Kamuoyu baskısıyla zoraki ittifak...

Haberin Devamı

CHP ile DSP arasındaki seçim ittifakı pazarlıkları son derece kritik bir aşamada. İpler geriliyor ama iki taraf da ipi koparmaya cesaret edemiyor. Çünkü üzerlerinde çok büyük bir kamuoyu baskısı var. Sosyal demokrat ve sol seçmen “birleşin aksi takdirde birleşmeyeni sandıkta cezalandırırız” diyor.

Önceki gün, sayı pazarlığı yüzünden bir ara ip kopma noktasına gelmişti ama dün karşılıklı iyi niyet açıklamalarıyla sürecin devam etmekte olduğu kamuoyuna en yetkili ağızlardan duyuruldu.

Dün DSP’den üç önemli açıklama geldi. Genel Başkan Zeki Sezer ve Genel Sekreter Ahmet Tan, sürecin kesilmediğini söylediler. Ancak en önemli ve satır aralarıyla birlikte okunması gereken açıklamayı ise yazılı olarak partinin en yetkili organı sayılan Kurucu Genel Başkan Rahşan Ecevit yaptı.

Ecevit’in açıklamasında üç kritik mesaj var. Birincisi “Güçbirliği mutlaka sağlanmalıdır” diyor. Ki görünüşte iki tarafta da bunun aksini söyleyen yok.

İkincisi “Geciktirilmemeli, gecikme Türkiye’nin geleceğini tehlikeye atar” diyor. Ki burada iki tarafa da mesaj gönderiyor.

Gecikmeden, işin ağırdan alınmasından Rahşan Ecevit’in de rahatsız olduğu anlaşılıyor. Ancak anlaşılması zor olan nokta, gecikmenin kaynağının DSP’de olması ve DSP’nin de Rahşan Ecevit’in uzaktan kumandasında bulunması. Bugün Rahşan Ecevit, “uzatmayın bu işi yarın bitirin, sayı pazarlığı yapmayın” dese DSP’de hangi yetkili organ buna itiraz edebilir? Hiçbir itiraz gelmez...

Rahşan Ecevit’i iyi tanıyan, DSP’de işlerin nasıl yürüdüğünü iyi bilen bir politikacı, yazılı açıklamanın “Parti ya da şahısları ilgilendirebilecek çıkarlar üzerinde durmak, tartışmak, dayatmalarda bulunmak...” biçiminde başlayan paragrafa dikkati çekiyor. Bu cümlenin “milletvekili listesinin garantili sıraları iki parti arasında adil paylaşılmalı” diye okunması gerektiğini söylüyor. Ki bu da üçüncü kritik mesaj.

Eğer öyleyse DSP, milletvekili listesinin “fermuar” veya “merdiven” modeli diye adlandırılan yöntemle hazırlanmasını yani eşit paylaşımı savunmaya devam edecek.

CHP’nin ise bunu kabullenebilmesi hemen hemen imkansız.

DSP her ne kadar “öyle değil” dese de ittifak görüşmeleri sayı pazarlığına kilitlenmiş durumda. Bugün veya en geç yarın yapılması beklenen Baykal - Sezer zirvesinde sayı sorununun aşılmasına çalışılacak.

Aşılabilir mi, aşılamaz mı şimdiden kestirmek güç. Ancak, iki tarafta da kamuoyu baskısı korkusu olmasa ipler şimdiye kadar çoktan kopmuş olurdu. Baskı iki tarafı da en azından şimdilik ittifak noktasına yakın tutuyor.

Çelebi: Telkinimiz olmadı
DİSK Genel Başkanı ve solda yeni oluşum diye de adlandırılan “10 Aralık Hareketi”nin sözcüsü Süleyman Çelebi telefon etti. CHP ile DSP arasındaki ittifak görüşmelerinde ortaya çıkan pürüzler konusunda kendilerinin hiçbir sorumluluğu olmadığını söyledi. “CHP ile ittifakı bırakın DSP çatısı altında CHP dışındaki solu toplayan geniş bir birliktelikle seçime gidelim” diye bir telkinde bulunmalarının kesinlikle sözkonusu olmadığını belirten Çelebi özetle şunları söyledi:

“Bize göre bu yetmez. Bizim arzuladığımız CHP - DSP ittifakı değil, bütün solu, sosyal demokratları kapsayan daha geniş bir bütünleşmedir.

Ancak CHP ve DSP ittifak anlayışına girdikleri andan itibaren iki partiye de ’çabalarınızda başarılar diliyoruz’demişizdir. Bunun dışında DSP’ye herhangi bir telkinimiz olmamıştır...”

DİĞER YENİ YAZILAR