Kurtarma planı geçti

Haberin Devamı

Olağanüstü heyecanlı bir hafta geçirdik. Türkiye’de mali piyasaların bayram sayesinde tatilde olması şanstı. Olup bitenlere doğrudan muhatap olmadık. Ama rüzgarından mutlaka etkileneceğiz.

Bernanke-Paulson ikilisi tarafından hazırlanan ve savunulan kurtarma planının Kongre’den geçme ihtimalini bir hafta önce yayınlanan Ekodiyalog programında tartıştık. Özetle, seçime bir ay kala Kongre üyelerinin mali kesime kaynak aktarmaya kolay yanaşmayacaklarını söyledim.

Vatandaşın mali kesimi kurtarmaya yönelik çabaları desteklemediği kamuoyu araştırmalarında net şekilde görülüyordu. İktisatçıların benim de katıldığım kurtarma karşıtı görüşlerini ise Pazar günü yayınladığım mektup anlatıyordu.

Başkan Bush’un desteklediği plan Pazartesi günü Temsilciler Meclisi’nde reddedildi. Mali piyasalar için yeni bir kabus haftası başladı. Neyse, Senato devreye girerek plana popüler tedbirler ekledi. Temsilciler Meclisi Cuma gecesi onaylayınca plan geçti.

Hakkaniyet duygusu

Kurtarma planının mantığı neydi? Vatandaşın parası ile mali kesim oyuncuları kurtarılacaktı. Aksi halde vatandaşın gelecekte ödeyeceği fatura da büyüyecekti. Dolayısı ile vatandaşın parasının şimdi kullanılması onun da çıkarlarını gözetiyordu.

Bir an için bu analizin doğru olduğunu kabul edelim. Planın vatandaşın maddi çıkarları ile örtüşmesi ille onun kabul edilmesi anlamına gelir mi? İnsan davranışlarında maddi çıkarlar böylesine önemli midir?

Hikayeyi bilirsiniz. Köylünün biri her gece “Allahım, bana bir eşek yolla!” duası edermiş. Bir sabah kapısının önünde eşek bulmuş. Sevinçle komşusuna koşmuş ama onun kapısında beş eşek var. Meğer komşu aynı duayı beş eşek için yaparmış. Köylü hemen duaya başlamış: “Allahım, ben eşeğimden vazgeçtim, yeter ki komşunun eşeklerini de geri al!”

İnsanlar sadece çıkar güdüsü ile davranan yaratıklar değildir. Aynı derecede güçlü bir hakkaniyet duygusuna sahiptirler. Hakkaniyet duygusunu zedeleyen durumlarda kendi çıkarlarına karşı karar alabildiklerini saptayan önemli bir deney vardır.

İki öğrenci çağrılıyor. Birine 100 YTL veriliyor. Diğeri ile istediği gibi paylaşması isteniyor. Parayı alanın teklifini diğeri kabul ederse para ikisi arasında o teklife göre paylaşılıyor. Diğeri kendisine teklif edilen tutarı reddederse ikisi de para alamıyor.

Normal olarak diğerinin 10 YTL bile olsa kabul etmesini beklersiniz. Yanılırsınız. 35-40 YTL’nin altında teklifleri karşı taraf reddediyor. Yani hakkaniyet duygusu zedelenince insanlar karşılıksız parayı bile geri çevirebiliyor.

İyimserliğe kapılmayın

Böyle bakınca Amerikan seçmeninin tavrı şaşırtıcı değildir. Mali kesim yatırımcıları ve çalışanları “saadet zincirinden” yıllarca büyük paralar kazanmıştı. Zincir kopup balon patlayınca zararları vatandaşa ödetmeye kalktılar.

Hakkaniyet duygusu zedelenen vatandaş bunu sevmedi. Ama siyasi kadrolar üzerlerindeki yoğun baskıya dayanamadı. Seçim öncesinde mali kesimin çökmesi riskini alamadılar. Kurtarma paketi ite kaka Kongre’den geçti.

Plan mali kesimin sorunlarını hafifletir mi? Reel ekonomide resesyonu engelleyebilir mi? Hemen iyimserliğe kapılmamakta yarar var. Bu düzeltmenin çok acılı ve sancılı olacağını uzun süredir söylüyoruz.

DİĞER YENİ YAZILAR