Gül’ün 301 ve türban yorumu

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nde dün yaptığı konuşmada da tıpkı daha önce Ankara’da Meclis’in yeni yasama yılını açarken altını çizdiği gibi, önümüzdeki dönemde, bireysel özgürlükler alanının daha da genişletileceğini söyledi.

Aslında Cumhurbaşkanı Gül’ün seçildiği günden beri üzerinde en fazla durduğu konu, ifade özgürlüğünün genişletilmesi ve toplumun çatışma ortamından, ülkenin terör ortamından çıkarılıp, barış, uzlaşı ve refah ortamına geçebilmesi... Kuşkusuz bu, sağduyu sahibi herkesin dileği. Ama nasıl olacak? Güneydoğu’da akan kan nasıl durdurulacak? Toplumda belirtileri gözlenen fay kırıklıkları, kutuplaşma emareleri nasıl törpülenecek?

Gül’ün önceki akşam Strasbourg’da Türk derneklerinin temsilcileri ile yaptığı sohbet toplantısında, dünkü resmi temasları sırasında ve Parlamenterler Meclisi’nde yaptığı konuşmalardan bu konuyla ilgili olarak özetle şu yanıt çıkarılabilir:

“Türkiye, zengin kültürel ve sosyolojik farklılıkları olan bir ülkedir. Biz farklılıklarımızı zenginlik olarak görüyoruz. Ama bu farklılıklarımızı ön plana çıkarıp bunları çatışma konusu yapmak yerine ortak noktalarımızı, ortak ideallerimizi ön plana çıkarabilirsek çok daha ileri noktalara gidebiliriz... Farklılıklarımızı yaşayalım, farklılıklarımızı özgürce ifade edebilelim. Şiddeti desteklememek, terörü övmemek kaydıyla her türlü ekstrem fikri, düşünceyi özürce ifade edebilelim. Ama bunları çatışma konusu yapmayalım.”

Ve anayasa değişikliği veya yeni anayasa ile ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılacağını anlatırken, Strasbourg’daki basın toplantısında gelen bir soruya verdiği yanıtta anayasa değişikliğinden önce yapılacak bazı yasa değişiklikleri ile de ifade özgürlüğünün önündeki bazı engellerin ayıklanabileceğini vurguluyor Cumhurbaşkanı Gül.

Türk Ceza Yasası’nın içerde ve dışarıda çok tartışılan 301. maddesi hem Parlamenterler Meclisi’nde hem de basın toplantısı sırasında soru olarak Gül’ün karşısına çıktı. Hatta Reuter Haber Ajansı’nın muhabiri “Ordu karşı çıktığı için mi 301’i değiştiremiyorsunuz?” diye sordu.

Yanıtı şu oldu Cumhurbaşkanı’nın:

“301. Madde’nin Türk Silahlı Kuvvetleri ile alakası yoktur. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin görev ve yetkileri anayasa ve yasalarla belirlenmiştir. 301. madde hükümetin ve parlamentonun işidir. Karar verdiklerinde bu mutlaka değişir. Bu madde ile ilgili bazı sıkıntılar olduğunu biliyoruz. Zaten seçimlerden önce değiştirme yönünde çalışmaları başlatılmıştı. Şimdi Meclis açıldı, çalışmaya başladı. Bu konuyla ilgili düzenleme yakın zamanda yapılabilir...”

İç siyasetin, iç kamuoyunun bir başka kritik tartışma konusu olan türbanla ilgili sorulara da muhatap oldu Cumhurbaşkanı Gül. Soruyu yanıtlarken ayrıntıya girmedi. Ancak çok fazla tartışma konusu yapılıp sorun kronikleştirilmeden üniversitelerdeki türban konusunun “eğitim özgürlüğünün evrensel ölçütleri çerçevesinde” bir çözüme kavuşturulabileceği mesajı verdi:

“Türban Türkiye’nin gerçeğidir. Türk insanlarının çoğu başörtüsü kullanır. Geleneksel olarak veya inançları nedeniyle. Hiç bir şekilde zorlama sözkonusu değildir. İnsanların bireysel tercihidir bu. Aile içinde bile biri türbanlı biri türbansız olabiliyor.”

301 için değil ama türban için muhtemelen yeni anayasayı beklemek gerekecek...

DİĞER YENİ YAZILAR