Kriz gözlemleri

Haberin Devamı

Küresel ekonominin üstünde kapkara bulutlar dolaşıyor. Ekonomik kriz korkusu bu hafta mali piyasaları yangın yerine çevirdi. Yıllardır görülmemiş duyulmamış şeyler oluyor. Amerika’da maliye politikası gevşetiliyor. Vergi oranları düşürülerek vatandaşa 150 milyar dolar kaynak transferi planlanıyor. Ek gelirin tüketime kayması ve talepteki tehlikeli daralmayı durdurması hedefleniyor.

Ardından FED olağan toplantı gününü bile bekleyemeden faizlerde 0.75 puan indirime gitti. Şimdilik fazla işe yaramış gibi durmuyor. Tersine, piyasadaki paniği artırdığı yönünde işaretler ağır basıyor. Bu arada ünlülerden birbiri ardına karamsar beyanatlar geliyor. ABD’nin ve dolayısı ile dünyanın son yılların en ciddi ekonomik krizine girdiği söyleniyor. Büyük Buhran sonrasının en büyük krizidir diyenlere bile rastlanıyor.

Mali piyasalarda çalışanların heyecan ve şaşkınlığını anlayabiliyorum. Olumsuz gidişat onların yaşamına yansıyacak. Mali kurumlar küçülmek zorunda kalacak. Çalışanların bazıları işsiz kalacak. Geri kalanların gelirleri düşecek. Ancak, bunları sürpriz gibi yaşamalarını anlayamıyorum. Bence ortada en küçük bir sürpriz yoktur. Bu hikâyenin eninde sonunda buralarda bir yerlerde biteceği uzun süredir biliniyordu. Ayı, haftası, günü ve saati bilinmiyordu, o kadar.

Benim ilk uyarı yazım 25 Haziran 2006 tarihlidir: “Küresel Uyum Sorunları”. Mali piyasaları sarsan türbülansın ardından yazılmıştı. Dünya ekonomisindeki yapısal sorunları anlattım. Bol likidite, düzeltmeyi geciktirebilir ama bedelini de yükseltir dedim.

2006 sonbaharında küresel ekonomi üzerine altı yazı yazdım. Düzeltme için “intizamlı-intizamsız” ayrımına dikkat çektim. Yıl sonunda 2007’de mali piyasalarda çalkantıların artacağını öngördüm. İlkbaharda “küresel saadet zincirini” bizim banker olayına benzettim. Mutlaka kopacağını anlattım. IMF’in iyimserliğini eleştirdim. Kindleberger’in krizler üzerine (Cinnet, Panik ve Çöküş) kitabının okunmasını önerdim.

Bundan sonra ne olur? Konjonktürün kırılma noktalarında kısa vadeli tahminler adeta imkânsızdır. Zaten iktisatçılardan çok finansçıların uzmanlık alanına girer. Ona rağmen bazı ana eğilimlere işaret edebiliriz.

Bir: ABD ekonomisi küçülecektir. Yani reel ekonomide düzeltme başlamıştır. Eski güzel günlere dönüş ihtimali yoktur. Ayrıca mali kesim ciddi hasar görmüştür. Kısa dönemde toparlanamaz.

İki: “İntizamsız düzeltme” kesindir. Buna karşılık ne kadar intizamsız olduğu belirsizdir. Fiili süreç kısmen mali piyasaların kısmen maliye ve para politikalarının konjonktüre tepkilerine göre değişebilir.

Üç: Dünyada büyüme mutlaka yavaşlar. Dünya ekonomisi resesyona girmez; Çin, Hindistan, Brezilya vs. daha düşük düzeyde büyümeyi sürdürür. Ama Türkiye gibi dış açık veren ülkelerde küresel düzeltme daha acılı geçecektir.

DİĞER YENİ YAZILAR