yüksek oranlı maaş zammına ilişkin olarak Cumhurbaşkanı’nın facebook sayfasına gelen vatandaş tepkilerinin aynen yayımlanması dikkat çekici.
Gece yarısı zammına tepki büyük...
Aslında bu ilk değil. Milletvekili maaşları ile ilgili düzenleme her zaman tepki çekiyor.
Çoğu kez Meclis’e ve milletvekillerine haksızlık da ediliyor bu konuda.
Normal olarak milletvekillerinin maaşı bu kadar fazla tartışma konusu olmamalı.
Aldıkları kararlarla hayatımızı derinden etkileyen, yasa yapan, anayasa yapan, hatta gerektiğinde savaş kararı alabilen 550 seçilmiş insan...
“Demokrasinin kalbi” diye nitelenen Yüce Meclis’in üyelerinin üç kuruşluk maaş artışları nedeniyle rencide edilmesi elbette doğru değil. Milletvekillerinin maaşları için devlet memuru maaşı kıstası getirilmesi de doğru değil.
Milletvekillerinin maaşlarını makul ölçüler çerçevesinde, ülkenin ekonomik durumunu, vatandaşın gelir durumunu dikkate alarak belirlemelerinden, arttırmalarından daha doğal bir şey olamaz. Bugün almakta oldukları emekli aylığı hariç 11 bin lira civarındaki maaşın yüksek olduğunu söylemek de doğru değil. Türkiye Cumhuriyeti’nin seçilmiş 550 milletvekiline 11 değil 21 veya 25 bin lira maaş vermesi de doğal karşılanabilir. Bunun kararını verecek olan yine Yüce Meclis’in kendisi. Ancak Yüce Meclis bunu gizli kapaklı, başka bir yasanın kuyruğuna iliştirerek, kamuoyunun dikkatinden kaçırarak değil, açık açık tartışarak ve özel bir yasa ile yapmalı.
O zaman da eleştirilse dahi bunun izahı da, anlaşılması da daha kolay olabilir.
Mevcut durumda milletvekili emekli aylıklarında bir adaletsizlik olduğu doğru. Bugün bazı emekli milletvekilleri 800 -900 lira emekli aylığı alırken bazılarının aylığı 5000 - 5500 liraları buluyordu. Diyelim ki, bu dengesizliğin giderilmesi, makul karşılanabilir.
Ama işin hiç makul olmayan yanı, bu rakamın 8 bin 50 lirada eşitlenmesi...
Yani milletin, ortalama emeklisinin aylıkları 800 - 1200 lira arasında değişirken, vekillerinin emeklisinin 8 bin 50 lira alacak olması bugünkü tepkiye neden oluyor.
İşte bu noktada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün şike yasasını veto ederken dile getirdiği “ölçülülük” kriteri akla geliyor. Cumhurbaşkanı o yasa konusunda suç ve ceza arasındaki ölçülülüğe dikkat çekmişti.
Bu konuda da milyonlarca işçi, memur ve Bağ-kur emeklisi, 800 lira gibi son derece düşük bir maaşla geçim savaşı verirken vekil emeklisine 8 bin 50 lira maaş verilmesi ölçülülük kriterlerini epey zorlayacak bir nokta.
Şimdi acaba Cumhurbaşkanı “ölçü kaçmış” deyip yasayı geri gönderecek mi?
Gül, bu konuda şimdilik bir açıklama yapmıyor, ancak Köşk çevrelerinden aldığım izlenime göre veto ihtimali kuvvetli...
Ölçüsüz maaş zammına veto gelecek mi?
Haberin Devamı