Büyümeyi beklerken

Haberin Devamı

Şubat dış ticareti TÜİK tarafından açıklandı. Piyasa ithalat patlaması sonucu 9 milyar dolar dış ticaret açığı öngörüyordu. Abartılı bulduğumu yazmıştım. Dış ticaret açığı 7 milyar doların altında geldi.

Ayrıntıya girmiyorum. Konjonktürle tutarlıdır. Geçen yıla kıyasla ihracatta yüzde 6 ithalatta yüzde 9 artış var. Takvim ve mevsim etkisi arındırılınca bir önceki aya göre artış ikisinde de yüzde 6’nın üzerinde ve birbirine yakın çıkıyor.

Bu gelişme “sıcak paracıları” için üzücüdür. Faizler sürekli düşerken dış dengenin hızla bozulması bir umuttu. Merkez Bankasını faizleri yükseltmek zorunda bırakacaktı. Ama işler bekledikleri gibi gitmiyor.,

Derecelendirme kuruluşu S&P barış sürecine destek verdi. Barışın siyasi istikrara katkısına işaret ederek Türkiye’nin kredi notunu arttırdı. Olumludur. Bir okuyucumun tepkisi ise “Eyvah, TL gene değer kazanacak!” oldu.

Kaybedilmiş yıl

Dördüncü çeyrek milli geliri yarın sabah TÜİK tarafından açıklanıyor. Böylece 2012’de Türkiye ekonomisinin ne kadar büyüdüğünü öğreneceğiz. İktisatçılar için heyecanlı bir gün olacağı kesindir.

Büyüme ne olur? Geçen ay, Aralık sanayi üretimi çıkınca birkaç sayı verdim. Son çeyrekte yüzde 2 bile zor duruyor, 2012’nin tümü için yüzde 2.5 iyimserdir dedim. Bu görüşümü koruyorum.

2012 büyüme açısından kaybedilmiş yıldır. Dış açıkla mücadele için büyümeden bir miktar fedakarlık yapılması normaldir. “Yumuşak iniş” derken

yüzde 4 büyüme kasdediyordum.

Ama döviz kurunu baskılama çabası büyümeyi düşürdü.

Çok konu var

Sadece milli gelire takılıp kalmamak gerekiyor. Harcamaların dağılımı bu yılın (2013) toparlanmasına ışık tutar. Özel tüketim harcamalarında canlanma belirginleşti. Ama özel yatırım harcamalarında eğilim hâlâ net değil. Kritiktir.

Geçen yıl İran’a altın ihracatında yaşanan patlama göstergeleri karıştırdı. Dış ticaret açığına etkisi az çok açıklandı. Büyümeye etkisi çok tartışıldı.

Ben girmedim. Yıllık sayıların kesinleşmesini bekledim. Sırası geldi.

DİĞER YENİ YAZILAR