Siyasi partilerde neden bu kadar belirgin lider hegemonyası var? Cevap için iktisadın temel ilkelerinden birini kullandık: “İnsan teşviklere karşılık verir”. İlkeye göre, ilk bakışta şaşırtıcı gibi duran bireysel davranışların gerisinde karar ortamını oluşturan kurallar yatar.
Geçen yazıda teşhisi açıkladık. Parti liderinin partinin örgütü ve seçmeni karşısındaki büyük gücü uygulanan seçim sistemde seçmene birden fazla milletvekili için oy kullandıran çoklu (geniş) seçim bölgeleridir.
İstanbul’un 70 milletvekili üç bölgeden seçilir. Büyük illerin seçim bölgeleri 10 ve üstü milletvekilinden oluşur. Liderin olağanüstü gücünün temelinde seçmenle temsilcisi arasındaki bağın bu şekilde kopartılması yatar.
Olaya milletvekili olmak isteyen biri gözü ile bakalım. Seçilmek aday listesinde üst sırada yer almak halinde mümkündür. Sıralamayı kim yapar? Parti lideri. Bu anlama partinin lideri milletvekillerinin tek seçmenidir.
Tekli (dar) seçim bölgesi
İşin özü basittir. Genel başkanın mutlak hakimiyetini kırmak, yani onu “eşitler arasında birinci” anlamına lider haline getirmek gerekir. Bu ise ancak ve ancak liderin milletvekili tek seçmenliği özelliğinin yok edilmesi ile mümkündür.
Tekli (dar) seçim bölgesi bu noktada devreye girer. Partinin her potansiyel seçmeni karşısında bir tek aday görür. Parti aday saptarken seçmeni hesaba katmak zorundadır. Çünkü seçmen, adayını beğendiği diğer partilerden birine oyunu kullanabilir.
Türkiye belediye başkanlarını bu yöntemle seçmektedir. Yerel seçim sonuçları bu bakımdan çok öğreticidir. Sık sık belediye başkanının aldığı oy ile partisinin belediye meclisi için aldığı oy arasında iki yönde büyük sapmalar oluşmaktadır.
İki tur ve ön seçim
Özetleyelim. Tekli (dar) seçim bölgesi, milletvekilini lider karşısında güçlendirir. Parti disiplini bahanesi ile lider hegemonyası tesisini engeller. Partiyi aday tespitinde seçmenin eğilimlerini göz önünde tutmak zorunda bırakır. Bunlar sağlıklı demokrasinin önkoşullarıdır.
Tekli (dar) seçim bölgesi demokrasinin iki sorununa daha çözüm getirme potansiyelini taşır. Biri, aday tespitinin parti yönetim ve örgütünün dar çerçevesinden alınıp oy veren seçmenlere yaygınlaştırılmasıdır. Diğeri ise milletvekilinin kesin meşruiyetinin seçmenin yarıdan fazlasının oyunu alması ile sağlamlaştırılmasıdır.
Tekli bölgede iki turlu seçim her iki koşulu tatmin eder. İlk turda bütün partiler birden fazla aday ile katılır. Seçmen ilk turda hem partiye hem de adaya oy kullanır.
İkinci tur ise en çok oy alan iki partinin kendi içinde en çok oy alan adayları arasındadır. Biri, seçmen çoğunluğunun oyu ile milletvekili seçilir.
Sistem demokratik ilkeleri yaşama geçirmektedir. Seçilen milletvekili seçmenlerin yarıdan fazlasının oyunu almıştır. Temsilî meşruiyeti tamdır. Seçilen milletvekili adayını ilk turda ona oy veren partili seçmen belirlemiştir. Parti oligarşisi etkisizleştirilmiştir.
Ek bir önerim var. Seçimin ilk turunda kullanılan oylar barajsız nispi temsil ile ek temsilcilere dönüştürülür. Bu yöntemle yetkisi kısıtlı ikinci meclis (Senato?) bence yararlıdır. Küçük siyasi hareketleri de yasama organına taşıyarak demokrasiyi zenginleştirir.
Seçim sistemi reformu (devam)
Haberin Devamı