AKP’nin ruh hali...

Haberin Devamı

İngiliz haber ajansı Reuters’a konuşan “isimsiz bakan”ın söylediklerinin aksine AKP’de ki genel hava, özellikle son günlerde giderek iyimserleşiyor. “Galiba kapatmayacaklar, kapatamayacaklar” söylemi parti üst kademelerinde ve Meclis grubunda ağırlık kazanıyor.

“AKP kapatılacak, Başbakan Erdoğan’a siyasi yasak getirilecek” diyen “isimsiz bakan”a büyük tepki var. Bu açıklamaların Başbakan Erdoğan’ı da çok kızdırdığını tahmin etmek zor değil. Şimdi hem parti yönetimi hem de Erdoğan’ın yakın kurmayları bu bakanın kim olduğunu tespit etmeye çalışıyor.

Daha önce de anayasa değişikliğine karşı çıkan bir isimsiz bakan demeci yaşamıştı AKP yönetimi. O bakanın kimliğini tespit etmekte fazla zorlanmamışlardı. Ancak o bakan Milliyet’e verdiği demeçte ifade ettiği görüşlerini daha önce Başbakan Erdoğan’la da paylaşmış olduğu ve Erdoğan da aynı çizgiye geldiği için sorun yaşanmamıştı.

Bu kez durum farklı. Ve eğer parti yönetimi isimsiz bakanın kimliğini deşifre edebilirse bundan sonraki siyasi hayatı zorlaşabilir. Şu anda konu üzerinde çalışan AKP’lilerin bazı tahminleri var ama emin olamıyorlar.

Birinci isimsiz demeç olayının aksine bu kez konuşan bakanın siyasi tecrübesi olmadığını düşünüyor AKP’liler. O zaman da gözler yeni milletvekillerine ve yeni bakanlara çevriliyor. Onların da sayısı fazla değil. Reuters ajansı ekonomi ağırlıklı bir ajans olduğu için de “acaba ekonomi ile ilgili bakanlardan biri mi?” sorusu kafalara takılıyor.

İsimsiz Bakan, AKP’deki ruh halini “karanlık” diye tanımlıyor. Bakanın siyaseten acemiliği, parti yönetimi ve partiye olan mesafesi de bu noktadan tespit ediliyor.

Gerçekten de bugün AKP’deki ruh halini “karanlık” veya “karamsar” diye tarif etmek gerçek durumu pek yansıtmıyor.

AKP hakkındaki iddianamenin açıklandığı, davanın açıldığı ilk günler için bu tanım kısmen doğru sayılabilirdi. O günlerde karamsarlığın hakim olduğu bir gel git durumu yaşanıyordu AKP’de. İlk günlerde “kapatacaklar, Tayyip Bey’e de yasak getirecekler” havası hakimdi.

O nedenle “referendumu da göze alarak her ne pahasına olursa olsun anayasa değişikliği” diyordu AKP’liler. Partinin en etkili isimleri bile “Anayasayı değiştirmeden hukuki sürecin tamamlanmasını beklemenin göz göre göre giyotine kafa uzatmaktan farksız olacağını” düşünüyordu.

Fakat şu anda hava çok farklı. Şu anda Başbakan Erdoğan da parti yönetimi de kafalarında kötü ihtimalle ilgili olarak her ne kadar bazı kuşkuları hala barındırıyor olsalar da partinin kapatılmayacağını düşünüyorlar. Erdoğan ve kurmayları, “laiklik karşıtı eylemlerin odağı” tarifinin AKP’ye hiçbir şekilde yakıştırılamayacağına inanıyorlar. Bu noktada Anayasa Mahkemesi’ni de ikna edebileceklerine, iddianameyi çürütebileceklerine olan inançları tam.

En kötü ihtimali de göze alıyorlar. Bu olumsuzluk noktasında da siyasi hareketin geleceğinden bir endişeleri, karamsarlıkları yok. “Ülkenin ekonomik ve siyasi istikrarı çok olumsuz etkilenir, üzüntümüz o. Yoksa biz yine iktidar oluruz” diyorlar.

Özetle AKP’deki ruh hali isimsiz bakanın söylediği gibi “kara” değil aksine fazla iyimser...

DİĞER YENİ YAZILAR