Küresel dengesizlikte son durum

Haberin Devamı

IMF’nin küresel ekonomi ve mali istikrar raporları bize ilginç yazı konuları çıkartıyor. Kriz ABD’den kaynaklanınca IMF’nin sıkı maliye ve para politikasından nasıl vazgeçtiğini Pazar günü gördük. Başka sürprizler de var dedik.

Raporlar veri toplama işini de kolaylaştırıyor. Küresel verileri biraz gecikme ile de olsa Dünya Bankası yayınlıyor. Ama bunları indirip üstünde çalışmak gerekiyor. Halbuki raporlar verileri kullanılabilir halde bize ulaştırıyor.

Veri konusunda çok önemli bir gelişmeyi haber vermek istiyorum. Geçen haftaya kadar Dünya Bankası’nın zengin veri tabanına sadece aboneler ulaşıyordu. Örneğin ben ancak okuldan girebiliyordum.

Dünya Gelişme Göstergeleri (WDI) artık halka açıldı: (http://data.worldbank.org). Bankanın misyonu ile tutarlıdır. Dünya Bankası yönetimini bu karar için kutlarım.

Dış açığın önderleri

2009 yılında dış dengesizliklerin ülkeler arasında dağılımı son Küresel Mali İstikrar Raporu’nda yer alıyor. Dış açık ve fazlanın aynı küresel dengesizliğin iki farklı görüntüsü olduğunu hatırlatalım.

Dış açıkla başlayalım. Cari işlemler açıkları toplamı alınıyor. Her ülkenin toplamdaki yüzde payı hesaplanıyor. Ülkenin dünya sermaye ithalatındaki yeri saptanıyor.

2009’da da, doların değer kaybına ve ekonomisinin küçülmesine rağmen ABD uzak ara lider çıkıyor. Tek başına dünya dış açığının yüzde 42’sini veriyor. 2005’te bu oran yüzde 65’ti. Yani kriz nispi bir düzelmeye yol açmış.

IMF’in tablosuna girmek için alt sınır yüzde 3.5 alınmış. Bu kategoride altı ülke var. Dördü Euro bölgesinden: İspanya yüzde 7,3; İtalya yüzde 7.0; Fransa yüzde 3.9; Yunanistan yüzde 3.5. Toplamı yüzde 21.7 yani ABD’nin açığının takriben yarısı ediyor.

Listenin diğer iki ülkesi AB dışı gelişmiş ekonomiler: Avustralya yüzde 3.7 ve Kanada yüzde 3.6. Neticede sekiz zengin ülke dünya dış açığının yüzde 70.7’sini, geri kalan bütün dış açık veren ülkeler ise yüzde 29.3’ünü veriyor.

Dış fazlanın babaları

Sıra dış fazla veren ülkelere geldi. Bekleneceği gibi, tepede Çin oturuyor: yüzde 23.4. 2005’te bu oran yüzde 13.9’du. Kriz, dünya ticaretinde daralma vs. neticede Çin’in dünyada verilen dış fazlada payı artıyor. Dörtte bire yaklaşıyor.

Liste beklendiği gibi devam ediyor: Almanya yüzde 13.3; Japonya yüzde 11.7; Norveç yüzde 4.8; Rusya yüzde 4.7; İsviçre yüzde 3.6; Kore ve Tayvan yüzde 3.5. İlk sekiz ülke toplamı yüzde 65 ediyor. Geri kalan yüzde 35’i diğer fazla veren ülkeler sağlıyor.

İki soru ile bitirelim:

Bir: Türkiye 2010’da dış açıkta üst lige terfi eder mi? Bu döviz kuru ve büyüme ile çok muhtemeldir.

İki: 2010’da küresel dengesizlikler azalır mı? IMF raporunda tersine, küresel büyüme ile birlikte artacağı yazılıyor. Buna mim koyun derim.

DİĞER YENİ YAZILAR