Bütün senaryolar “erken seçim” diyor

Haberin Devamı

AKP anayasa değişikliği konusunda dönüşü olmayan yolda. Her ne pahasına olursa olsun değişiklikleri bu dönemde gerçekleştirmeye kararlı AKP.

Pazartesi günü Meclis’e sunulması beklenen anayasa değişikliği paketinin ülkeyi yüksek gerilimli, sancılı bir sürece sokacağı da kesin.

Bu aşamadan sonra olabileceklerle ilgili olarak Ankara kulislerinde 6 senaryo konuşuluyor.

Bu senaryolar kısaca şu şekilde özetlenebilir:

1. Başbakan Erdoğan’ın önceki gün partisinin grup toplantısından yaptığı çağrı muhalefeti çok etkiler, Meclis’te sürpriz bir uzlaşma sağlanır ve Erdoğan’ın dediği gibi “tarih yazılır”. Yani anayasa değişikliği Meclis’te tamamlanır.

Bu, gerçekleşme ihtimali sıfıra yakın, en olmayacak iyimserlik senaryosu.

2. Süreç Meclis’te sonuçlanır. Muhalefetle uzlaşma sağlayamayan AKP kendi içindeki fireleri de önleyemez ve paketin tümü üzerindeki gizli oylamada “evet” oyları 330’un altında kalır. O zaman teklif düşer.

Ancak bu da en az ilk senaryo kadar düşük bir ihtimal. Çünkü AKP, BDP ile uzlaşmaya varamasa bile işi şansa bırakmayacak, DSP ve bağımsız milletvekillerinin desteği ile 330 çıtasını aşmanın yolunu bulacaktır.

3. Teklif 330’un üstünde bir oyla kabul edilir ve Haziran ayı içinde referanduma gidilir. CHP ve MHP’nin “hayır” safında yer alacağı kesin olan referandum sonucunda “evet” oyları yüzde 50’nin üstünde çıkar ve anayasa değişikliği yürürlüğe girer.

Bunun elbette ciddi bazı siyasal sonuçları da olacak. Örneğin muhalefete karşı kazandığı referandum zaferini yeni bir seçim zaferi ile taçlandırmak isteyebilir Başbakan Erdoğan.

Muhalefet referandum yenilgisinin ezikliğini üstünden atamadan gidilecek bir baskın seçimle tek başına iktidarını pekiştirmek planını devreye sokabilir.

4. Referandumda “hayır” oyları yüksek çıkar, anayasa değişikliği reddedilir...

O zaman, “milletimizin takdiridir” deyip yola devam eder AKP. “Evet” oylarının yüzde 40’lar civarında çıkmasını da halkın kendilerine olan güveninin devam ettiği biçiminde yorumlayabilir Erdoğan.

Ancak öyle bir sonuçta muhalefetin de bunun aksini savunacağına kuşku yok. CHP de MHP de “halkın anayasa değişikliği ile birlikte iktidara da kırmızı kart gösterdiğini” iddia edecek. Her iki parti de erken seçim konusunda hükümet üzerinde müthiş bir baskı oluşturmaya çalışacak.

5. Teklif 330’un üstünde bir oyla Meclis’te kabul edilir ve referandum yolu açılır. Ancak bu arada muhalefet iptal ve yürürlüğün durdurulması talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurur. Anayasa Mahkemesi başvuruyu reddederse sorun yok.

Ama ya kabul eder ve önce yürürlüğü durdurur ardından da iptal kararı verirse ne olacak?

İşte bütün planların alt üst olacağı, siyasette şiddetli bir depreme yolaçacağı kesin. Bu durumda Erdoğan yine seçim silahına sarılacak ve tıpkı 2007’deki gibi “bize karşı yargı darbesi yapılıyor” propagandası ile seçime gidecek.

6. İşte tam bu noktada bir diğer senaryo, hem de son derece kaygı verici bir senaryo daha üretiliyor.

O da şu:

Seçim kararı alınıp yola çıkıldığı bir sürede Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın Anayasa Mahkemesi’nin iptal başvurusunu da dikkate alıp AKP hakkında yeni bir kapatma davası açması. Özellikle de bu davanın seçim kampanyası döneminde AKP açısından olumsuz bir biçimde sonuçlanması.

Bu, demokrasiye, hukuka inanan, aklı başında hiç kimsenin arzu etmeyeceği bir sonuç. Ama, sıfıra yakın bir ihtimal olsa bile yine de kulis senaryoları arasında...

DİĞER YENİ YAZILAR