Erdoğan’ın artık geri dönüşü yok

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, dün Türk Silahlı Kuvvetleri’ni ilgilendiren ama aynı zamanda bölücü terör ve Kuzey Irak gibi ülkenin de karşı karşıya bulunduğu çok temel sorunlarla ilgili bir basın toplantısı yaptı

Haberin Devamı

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, dün Türk Silahlı Kuvvetleri’ni ilgilendiren ama aynı zamanda bölücü terör ve Kuzey Irak gibi ülkenin de karşı karşıya bulunduğu çok temel sorunlarla ilgili bir basın toplantısı yaptı.

Basın toplantısı için önceki gün yapılan açıklamada da Orgeneral Büyükanıt’ın silahlı kuvvetleri ilgilendiren konulardaki görüşlerini açıklayacağı bildirilmişti. Ancak o andan itibaren ülkede siyasetçisinden işadamına, borsacısına sokaktaki vatandaşa kadar herkesin merakı Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili, özellikle de Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olup olmamasıyla ilgili ne diyeceği merak konusuydu. Herkesin aklı bu noktadaydı.

Çünkü Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bu konuda ne diyeceği aylardan beri siyaset dünyasının da toplumun da başlıca merak konusuydu. Ki kulislere sızdırılan bazı haberlerle bu merak körükleniyordu da.

Erdoğan’ı bilemem ama Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olmasını çok isteyen AKP’liler, hatta Erdoğan’ın yakın çevresindeki bazı isimler de bu merak içindeydiler.

Büyükanıt da bu merakı biliyordu ve konuşmasının sonlarına doğru çok önemli, çok çarpıcı bir mesaj verdi:

“Cumhuriyetin temel değerlerine, anayasamızda ifadesini bulan laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti idealine, devletin üniter yapısına bağlı, ama sözde değil özde, bunu davranışlarına yansıtan bir cumhurbaşkanının oraya seçileceğine olan inancımı belirtmek istiyorum. Karar Meclis’indir. Cumhurbaşkanlığı konusunda zaten bundan başka da bir şey söyleme durumunda değilim. Hukuken de hakka sahip değilim.”

Bu sözler merakı gidermeye yeterli mi?

Yeterli olmadığı daha toplantının bitiminde belli oldu. Çünkü toplantıya katılan gazeteciler arasında bile Orgeneral Büyükanıt’ın bu sözlerle neyi ima ettiği tartışma konusu oldu. Bazı gazeteciler “Tayyip Erdoğan’a aday olma” mesajı verdiği, bu konuşma sonrasında artık niyeti varsa bile Erdoğan’ın aday olamayacağı yorumunu yaparken ben ve benim gibi algılayanlar ise farklı yorumladı.

Büyükanıt TSK’nın bu konudaki temel hassasiyetini özetledi. Ama seçime müdahil olmayacaklarını, kararı Meclis’in vereceğini de altını çizerek ifade etti.

Bu sözlerin anlamı şu: Olmasını istediğimiz cumhurbaşkanı bugüne kadar ki 10 cumhurbaşkanı gibi sözde değil özde Anayasa’ya bağlı ve laik demokratik cumhuriyetten yana olmalıdır. Bunu davranışlarıyla da göstermelidir.

Kimin seçileceğine karışmayız ama bugüne kadar olduğu gibi bundan sonraki gelişmeleri, uygulamaları da izleriz. Çünkü TSK’nın Anayasal ve yasal olarak cumhuriyeti, cumhuriyetin temel prensiplerini koruma ve kollama görevi vardır...

Şimdi bazı siyasetçi ve yorumcular tarafından “Tayyip Erdoğan’ın adaylık ihtimalinin iyice zayıfladığı” iddia ediliyor.

Bize göre tam aksine artık hiç kuşku yok Erdoğan 16 Mayıs’ta Türkiye Cumhuriyeti’nin 11. Cumhurbaşkanı olarak Çankaya’ya çıkacak.

Çünkü, düne kadar aday olmayacağını ilan etseydi belki nedenini izah edebilirdi. Ama şimdi bu noktadan sonra ne diyecek, çıkmamasını nasıl anlatacak? “Ben Anayasa’ya, cumhuriyetin temel değerlerine, laiklik ilkesine özde değil sözde sahip görünüyordum” mu diyecek?

Tabii ki hayır. Tayyip Erdoğan’ın artık Çankaya yolundan geri dönüşü yok...

DİĞER YENİ YAZILAR