Nüfus 3 milyon azalınca seçmen sayısı 6 milyon artar mı?

Haberin Devamı

Demokrasinin en temel ilkelerinden biri özgür, dürüst ve sağlıklı bir seçim sisteminin varlığı ise bu sistemin esası da hiç kuşku yok ki, sağlıklı bir seçmen kayıt sistemidir.

Türkiye’de de geçmişte zaman zaman tartışma konusu olmuş olsa da genelde seçmen kütüklerinin sağlığı konusunda olumsuz bir kanaat oluşmuş değildi. Yüksek Seçim Kurulu’nun seçmen kütüklerinin düzenlenmesi ve seçimlerin gözetimi konusundaki uygulamalarına olan güven oldukça yüksekti.

O yüzden de 2007 seçimleri öncesinde ilan edilen seçmen kütüklerindeki seçmen sayısında bir önceki sayıya göre bir tutarsızlık gözlenmiş olsa da bu tartışma fazla büyütülmedi.

“Demek ki daha önceki seçmen listelerinde bir hata vardı, YSK bunu düzeltti” diye düşünüldü.

Ancak bu kez durum pek de öyle geçiştirilebilecek gibi gözükmüyor. 2009 yerel seçimlerine esas olan seçmen listelerinin ilan edildiği günden beri tartışma devam ediyor. Seçmen listelerindeki tutarsızlıklar konusunda her gün yeni bir haber çıkıyor. Muhalefet partileri her gün yeni bir iddiayı gündeme getiriyor.

Ve işin içinden çıkabilmek de bir hayli zor.

Şimdiye kadar seçmen kütüklerini 298 sayılı yasa gereğince YSK düzenliyor ve güncelliyordu. Ancak adrese dayalı nüfus sistemine geçildikten sonra yapılan bir yasal düzenleme ile kütüklere esas alınacak seçmen listelerinin TÜİK’in verileri doğrultusunda hazırlanacağı öngörülmüştü.

O çerçevede de YSK 2009 seçimlerine ilişkin listelerini TÜİK’in adrese dayalı nüfus sayımı verilerini esas alarak hazırladı.

Bu sistemle TÜİK 2007 yılı itibariyle eski sistemle 73 milyon 850 bin kişi olarak ilan ettiği Türkiye nüfusunu değiştirdi. Yeni sistemle nüfus verilerini düzelterek 70 milyon 586 bin diye ilan etti.

Yani nüfus 3 milyon 274 kişi azalmış. Bu durumda beklenir ki aynı şekilde seçmen sayısında da bir azalma olsun. Geçen yılki seçimlerde seçmen sayısı 42 milyon 629 bin idi. Bu yıl ise nüfus 3 milyon 274 bin azalırken seçmen sayısı 6 milyon artmış ve 48 milyon 265 bine çıkmış.

İşte izaha muhtaç tutarsızlığın temelinde bu yatıyor. Nüfus azalırken seçmen sayısı nasıl artıyor?

Tabii ki buradaki tutarsızlığı, garabeti kuvvetlendiren gelişmelere de her gün bir yenisi ekleniyor. Aynı adreste 70 ayrı seçmenin kayıtlı görünmesi, 40 yıl önce ölmüş insanların seçmen listesine kaydedilip adlarına seçmen kartı çıkarılmış olması gibi her gün yeni ve çarpıcı bir haber çıkıyor.

Seçmen listeleri üzerine yürütülen tartışma kolay kolay bitecek gibi gözükmüyor.

Sorun nasıl çözülecek?

CHP, seçmen kütüklerinin hazırlanması konusunda TÜİK’i devreye sokan yasal düzenlemeye düne kadar itiraz etmemişti. Şimdi bu düzenlemenin iptal edilerek yeniden eski sisteme, yani seçmen kütüklerini YSK’nın hazırlamasına dönülmesini istiyor. Sorunun bu şekilde de çözülüp çözülemeyeceği meçhul. O yüzden de düne kadar “çağdışı”, “ilkel” denildiği için uygulamadan kaldırılan ev hapsiyle seçmen yazımı sistemine geri dönülmesini önerenler de var.

Bir başka nokta, bütün seçmenlerin canını sıkan tırnak boyası sistemi 2009 seçimlerinde uygulanmayacak. İşte o zaman bu 6 milyon seçmenin içinden kayıtdışı seçmenler, birkaç defa oy kullananlar nasıl ayıklanabilecek?

Türkiye seçmen sayısı bakımından çok tartışmalı bir seçim sürecine giriyor...

DİĞER YENİ YAZILAR