Son haftalarda genel konulara yoğunlaştık. Küresel ekonomi, döviz kuru savaşları, Hindistan gözlemleri derken Türkiye ekonomisindeki gelişmeleri ihmal ettik. Arşive baktım. Uzun bir liste oluşmuş.
Yeni yayınlanan veriler: Ağustos sanayi üretimi, eylül bütçesi, temmuz istihdam ve işsizliği, eylül tüketici ve ekim reel kesim güven endeksleri, ekim kapasite kullanımı ve nihayet dün açıklanan eylül dış ticareti.
Politika metinleri de var: 2013’ü kapsayan yeni Orta Vadeli Program (OVP), Para Politikası Kurulu (PPK) ekim toplantı raporu ve salı günü Başkan Yılmaz tarafından kamuoyuna açıklanan yılın dördüncü (ve son) Enflasyon Raporu.
Hepsi önemli; öncelik sıralaması yapmak kolay değil. Sonunda en güncelinden başlamaya karar verdim. Nedeni açık; büyüme sürecinde en zayıf halkayı dış açığın oluşturduğu iyice belirginlik kazandı.
Veriler
Eylül dış ticaret açığı beklenenin üstünde çıktı. Esas nedenin ithalattaki hızlı artış olduğu hemen görülüyor. TL’nin değer kazanmasının kaçınılmaz sonucudur. Geçen ay bunu öngörmüştük.
Kısaca sayıları görelim. Eylülde ihracat yüzde 5,5 artışla 8.5 milyar dolara, ithalat yüzde 25,3 artışla 15.7 milyar dolara yükseldi. Dolayısı ile geçen yıl 4 milyar dolar olan dış ticaret açığı 6.7 milyar dolara tırmandı.
Eylül ayı için tarihin ikinci en yüksek ithalatıdır. Birincilik krizin hemen öncesine, 2008’e aittir. Hammadde ve enerji fiyatlarının rekorlar kırdığı dönemdir. Ama sevinmeyin; bu gidişle önümüzdeki aylarda ithalatın yeni rekorlar kıracağı kesindir.
İlk dokuz ayla devam edelim. İhracat yüzde 12 artışla 82 milyar dolara, ithalat yüzde 30 artışla 131 milyar dolara yükseldi. Dolayısı ile dış ticaret açığı 21 milyar dolar artışla 49 milyar dolara tırmandı.
Son olarak yıllık toplamlara bakalım. İhracat 111 milyar dolar, ithalat 171 milyar dolar, dış ticaret açığı 60 milyar dolar oldu. Dış ticaret açığı yıl sonunda 70 milyar doları aşacaktır.
Tatsız eğilimler
Eğilimleri daha iyi görmek için “0.5 $ + 0.5 …” döviz sepeti bazında takvim ve mevsim etkisi temizlenmiş seriler hesaplıyorum. Eylülde bir önceki aya (ağustos) kıyasla ihracat yüzde 0,5 düşüyor. İthalat ise yüzde 6,6 artıyor.
Son üç aylık ortalamayı kullanınca da bu tablo değişmiyor: İhracatta yüzde 0,4 azalma, ithalatta yüzde 3,6 artış görülüyor. Bunlar dış ticaret açığının artmaya devam edeceğinin işaretleridir. Hayra alamet değildir.
Şaşırtıcı mıdır? Hayır. Aşırı değerli TL ihracatı zorlaştırırken ithalatı teşvik ediyor. Ekonomi zaten iç tüketim harcamalarındaki artışla büyüyor. Dış pazarlar ise cansız seyrediyor. Bu koşullarda başka ne beklerdiniz?
İlginç bir gelişme ile bitirelim. Eylülde en çok ithalat Çin’den yapıldı. Aylık dış ticaret açığı da 1 milyar dolar oldu. Çin’in birinciliği kolay bırakacağını sanmıyorum. Alışmak gerekiyor.
Eylülde dış ticaret
Haberin Devamı