Enflasyon ve hayat pahalılığı

Haberin Devamı

Enflasyonmetre ile devam ediyorum. Gelen mesajlardan çok sayıda okuyucumun ilgisini çektiğini anlıyorum. Çarşamba gecesi Ekodiyalog’da tanıtımını yaptık. Mahfi Eğilmez “Asaf’ın enflasyon makinası” diye bana takıldı.

Enflasyon nedir? Teorik açıdan cevabı çok kolay gibi duruyor. Fiyatlar genel seviyesinin yükselmesidir. Yani aynı mal ve hizmetleri satın almak için ödenen bedelin bir dönemden diğerine artmasıdır. Pratikte işler zorlaşır. İlk göze çarpan, ölçme sorunlarıdır. Hangi mal ve hizmetleri ne miktarlarda enflasyon hesabında kullanacağız? Geri planda ise enflasyonu ölçme nedenleri yatar. Enflasyonu kimin için ve ne amaçla ölçüyoruz?

İki farklı aktörü ayırt etmek gerekir: Hükümet ve vatandaş. Hükümet enflasyon aracılığı ile ekonominin toplam arz-talep dengesini izler. Vatandaş ise reel gelirinin nasıl değiştiği derdindedir. Onu hayat pahalılığı ilgilendirir.

Bir karşılaştırma

Bir sayısal örnek üzerinden gidelim. Tüketim kalıpları birbirinin aynı iki aile alıyoruz. Gıda, içki, sağlık, giyim, otomobil, telefon vs. aynı mal ve hizmetleri aynı miktarlarda satın alıyor. Oturdukları konut da aynı, ancak biri kirada diğeri ev sahibi.

Kiracı ile başlayalım. Aylık harcamaları toplamı 2 bin YTL olsun. Bilerek kentsel kesim için ortalama kabul edilebilecek bir harcama düzeyini aldım. Ne çok zengin ne de çok fakir diyebiliriz.

Kiraya 600 YTL (yüzde 30), gıdaya 600 YTL (yüzde 30), geri kalan kalemlere 800 YTL (yüzde 40) harcıyor. “Enflasyonmetre” Ocak 2008 için bu ailenin yıllık enflasyonunu yüzde 9.8 olarak veriyor.

Ev sahibinin toplam harcaması ise 1.400 YTL tutuyor. O da gıdaya 600 YTL (yüzde 43), geri kalan kalemlere 800 YTL (yüzde 57) harcıyor. “Enflasyonmetre” Ocak 2008 için yıllık enflasyonunu yüzde 7.4 olarak veriyor. TÜİK’in açıkladığı Ocak 2008 yıllık tüketici enflasyonu ise yüzde 8.2’dir. Kiracının enflasyonu ortalamadan yüksek, ev sahibininki düşük çıkmıştır. Öte yandan, tüketim düzeyi açısından baktığımızda iki ailenin refah düzeyi aynıdır.

Enflasyon aynı ama

Analizi sürdürelim. Kolaylık olsun diye her iki ailenin de tüm gelirini harcadığını varsayalım. Bu durumda enflasyon oranı ailenin tüketim düzeyinin sabit kalması için gerekli gelir artışını ifade eder.

Kiracı ailenin geliri yüzde 9.8 artarsa tüketimini kısmadan sürdürür. Gelir artışı bunun altına inerse bazı kalemlerden fedakârlık etmesi gerekir. Ev sahibi aile ise yüzde 7.4 gelir artışı ile aynı tüketimi sürdürür.

Olayı daha iyi kavramak için iki ailenin gelirlerini TÜİK’in açıkladığı tüketici enflasyonu (yüzde 8.2) oranında yükseltelim. Ne olur? Kiracı ailenin reel geliri yüzde 1.5 azalır. Ev sahibi ailenin reel geliri yüzde 0.7 artar.

Not: “Enflasyonmetre” internet sayfamda yer alıyor (http://akat.bilgi.edu.tr).


DİĞER YENİ YAZILAR