İşsizlik rakamları ve TÜİK revizyonları...

Haberin Devamı

TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) tarafından dün açıklanan Ocak ayı istihdam verileri işsizlik sorununun giderek ağırlaşmakta olduğunu ortaya koyuyor.

Geçen yıl yüzde 11,6 olan toplam işsizlik oranı bu yıl yüzde 15,5’e yükselmiş durumda.

Ancak daha da ürkütücü olan rakam genç nüfustaki işsizlik. Yüzde 27,9’a ulaşan genç nüfustaki işsizlik oranı gerçekten ürkütücü.

Aslında tarım dışı kesimlerde yüzde 19’a ulaşan genel işsizlik oranı da hafife alınabilecek bir olgu değil.

Bu işsizlik sayıları hükümetin üç gün önce revize edip ilan ettiği 2009 yılına ilişkin makro ekonomik hedefleri yeniden revizyona muhtaç hale de getiriyor. Çünkü yeni makro ekonomik hedef ve tahminlere göre işsizlik oranının bu yıl yüzde 13,5 olması gerekiyor. Ocak ayında yüzde 15,5’e çıkan işsizlik oranının, Şubat, Mart ve Haziran aylarında düşme ihtimali var mı?

Hayır. Aksine bir ay sonra açıklanacak olan Şubat ayı rakamları daha da vahim bir işsizlik tablosunu ortaya koyacak. Mart da öyle...

Aslında yüzde 15,5’lik oranın da gerçek işsizliği yansıtmadığı söylenebilir. Yine TÜİK verilerine göre, Ocak ayı itibariyle toplam 2 milyon 394 bin işsiz iş bulma umudunu kaybettiği ve diğer nedenlerle işgücü piyasasından çıkmış. Onlar da rakama dahil edildiğinde işsiz sayısı 6 milyon 44 bine, işsizlik oranı da yüzde 23,3’e ulaşıyor. Bu tablo Türkiye’nin tarihi işsizlik rekoru.

Dünyada acaba hangi ülkelerde bu oranlar var?

Evet, işsizlik gerçekten moral bozuyor, iç karartıyor.

Bir de bu rakamları açıklayan TÜİK’in yarattığı kafa karışıklığı var. TÜİK dün yapacağını yine yaptı. Yine seriyi değiştirdi, rakamları revize etti.

“Hesaplama yöntemini değiştirdim” diyor TÜİK. Artık işgücü ve istihdam verilerinin Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine göre hesaplandığını duyuyor.

O yüzden de dün açıklanan rakamlar sadece 2008 yılı Ocak ayı verileri ile kıyaslanabiliyor. Son üç ayda, dört ayda istihdam piyasasında neler olup bittiğini görebilmek mümkün değil.

TÜİK bu değişikliği, bu revizyonu niye şimdi yapıyor? Hadi yapılıyor; neden seriyi geriye dönük en az 24 aya yaymıyor? Sadece 2008 yılı Ocak ayı rakamlarını yeni yöntemle hesaplayıp ilan ediyor? Anlamak mümkün değil.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt sistemi 13 ay önce yapıldı. 13 ayda seri, birkaç yıl en azından 12 ay geriye dönük düzeltilebilirdi. Ama TÜİK yönetimi böyle uygun görmüş...

Normal dönemlerde fazla göze batmayan bu tür revizyonlar, kriz dönemlerinde fazlasıyla dikkati çekiyor. Hatta doğru olmasa dahi kafalara “Acaba TÜİK bilimsel duyarlılığı, rakam namusunu bir tarafa bırakıp pembe tablo oluşturmaya mı çalışıyor?” soruları bile takılıyor.

TÜİK’in istihdam verileri ile ilgili yaptığı bu revizyon ve neden olduğu kafa karışıklığı ne ilk ne de son. Ancak bu revizyonların sıklığı, veri setlerinin geriye dönük biçimde sağlıklı biçimde oluşturulup kullanıcılara zamanında sunulmaması kafalarda soru işaretleri yaratıyor ve hem TÜİK’in itibarını, hem de ürettiği verilere güveni zedeliyor.

DİĞER YENİ YAZILAR