Başkanlık tartışması...

Haberin Devamı

Siyasetin, daha doğrusu iktidarın bir türlü netleştiremediği veya netleştirmek istemediği iki konu var. İkisi de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü yakından ilgilendiriyor.

Birincisi AKP’nin, daha doğrusu Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kafasında Türkiye’nin mevcut sistemini değiştirip başkanlık sistemine geçmeye dönük bir projesi var mı yok mu?
Belli değil...

Yine bununla bağlantılı ikinci konu ise Cumhurbaşkanı Gül’ün görev süresi.

Gül’ün en fazla canını sıkan konu hiç kuşku yok ki görev süresi ile ilgili tartışmanın sürekli sıcak tutulması, ortada bırakılması.

Bu konuda kendisi konuşmuyor. Ama zaman zaman danışmanları konunun açıklığa kavuşturulması gerektiğini söylüyor.
Üç hafta önce Başdanışmanı Ahmet Ertürk verdiği bir demeçte “Cumhurbaşkanı’nın bu konuya çok canının sıkıldığını” belirterek görev süresinin açıklığa kavuşturulması gerektiği çağrısında bulundu.
Ama iktidar partisinden yine ses çıkmadı.
Cumhurbaşkanı Gül, Strasbourg yolunda gazetecilerle sohbet ederken, görev süresi için “5 yıl mı 7 yıl mı” diye sorulunca, “Bu konuya girmem” deyip konuyu değiştirmiş.
Zaten bu nazik konuya girebilmesi çok zor.

Ne diyecek?

“Benim görev sürem 5 değil, 7 yıldır. Çünkü benim seçildiğim zaman anayasa cumhurbaşkanının görev süresini 7 yıl öngörüyordu. Bu benim kazanılmış hakkım” mı diyecek?
O yüzden susuyor Gül ama bu konudan sıkıldığını da belli ediyor. Bu konudaki soruları iktidar çoğunluğunun yanıtlamasını, kamuoyunu rahatlatmasını tercih ediyor.
Ama ne Erdoğan ne de AKP sözcüleri net bir şey söylemiyor.
Bu konuda sadece 1 Ekim 2010’da Cumhurbaşkanı Gül’ün Meclis açış konuşmasının ardından AKP’nin etkili isimlerinden bir bakan şu değerlendirmeyi yapmıştı:

“Cumhurbaşkanı’nın Meclis’i açış konuşmasını dikkatli okursanız görev süresinin ne olduğunu orada görürsünüz...”
Fakat o konuşmada cumhurbaşkanının görev süresi ile ilgili tek bir sözcük yoktu.

Bu hatırlatıldığında gülerek şunu söyledi o bakan:
“Meclis’in görev süresinin 4 yıla indiğini söylemedi mi Cumhurbaşkanı? Söyledi. O zaman eğer Meclis’in görev süresi 4 yıla inmişse, Cumhurbaşkanı’nın görev süresi de 5 yıla inmiş demektir. Burada kazanılmış hak falan olmaz...”
Yani AKP aslında Cumhurbaşkanı’nın görev süresinin 2012’de dolacağını düşünüyor. Ama şu anda 2012 tartışmasını açmak istemiyor.

Aynı şekilde Cumhurbaşkanı’nın “çekincem var” dediği başkanlık sistemi tartışmalarını da açık tutuyor AKP.
Aslında bu iki konu da AKP ve Tayyip Erdoğan açısından 12 Haziran milletvekili genel seçimlerinin sonucuna bağlı.
Seçimde AKP’nin şu ana kadar yaptırdığı bütün anketlerin tersine sürpriz bir sonuç çıkar, kılpayı iktidar veya iktidar çoğunluğu kaybedilirse Gül’ün süresi belki 7 yıla uzayabilir. Ama AKP umduğu gibi bir çoğunluğu elde eder, anayasayı tek başına değiştirebilecek bir çoğunluğa ulaşırsa o zaman kimsenin kuşkusu olmasın ki Cumhurbaşkanı’nın görev süresi 5 yıl olur. Yani Gül’ün görev süresi 2012’de yeni anayasa ile birlikte noktalanır.
Bu konuda Başbakan Erdoğan’ın 18 Nisan 2010 günü ATV’de yaptığı açıklamalar büyük önem taşıyor. Erdoğan o gün ATV’de gazetecilerin sorularını yanıtlarken, “sistemin rahat ve verimli çalışması açısından başkanlık sistemine sıcak baktığını” söylemişti.

2007’deki anayasa değişikliği ile yürürlüğe giren cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi hükmünü, “Başkanlık sistemine geçişin alıştırması” diye nitelemişti.

Bakanlık sistemine geçilmesi halinde kuvvetler ayrılığı ilkesinin nasıl işleyeceğini anlatıp, bakan sayısının 14 - 15’e indirileceğini, her bakanın 2 - 3 yardımcısı olacağını söyleyince şu soru sorulmuştu Erdoğan‘a:

- Sizin kafanızda bir proje olduğu belli...
Yanıtı kısaydı:

- Model var tabii... 2011’den sonraki süreçte (yani seçim sonrasında) bunu halka götürebiliriz. Halkın kabul etmesi halinde bu adım atılabilir.

Evet, bu konuda Erdoğan, Gül’den farklı düşünüyor, başkanlık sistemi konusunda hiç bir çekincesi yok, aksine faydalı olabileceğini düşünüyor.

Başbakan Erdoğan’ın bugünkü mevcut başbakan yetkilerini de alarak “Başkan” sıfatıyla Çankaya’ya doğru yola çıkması sürpriz olmaz.

Her şey 12 Temmuz’da çıkacak sandık sonucuna bağlı...

DİĞER YENİ YAZILAR