Kılıçdaroğlu Genel Başkan, Baykal Onursal Başkan...

Haberin Devamı

Kemal Kılıçdaroğlu’nun dün nihayet resmen adaylığını ilan etmesiyle CHP’deki gelişmeler yeni bir boyut kazandı.

Aslında Kılıçdaroğlu baştan beri, Deniz Baykal çekildiğini açıkladığı andan itibaren CHP kamuoyunda akla gelen isimdi. Ancak adaylığını açıklamakta çok zorlandı. Önce “Aday değilim” dedi. Ardından Deniz Baykal’la görüştü, onun eğilimini ölçmek, onayını ve desteğini almak istedi. Ama bu görüşmede umduğunu bulamadı. Baykal “yeşil ışık” yakmadı.

Çünkü Baykal’ın partideki yakın çevresi, istifa gününden bu yana geri dönüşün yol hazırlığını yapıyordu. Genel Merkez yönetiminde Genel Sekreter Önder Sav dışındaki isimlerin hesabı kurultayda Deniz Baykal’ı yeniden genel başkan seçtirmekti. Bunun için imza toplanıyor, kurultay hazırlıkları buna göre şekillendirilmeye çalışılıyordu.

Genel Sekreter Sav’ın hesabı ise farklıydı. Sav, Baykal’ın dönüşünün zor olacağını, dönse bile bu durumun kendisine de kurumsal olarak partiye de yarar getirmeyeceğini düşünüyordu.

Başlangıçta Kılıçdaroğlu’na açık destek vermedi Sav. O da bir süre gelişmeleri gözledi. Hatta, bazı CHP’lilere göre, kendisinin genel başkanlığında “bir geçiş süreci” arzu etti. Bu yönde Baykal’dan destek bekledi.

O nedenle bundan üç gün önce Kılıçdaroğlu’nu destekleyen önemli bir CHP’li kendisine telefon ettiğinde, “Kemal Kılıçdaroğlu formülü sıfır ihtimaldir, sıfır” dedi.

Ama üç gün sonra bugün Sav’ın da desteği ile sıfır ihtimal, yüzde 80 ihtimale çıktı.

Evet, Kılıçdaroğlu’nun adaylığını açıklamasında ön planda görünen Sav’ın desteği çok önemli. Ama en az o kadar önemli başka bir destek de bir dönem Deniz Baykal’a en yakın isim olan Erol Çevikçe. Çevikçe başından itibaren Kılıçdaroğlu’nun adaylığı için çaba harcadı, hatta Önder Sav’ın desteğinin alınmasında da önemli rol oynadı.

Baykal’la arası açıldığı için yıllardan beri CHP dışında kalan Çevikçe önümüzdeki dönem CHP’de etkin isimlerden biri olabilir. Sadece Çevikçe değil, Kılıçdaroğlu’nun genel başkan seçilmesi küskün ve kırgın CHP’lilerin çoğunun yeniden yuvaya dönmesini de sağlayabilir.

Bugünkü il başkanları toplantısı, Kılıçdaroğlu açısından elbette önem taşıyor ama dün itibariyle ortaya çıkan görüntü, milletvekillerinin üçte ikisinin destek açıklamaları, çoğu CHP’li için “bu iş bitti” anlamı taşıyor.

Bugünkü il başkanları toplantısı belki biraz tartışmalı, kavgalı geçebilir. Ama artık ibre yüzde 80 ihtimalle Kılıçdaroğlu’nu gösteriyor.

Yüzde 20’lik ihtiyat payı da parti yönetimindeki Baykal ekibinin yürüttüğü “geri dönüş” girişimleri.

Kılıçdaroğlu’nun karşısına ciddi rakip çıkması gibi bir ihtimal yok. Bunu herkes görüyor CHP’de. Ama parti yönetimindeki ekibi Baykal’ı döndürmekte ısrarlı.

Bu noktada Deniz Baykal’ın kesin ve net bir karar açıklaması gerekiyor. Ya ekibinin arzu ettiği gibi yeniden aday olacak ya da Kılıçdaroğlu’na destek verecek.

Doğrudan veya dolaylı adaylık yolunu tercih eder mi?

Zayıf ihtimal. Çünkü Baykal’ın bu dönemdeki en büyük hassasiyeti, parti bütünlüğünün korunmasıydı. Bu noktada eğer Kılıçdaroğlu’na destek verirse bu bütünlüğün büyük ölçüde sağlanabileceği anlaşılıyor.

Ancak, MYK’daki ekip itiraz ediyor diye, kaygıya kapılıp geri dönmeye karar verirse işte o zaman parti bütünlüğünün ağır yara alması kaçınılmaz hale gelebilir. Kılıçdaroğlu’na karşı kurultayda belki zafer kazanabilir, ama neye yarar?

O nedenle her ne kadar ekibi çok ısrarcı olsa da Baykal’ın Kılıçdaroğlu’na karşı açık cephe alma ihtimali çok düşük.

Yani hafta sonunda yapılacak CHP Kurultayı’ndan, Kılıçdaroğlu Genel Başkan, Baykal Onursal Başkan olarak çıkabilir.

DİĞER YENİ YAZILAR