‘Herkesin ağzından çıkanı kulağı duysun’

Haberin Devamı



Cumhurbaşkanı Gül, siyasetteki yüksek gerilimi düşürmek için harekete geçiyor. Cumhurbaşkanı liderler zirvesi için ön çalışma yaptığını da söyledi

Resmi görüşmelerde bulunmak için dün Arnavutluk’un başkenti Tiran’a gelen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, gazetecilerin son siyasi gelişmeler, terör olayları ve açılım süreci konusunda sorularını yanıtladı.

Reşadiye’de 7 askerin şehit olduğu terör saldırısının provokasyon olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Gül, “Ancak bu olay kesinlikle faili meçhul kalmayacaktır” dedi.


Gül soruları şöyle yanıtladı:

* Türkiye’de şiddet olayları var, 7 askerimiz şehit oldu. Açılım süreciyle ilgili liderler arasında çok sert tartışmalar oluyor. Cumhurbaşkanı olarak liderleri toplamayı öngörüyor musunuz?

Gün soğukkanlı, dikkatli ve sorumlu hareket etme günüdür. Gün, milli dayanışmayı gösterme günüdür. Terör örgütünün ve terör örgütlerinin, onların hedefi hep bellidir. Hep zayıflatmak ve kaos ortamı çıkartmak ve buradan devleti milleti güçsüz hale getirip bir taraftan kendi propagandalarını yapmak ve bir taraftan da empoze etmektir. Şimdi bunlara hiç fırsat vermemek gerekir. Gün birlik beraberlik ve dayanışma günüdür. Her şeyden önce büyük bir vatanseverlik duygusu içinde bunun muhakkak gerçekleşmesi gerekir. Farklı görüşler, farklı düşünceler, farklı politikalar olabilir. Bunların hepsine de saygı duyulması gerekir. Ama herkesin ağzından çıkanı kendi kulağı bir dinlesin. Herkesin ağzından çıkanı, ayrım yapmadan (iktidar - muhalefet) söylüyorum; herkesin ağzından çıkanı kulağı dinlesin. Yani üsluplar, söylenen kelimeler, seçilen şeyler... Bütün bunlar bizim için çok önemli doğrusu. Onun için benim herkese çağrım, bugün için büyük bir sorumluluk duygusu içinde hareket etmek, konuşmak lazım. Tabii ki farklı görüşler, farklı düşünceler hep uzaktan söylenmeyecek ki, bir araya gelip konuşmak lazım. Yanlışlar, doğrular samimi ortamda gerekirse kapalı ortamda\’85 Kapalı derken Meclis’i de kastetmiyorum. Önemli kişiler, liderler kendi aralarında gerekirse kapalı oturumda konuşmaları gerekir. Bilgi vermeye, duyurmaya da gerek yok bunlar için. Ama böyle bir dönemde kendi ülkemizi zayıf düşürmeye hakkımız yok. Terör bugünlük bir terör değil. 10 yıl önce de vardı, on yıl sonra da...

Terörü bitirmek, yeni çıkacak olan terör örgütlerine fırsat vermemek, bütün bunları tabii ki sadece Türkiye’yi idare edenler, hükümet açısından da söylemiyorum, herkese söylüyorum, daha geniş kapsamda söylüyorum, bu herkesin sorumluluğundadır.

Bugün hamasetten uzak, doğru olan şeyler söylenmelidir. Bunlar her açıdan söylenebilir, dinlenebilir. Bunların konuşulması ve teröristlerin işine yarayacak şekilde, moral bozacak şekilde olmaması gerekir. Bunu herkes için söylüyorum. İktidar, muhalefet, Meclis’in dışındakiler... Herkes için söylüyorum. Gün bu gündür

* Cumhurbaşkanı olarak siz parti liderlerini yuvarlak masa etrafında toplamayı düşünüyor musunuz?

Ben bunu düşünüyorum. Yalnız bundan önce tabii ki bir ön çalışma yapacağım. Bunun olabilirliğini görmem lazım.

* Hepsi bir arada mı tek tek mi?

Hepsi bir arada. Zaten defalarca tek tek hepsiyle görüştüm. Bütün bu olayları teferruatlı bir şekilde defalarca basına yansımadan, hiçbirinizin bilgisi olmadan görüştüm. Bütün öngörülerimi teferruatlı olarak konuştum. Liderler de ona saygı gösterip, onlar da kendilerinde muhafaza ettiler. Bunun (liderler zirvesi) açıkçası bir ön çalışmasını yapacağım. Tabii ki yapmayı düşünüyorum. Olabilirliğini görürsem beraber de yapmayı düşünüyorum. Ama buna bakarak...

* Bu hassas ortamda iktidar muhalefet arasında gerilim yükseldikçe bu topluma da olumsuz yansıyor...

Onu söyledim. Bugün tam tersine tüm Türkiye’de moralleri daha güçlü yapmamız lazım ki terör örgütü ayıklanabilsin.

* 7 askerin şehit olduğu Tokat’taki terör eylemini yapanların kim olduğuna dair istihbarat birimlerinden bilgi alacağınıza dair bir açıklamanız vardı...

Bu işin zamanı, yeri, yapılış şekline baktığınızda çok aleni bir provokasyon ve bir plan var ortada. Yanlış da anlaşılmasın provokasyon deyince hemen terör örgütünün dışındakiler akla gelir, onu söylemek istemiyorum. Diyarbakır’da da hatırlarsanız 2 sene önce bir polis otosuna terör örgütü saldırmıştı. Çok sayıda polis şehit olmuştu. Onu da devlet yaptı diye yürüyüş yaptılar, ondan sonra da katilleri bulundu. PKK terör örgütünün elemanları ortaya çıktı. Başka örgütler de olabilir. Herkes olabilir... Bu iş faili meçhul kalmaz. Kesinlikle bu iş faili meçhul kalmaz. Nasıl Diyarbakır’daki bu olay 1 sene sonra da olsa ortaya çıkarıldı. Bu da muhakkak kesinlikle faili meçhul kalmayacak. Türkiye bütün varını gücünü kullanıp, bunu ortaya çıkaracaktır. Ama dikkati çekmek isterim bunun yeri, hem coğrafi olarak yeri, hem mevkii olarak yeri çok önemli. Anadolu’nun ortasındaki bir mevki olarak yeri, hem yapılış şekli, hem zamanı çok açık.

Türkiye bu oyunlara gelmemesi lazım Bu işin üstesinden muhakkak kalkmamız lazım. Hep beraber. Onun için soğukkanlı, sakin, düşünüp de konuşmak lazım..

* Zamanlama olarak Başbakan’ın ABD seyahati, Anayasa Mahkemesi’nde DTP davası gündemdeydi. Açılım sürecini kesmek için mi oldu bu eylem?

Bütün bunlar, hepsi olabilir. Çok daha geniş bir şekilde düşünürüm doğrusu...

* PKK mı?

Belli örgütler var. Şunlar şunlar mı diye sorduğumda değiller diye bir bilgi yok. Hepsi olabilir. PKK örgütü dahil hepsi olabilir.

* Son gelişmeler açılım sürecini nasıl etkiler?

Terörle mücadele kısa orta ve uzun vadeli planlar vardır. Uzun vadeli plan şudur, terör örgütünü tecrit etmektir. Demokrasi terör örgütünü halktan tecrit eder. Terör örgütü halkla bütünleşmek ister, istismar etmek ister, halkı kullanmak ister, halkı zehirlemek ister.

* Meclis’te yaptığınız açılım konuşması çok eleştirildi. Siz bugün de o konuşmanın arkasında mısınız?

Meclis’te yaptığım konuşmanın tabii ki arkasındayım. Çok üzerinde fikir yürüttüğüm, hazırlandığım bir konuşma. Başka birisinin hazırladığı metni okumadım. Kendi hazırladığım bir konuşma.

Cumhurbaşkanı Gül ile görüşen Arnavutluk Cumhurbaşkanı Bamir Topi, “her alanda verdiği destek” için Türkiye’ye teşekkür etti. Gül daha sonra ziyaret ettiği Cumhurbaşkanı Turgut Özal Kültür ve Eğitim Merkezi’nde Arnavutlar’ın büyük sevgi gösterileriyle karşılandı.

DİĞER YENİ YAZILAR