İstanbul Modern'den Mısır Apartmanı'na kadar görmenizi istediğim ilgi çekici sergiler, Ağustos boyunca devam ediyor...
Yeni sezonda bizleri bekleyen sürprizlere dair haberler yavaş yavaş kulağımıza geliyor. Ben de, yaz mevsiminin sonuna yaklaştığımız şu günlerde, Ağustos ayının öne çıkan sergilerini sizlerle paylaşmak istedim.
İstanbul Modern’in fotoğraf sergilerini her zaman ilgiyle takip ediyorum. Bu alanda yeni isimleri keşfetmenin yanı sıra fotoğrafın hem belgesel hem de sanatsal niteliği aracılığıyla toplumsal, tarihi ve sosyo-politik olayların izini sürme fırsatı ediniyorum. "İnsan İnsanı Çekermiş" isimli sergi ise, Türkiyeli 80 fotoğrafçının, 80 yıllık bir süreçte çekmiş olduğu Türkiye fotoğraflarını bir araya getiriyor. Küratörlüğünü Merih Akoğul’un yaptığı seçkide, Ara Güler, Yıldız Moran, Cemal Emden, Ahmet Elhan, İzzet Keribar gibi öncü isimlerin etkileyici çalışmalarını da görmek mümkün. İnsan yaşamına dair gündelik ya da özel anları konu edinen bu görsel arşivin yaratıcıları özgün bakışlarını yansıtırken, aynı zamanda sosyolojik anlamda üstlendikleri sorumluluğun ağırlığını izleyiciyle paylaşıyorlar. 18 Aralık’a ziyaret edebilirsiniz.
Sergi, 80 yıllık Türkiye fotoğraflarını bir araya getiriyor.
Othmar Pferschy -The Call of the Youth
Görsel oyunlarla sağlanan estetik
Yolunuz İstiklal Caddesi’nden geçerse, Mısır Apartmanı’na uğramayı ihmal etmeyin. Pi Artworks, geçtiğimiz yıl Contemporary İstanbul’da dikkatimi çeken sanatçılardan Emre Namyeter’in kişisel sergisine yer veriyor. Sanatçının resim, heykel, lightbox gibi mecralarda ürettiği çalışmaları, çok renkli soyut kompozisyonlar içermekle birlikte optik algımızın sınırlarını zorluyor diyebilirim. Ahşap paneller üzerine yaptığı yağlı boya resimleri, her an renk ve biçim değiştirebilen görsel oyunlar sunarken, tavandan sarkan heykel yerleştirmesi işlerin dinamik yapısına başarıyla eşlik ediyor. Estetik açıdan resimlerini destekler nitelikteki lightbox işleri ise soyut bir imgenin yeni medyadaki görselliğini araştıran güzel bir deneysel yaklaşımın ürünü olmuş. Bu çok yönlü sergi 10 Eylül’e kadar ziyarete açık.
Defne Tesal - Aralık
İpler arasından geçiyorsunuz
Mısır Apartmanı’ndan çıkmadan Zilberman Gallery’nin proje alanını da mutlaka görmelisiniz. Defne Tesal’ın naylon külotlu çorap parçalarını birbirine bağlayarak oluşturduğu ipler ile mekanı sarmaladığı tek bir yerleştirmesini içeren "Aralık" isimli proje sergisini çok ilginç buldum. Bana göre enstalasyonun en heyecan verici yanı, izleyicinin bu iplerin arasından geçerek işlerle diyaloğa girmesi, gerginlik ve esneklik arasındaki değişkenliği bizzat deneyimlemesi. Yaratılan bu yeni alana, hem fiziksel hem de zihinsel olarak dahil olmak eminim sizin de hoşunuza gidecek. Tesal’ın mekan, malzeme ve izleyici ilişkisi üzerine kurguladığı yerleştirmesini görmek için 15 Ağustos son gün.
Son olarak Nişantaşı’ndaki x-ist’e uğrayarak turunuzu tamamlayabilirsiniz. Malezyalı sanatçı Kent Keong Tan'ın "Floating Dreams" isimli kişisel sergisi, sanatçının çocukluk anıları ve gençlik yıllarının sürrealist kompozisyonlarda hayat bulduğu resimleri içeriyor. Asya kültürüne dair sembolik imgelerin de karşımıza çıktığı bu işlerdeki derin duygusallık ve gergin ifade biçimi beni çok etkiledi. Kent Keong Tan‘ın iç dünyasını yansıtan soyut sahneleri resmettiği dışavurumcu çalışmalarını görmek için 26 Ağustos’a kadar vaktiniz var.