CHP'de bitmeyen iç çekişmeler...

CHP'de Deniz Baykal ve ekibi ile muhalif kanat arasındaki taktik savaşı sürüyor

Haberin Devamı

CHP'de Deniz Baykal ve ekibi ile muhalif kanat arasındaki taktik savaşı sürüyor. Dün, parti içi sorunlan görüşmek üzere özel gündemle toplanan CHP Meclis Grubu'nda taraflar arasında oldukça sert tartışmalar yaşandı, ipler biraz daha gerildi.

Muhalefetin Genel Başkan Deniz Baykal'a söylediğinin özeti şu: "Çekilin. Sizinle olmuyor. Seçmen size ve ekibinize güvenmiyor, biz sizinle iktidar olamayız..."

Kürsüye çıkan hemen her muhalif milletvekilinin söylediklerinin özeti buydu. Bazıları işin duygusal yönünü de ihmal etmemeye özen gösterdiler:

"Sizi çok seviyoruz ama partimizi daha çok seviyoruz. Siz de partiyi seviyorsanız lütfen çekilin..."

En kestirme yanıtı Deniz Baykal'a yakın isimlerden İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen verdi muhalefete:

"Gücünüz varsa, yeterli imzayı bulabiliyorsanız olağanüstü kurultayı toplayın. Bu hesap orada görülür..."

Aslında doğrusu da bu.

Hiçbir partide genel başkan rica ile değişmiyor. Ya kendi iradesi ile başarısızlığı kabul edip çekiliyor veya Turgut Özal ve Süleyman Demirel örneklerinde olduğu gibi, cumhurbaşkanı olduklarında bırakıyorlar. Batı Avrupa ülkelerinde seçim başarısızlığı liderleri otomatik değiştiriyor.

Bizde de bunun ilk örneğini 1999 seçimlerinde CHP baraj altında kalınca başarısızlığı üstlenip bir süreliğine çekilerek Deniz Baykal gösterdi. Daha sonra da 2002 seçimlerinde bu örnek işledi. Mesut Yılmaz ve Tansu Çiller partilerinin sıfırı tüketmekte olduğunu görünce çekilmek zorunda kaldılar.

Şimdi CHP'li muhalifler Baykal'a yine 1999'da yaptığını yapmasını, yani kendi iradesi ile çekilmesini öneriyorlar.

Ancak bu kez Baykal'ın çekilmeye hiç niyeti yok. Bir kere seçim başarısızlığına inanmıyor. Hâlâ CHP'yi iktidara taşıyabileceği umudu var.

Muhaliflerin olağanüstü kongre için gerekli sayıdaki imzayı toplayamayacaklarını görüyor. Ki, toplasalar bile karşısına aday çıkarmakta zorlanacaklarını, tek aday üzerinde uzlaşamayacaklarını biliyor. Dahası, CHP delegelerine güveniyor.

O nedenle de şimdi bütün muhalifleri grupta konuşturarak herkesin eteğindeki taşı dökmesini bekliyor. Tencerenin kapağını aralayıp basıncı düşürmeye çalışıyor. Bir sonraki adımı da muhtemelen muhalif milletvekillerinin bazılanyla doğrudan veya dolaylı temas yoluyla sayıyı düşürmek, meclis grubundaki muhalefeti minimize edip eritmek.

Baykal'ın kurmayları, muhalefetin uzun tek cephe halinde ayakta kalamayacağını bir süre sonra kendi aralarında anlaşmazlığa düşüp zayıflayacağını öngörüyor.

Muhaliflerin iddiası ise güçlenerek yola devam edecekleri yönünde. Parti kamuoyunda Deniz Baykal üzerinde "çekil" baskısını yoğunlaştırmayı planlıyorlar.

Bugün bütün muhalif grup temsilcilerinin katılacağı bir basın toplantısı düzenlenecek.

Ardından da il il Türkiye'yi dolaşıp CHP örgütlerini muhalefet hareketinin içine çekmeye, Baykal'a rağmen olağanüstü kurultay toplamaya çalışacaklar.

Muhaliflerin sonuç alabilmeleri zor. Ancak bu ortamda CHP'nin işi daha da zor. CHP'de bugün yaşananlar, kendi içinde parçalanmış, iç meselelerini çözmekten aciz bir parti görüntüsü veriyor. Bu parti, yarın seçmenin karşısına çıkıp, doğal olarak, "Sizin ve ülkenin sorunlarını ancak biz çözeriz. Bizi iktidar yapın" diyerek oy isteyecek.

Seçmen, "siz önce kendi meselenizi halledin" demez mi?

DİĞER YENİ YAZILAR