Geçen yazıda 2007 yılı cari işlemler dengesi verilerine baktık. Önce mali giderleri hariç tuttuk. Mal, hizmet ve transferler toplamının bütçedeki faiz-dışı dengeye benzediğini söyledik. Ekonomide yavaşlamaya rağmen açığın milli gelire oranının yüzde 6.4’de sabitlendiğini saptadık. Ardından temettü ve faizden oluşan mali gelirleri ele aldık. Açık sadece 200 milyon dolar artarak 6.8 milyar dolar olmuş. Dolayısı ile milli gelire oranı düşmüş. 2000’le karşılaştırma da aynı sonucu verdi.
Yabancıların doğrudan yatırımlarında, borsa paylarında ve devlet tahvili stoklarındaki hızlı yükselişe rağmen mali giderlerin yavaş artması ilgimizi çekti. Bilmeceyi biraz daha eşelemeye karar verdik.
Yatırım pozisyonu
Ülkenin dış dünya ile varlık-yükümlülük ilişkileri iki ayrı hesapta tutulur. Biri ödemeler dengesinin sermaye hesabıdır. Merkez Bankası tarafından akım olarak tutulur. Diğeri yine Merkez Bankası tarafından hesaplanan Uluslararası Yatırım Pozisyonu’dur. Stok büyüklükleri yansıtır.
Açalım. Sermaye hesabında örneğin 2007 yılının yabancı sermaye, portföy ve kredi hareketleri toplamı yer alır. Uluslararası yatırım pozisyonu ise 2007 sonunda toplam varlıkları ve toplam yükümlülükleri gösterir.
Neden bu konuya girdik? Çünkü mali giderler yani temettü ve faiz gelir ve giderleri söz konusu varlık ve yükümlülük stokları tarafından belirlenir. Yüksek mi düşük mü olduğuna ancak stokla karşılaştırarak karar verebiliriz.
2006 sonunda Türkiye’nin dış varlıkları 143 milyar dolar, dış yükümlülükleri 341 milyar dolar, yani net dış yükümlülüğü 197 milyar dolar. 2007 sonu henüz açıklanmadı ama üçüncü çeyrek var: Dış varlık 163 milyar dolar, dış yükümlülük 447 milyar dolar, yani net dış yükümlülük 285 milyar dolar.
Dokuz ayda net dış yükümlülükler 88 milyar dolar (yüzde 44) yükselmiş. Buradan yıl sonunda kesinlikle 300 milyar doların üstüne çıkacağını kestirebiliyoruz. Son olarak 2000 sonunda net dış yükümlülüğün 99 milyar dolar olduğunu belirtelim.
Neden geliyorlar acaba?
Bu veriler üzerinden Türkiye’de yabancıların mali getirisini hesaplayabiliyoruz. Çok basit: Her yıl için ödemeler dengesi mali gelir kalemini uluslararası yatırım pozisyonuna bölüyoruz. 2000’de mali gelir açığı 4 milyar dolar, net yükümlülük 99 milyar dolar; yabancılar Türkiye’deki varlıklarından yüzde 4 getiri sağlamış. 2006’da mali gelir açığı 6.6 milyar dolar, net yükümlülük 197 milyar dolar; yabancı getirisi yüzde 3.4’e düşmüş. 2007’de mali gelir açığı 6.8 milyar dolar, net yükümlülük 300 milyar dolar; yabancı getirisi yüzde 2.3’e inmiş. Doğru okudunuz. 2007’de yabancıların Türkiye’deki net varlıklarından sağladığı net getiri yüzde 2.3 ve 2000’den bu yana azalıyor!
Özetleyelim. Bir hata olduğu çok açıktır. Meraklılarına ipucu: TL enstrümanlardan kaynaklanan mali giderlerin sermaye hesabına yazıldığı kanısındayım. Bu ise cari işlemler açığı aslında daha büyük demektir.
Yabancıların mali getirisi
Haberin Devamı