Başbakan Genekurmay Başkanı’na neden kırıldı?

Liman atağının devlet zirvesinde yarattığı krizin nasıl atlatılabileceği henüz netleşmiş değil. Bu gelişmenin devlet organları arasındaki işleyişi önümüzdeki dönemde nasıl şekillendirebileceğini de bugünden bilemeyiz

Haberin Devamı

Liman atağının devlet zirvesinde yarattığı krizin nasıl atlatılabileceği henüz netleşmiş değil. Bu gelişmenin devlet organları arasındaki işleyişi önümüzdeki dönemde nasıl şekillendirebileceğini de bugünden bilemeyiz. Ama bugünkü durumda görünen şu ki, devletin tepesinde belki küslük yok ama güvensizliğin yanı sıra bir de derin kırgınlıklar oluşmaya başlamış durumda.

Aslında zirvedeki güven bunalımı yeni çıkmış değil, öteden beri devam eden önemli bir sorun. Liman atağı ve “bilgilendirdin-bilgilendirmedin” tartışmaları bunu sadece derinleştiriyor.

Bu son gelişme ayrıca, bugüne kadar kritik konularda örnek bir kurumsal işbirliği ve ortak çalışmanın yürütüldüğü Genelkurmay’la Dışişleri bürokrasisi arasındaki uyum ve güveni zedeleme tehlikesi de taşıyor.

Başbakanlık ve Dışişleri kaynakları, “bilgilendirilmedik” açıklamalarını şiddetle reddediyor, “herkesin bilgisi vardı” diyorlar. Dahası son liman atağındaki önerinin 2005 yılının son MGK toplantısında değerlendirilen ve üzerinde mutabık kalınan planın bir parçası olduğu söyleniyor.

Yani ne Cumhurbaşkanı Sezer için ne de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt için sürpriz olacak bir bir adımı yokmuş hükümetin.

Buna rağmen niye tepki gösterildi?

Başbakan Erdoğan’a yakın kaynaklara göre, Sezer ve Büyükanıt, televizyonlarda duyduklarını, basında okuduklarını dikkate aldılar. Duydukları belki kendilerine ürkütücü geldi, tereddüde düştüler. Medya kanalıyla tepki verme yolunu seçtiler.

Peki son liman atağı gerçekten MGK’da belirlenen temel stratejinin bir unsuru ise ortalık niye bu kadar karıştı? Bilgilendirildim-bilgilendirilmedim tartışmaları yaşandı. Bu basit bir yanlış anlamadan mı ibaret?

Hükümet kaynaklarına göre, “tamamen yanlış anlama.” Daha önce açıklanan Kıbrıs ve limanlar planı, son anda ambalajı değiştirilerek sözlü olarak yeniden devreye sokuldu. Bunda da niyet, dışarısının, AB tarafının kafasını karıştırmaktı. Ama ne yazık ki içerde kafa karışıklığı oluştu...

Çankaya’nın ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt’ın geçen hafta yaptıkları sert çıkışların hedefindeki Başbakan Erdoğan da “her şeyi size mi soracağım?” anlamına gelen çok sert bir üslupla yanıt gönderdi.

Başbakan Erdoğan bu konuda kendisi bir açıklama yapmış değil ancak yakın çevresinin izlenimine göre özellikle Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt’ın Hürriyet’e verdiği demece üzülmüş, hatta kırılmış.

Kendisine yakın kaynaklardan edindiğim izlenime göre Erdoğan muhtemelen şöyle düşünüyor:

“Benimle her zaman görüşebilme imkanına sahip. Telefon mesafesindeyiz. Keşke bana yada Dışişleri Bakanı Abdullah Bey’e telefon etseydi, yanlış anlamayı giderirdik...”

Bununla birlikte Erdoğan’ın gerilimin yumuşatılması konusunda bugünlerde bazı adımlar atabileceği konuşuluyor kulislerde.

Bu bağlamda bugün yapılacak olan Savunma Sanayii İcra Komitesi toplantısı kritik önem taşıyor. Başbakan ile Genelkurmay Başkanı medya aracılığıyla yürütülen tartışmaların ardından ilk kez bir araya gelecekler.

DİĞER YENİ YAZILAR