DP’de neyin kavgası yaşanıyor?

Haberin Devamı

Birkaç ay öncesine kadar merkez sağın tek adresinin artık AKP olduğu konuşuluyordu. Klasik merkez sağ partilerin de tarihin partileri çöplüğüne gömüldüğü kanaati çok yaygındı.

AKP’nin ne kadar merkez veya merkez sağ partisi olduğu hâlâ tartışmalı olmasına karşın Süleyman Demirel’in son partisi DYP’nin isim değiştirmiş hali olan Demokrat Parti’nin son seçimlerde aldığı yüzde 3,8’lik oy oranı da bazılarınca, “zor koşullara rağmen başarı” diye sunulmaya çalışılsa da genel olarak tükenişin kanıtı gösteriliyordu.

Ancak son günlerde o cephede ilginç gelişmeler, yeni bir çıkış arayışı, yeni bir heyecan dalgası yaşanıyor.

Hafta sonunda kongreye gidecek olan DP’de şu anda üç adaylı bir genel başkanlık yarışı var. Yarışı, heyecanı tetikleyen gelişme hiç kuşku yok ki Hüsamettin Cindoruk’un adaylığını ilan etmesi.

Cindoruk’un adaylık açıklaması ile birlikte DP’deki gelişmelere ilgi arttı. Çünkü kendisini uzaktan veya yakından tanıyanlar, DP kamuoyu çok iyi biliyor ki Cindoruk, genel başkanlık hırsıyla yanıp tutuşan bir siyasetçi değil. DYP’nin iktidar olduğu zaman önüne altın tepside sunulan genel başkanlık önerisini geri çevirebilmiş bir siyasetçi. Şimdi ne oldu da bitmiş, tükenmiş, hacizler yüzünden il ve ilçe binalarının çoğu kapanmış bir partinin genel başkanlığına talip oluyor?

Bu soruya, “Türkiye’nin içinde bulunduğu zor koşullar, iç ve dış risklerin artmakta olması, toplumun hızla bölünme sürecine itilmiş olması” diye özetlenebilecek bir yanıt veriyor. Türkiye’nin merkezde liberal bir partiye şiddetle ihtiyacı olduğunu, kendisinin ve arkadaşlarının buna öncülük etmek için yola koyulduklarını anlatıyor Cindoruk.

Demirel ve Yılmaz destekliyor

İlk iş olarak da 2007 seçimleri öncesinde adeta nikah masasında bozulan DYP-ANAP evliliğini sağlamak var Cindoruk’un gündeminde. Bu birliktelik sağlandıktan sonra AKP’ye kaptırılan klasik merkez sağ kadrolarının ve seçmenlerinin yeniden DP çatısı altında toplanmaya başlayacağına inanıyor Cindoruk.

Bu arada siyaset kulislerinde en fazla sorulan soru şu: Cindoruk’un adaylığı ile başlayan bu hareketin gerisinde kimler var? Süleyman Demirel bu hareketi destekliyor mu?

Evet destekliyor. Sadece Demirel değil, Demirel’le birlikte siyaset yapan eski kadroların çoğu da Cindoruk’un yanında. Mesut Yılmaz da merkezde güçlü bir siyasi yapılanma için Cindoruk’a destek veriyor.

Ancak Cindoruk kongrede tek aday değil. Süleyman Soylu, genel başkanlığı bıraktığını açıkladığı için DP kongre kararı almıştı. Ama şimdi “ben de adayım” diyor Soylu. Hatta bir dönem Demirel’in “genç prensi” diye anılan Mehmet Ali Bayar da dün aday olduğunu açıkladı.

Bu arada parti içinde karşılıklı suçlamalar, Hüsamettin Cindoruk’un “Ergenekoncu” luğuna kadar varıyor. Cindoruk bu suçlamalara, “Beni, benim geçmişimi Türkiye bilir, Demokrat Parti’liler, DP delegeleri çok iyi bilirler. Benim siyasi hayatım darbelere karşı mücadeleyle geçti. Bu iddiaları söyleyenlere cevap vermeye bile gerek görmüyorum” diyor.

Serdaroğlu: AKP ve cemaatler panikte

Eski İzmir Milletvekili (DYP) Rifat Serdaroğlu da “Bazı arkadaşlarımız bilerek veya bilmeyerek iktidarın ve bazı cemaatlerin oyununa geliyor diyor. Cindoruk’un kongreyi kazanacağına hiç kuşku duymadığını belirten Serdaroğlu, AKP ve bazı dini cemaatlerin DP kongresiyle yakından ilgilenmeye başladığını iddia ediyor:

“AKP ve AKP ile iktidarı paylaşan bazı dini cemaatler endişeye kapıldılar. Bu hareketi engelleyebilmek için çıldırıyorlar. Cemaat ve iktidar medyası o yüzden Hüsamettin Bey’e saldırıyor. O yüzden Hüsamettin Bey’in oylarını bölmek için alternatif aday çıkarmaya çalışıyorlar. Ama şunu iyi bilsinler ki, DP delegeleri o malum cemaatin emir eri değildir...”

DİĞER YENİ YAZILAR