“İktidar yürüyüşü parolasıyla 14 ay önce yola çıkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun “yeni CHP”si pazar gecesi alınan dramatik seçim sonucunun ardından şimdi kurultayı tartışıyor.
Aslında CHP’de her seçimin, her defasında yaşanan geleneksel seçim yenilgisinin ardından kurultay tartışmaları ve olağanüstü kurultaylar olağan bir durum.
Genel seçimlerdeki oy oranının yüzde 25,9’da kalması, bir süreden beri memnuniyetsizliklerini, tepkilerini açığa vurmamaya özen gösteren Deniz Baykal ve Önder Sav ekiplerini harekete geçirdi.
Adaylık beklentileri gerçekleşmeyenlerin de desteği ile Kılıçdaroğlu yönetimine karşı muhalif hareket genişliyor.
Muhalif hareket şimdi Kemal Kılıçdaroğlu üzerinde olağanüstü kurultay baskısı oluşturmaya çalışıyor.
Deniz Baykal, Antalya’dan sesini yükseltiyor, seçim sonucunu başarısızlık olarak değerlendiriyor, Kılıçdaroğlu‘nun izlediği politikaları eleştiriyor.
Önder Sav‘a bağlı ekipler Ankara’da yoğun bir kulis faaliyeti içine giriyorlar, kendilerine yakın il örgütlerini harekete geçirmeye çalışıyorlar. Şu anda tek tük çıkan muhalif sesleri, kurultay çağrılarını yaygınlaştırıp, Kılıçdaroğlu üzerindeki baskıyı yoğunlaştırmaya çalışıyorlar.
Kemal Kılıçdaroğlu‘nun, “Oyumuzu da milletvekili sayımızı da arttırdık” demesi muhalif cepheyi ikna etmeye yetmiyor, aksine tepki çekiyor.
Geçmişte her seçimden sonra dönemin Genel Başkanı Deniz Baykal‘ın da çıkıp, seçimin kaybedilmiş olmasına rağmen sonucun nasıl başarı kabul edilebileceğine ilişkin çok ilginç değerlendirmeler yaptığı hala hafızalarda tazeliğini koruyor. Ama Baykal bile bu kez yüzde 25,9’luk sonucun CHP açısından nasıl müthiş bir başarısızlık olduğunu yakın çevresi aracılığıyla kamuoyuna aktarıyor.
Baykal‘a yakın isimlerden eski İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen de doğal olarak alınan sonucu “hezimet” olarak görüyor.
“Biz son yerel seçimlerde İstanbul’da AKP ile aradaki farkı 7 puana kadar indirmiştik. Şimdi fark 20 puan” diyor Sevigen ve sözü parti yönetiminin başarısızlığına getiriyor:
“Genel Başkan, Genel Sekreter ve genel başkan yardımcılarının da neredeyse tümü İstanbul adayıydı. Sonuç tam bir fiyasko...”
Sevigen gibi düşünen çok var CHP’de.
Muhalifler Kılıçdaroğlu‘nun çağrısı ile olağanüstü kurultayın bir an önce toplanmasını istiyor. Şimdilik Kılıçdaroğlu‘nun genel başkanlığına itirazları yok ama yönetimin değişmesinde ısrarlılar.
Peki Kılıçdaroğlu ne yapacak?
Olağanüstü kurultay Kılıçdaroğlu’nun gündeminde yok. Bu öneriye kapalı. Muhalefetin imza toplama yoluna gitmesi halinde de yüzde 20’ye ulaşmalarının önüne geçebilecek mekanizmaları devreye sokmaya hazırlanıyor.
Fakat hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam etmeyi de düşünmüyor Kılıçdaroğlu. Planlarını, geleceğe dönük hesaplarını gözden geçiriyor.
Muhtemelen Merkez Yönetim Kurulu’nda köklü bir revizyona gidecek. Genel Başkan Yardımcılarından bazılarını değiştirecek ve bu işi de fazla uzatmayacak. En geç Temmuz ayı başında toplanması beklenen Parti Meclis’ine yeni bir Merkez Yönetim Listesi sunacak.
Bu arada da olağan kurultay sürecini işletecek. Önümüzdeki aylarda ilçe kongreleri başlayacak. Ardından yıl sonuna doğru il kongreleri ve 2012 Mayıs’ında da olağan kurultay yapılacak.
Ama bu arada acaba muhalefetin olağanüstü kurultay baskısı nasıl savuşturulabilecek? Bazı genel başkan yardımcılarının değiştirilmesi bu baskıyı hafifletmeye yetecek mi?
İktidar yürüyüşünden kurultay kavgasına...
Haberin Devamı