İki gelişmeye bakışımı kayda geçirmek istiyorum. Biri Başbakan Erdoğan’ın 1905’te katledilen Ermeniler’in torunlarına taziye mesajıdır. Türkiye’nin geçmişi ile barışması yolunda tarihi bir adımdır. Başbakan Erdoğan’ı kutluyorum.
Diğeri Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın konuşmasıdır. Yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü yolunda tarihi bir adımdır. Görevinin sorumluluğunu yerine getiren Başkan Kılıç’ı kutluyorum.
Yapay kur istikrarı
Para politikası kurulu bu kez sürpriz yapmadı. Para politikasının üç temel faizini değiştirmedi. Yani mali piyasanın arzuladığı (ve öngördüğü) kararı aldı. Böylece önceliğinin döviz kuru istikrarı olduğunu açıkça teyid etti.
Piyasa da kararı aynen böyle değerlendirdi. Öncesinde faiz indirimi yeniden TL’ye saldırıyı tetikler deniyordu. Sonrasında bu riskin azaldığı vurgulandı. Yani herkes Kurul’un reel ekonomiden çok mali piyasayı gözettiğini kabul ediyor.
Döviz kurunu baskılamanın kısa dönemde sağladığı mali istikrar aldatıcıdır. Yapay diyebiliriz. Çünkü dış dengesizliğin çözümünü ötelemek pahasına gerçekleşir. Dolayısı ile uzun dönemde dengeli büyüme hedefi ile açıkça çelişir.
Sıcak paraya garanti
Perşembe yazımda borçlanma faizinde indirim gerektiğini yazmıştım. Gerekçesini anlattım. Bir: döviz kuru borçlanma faizine duyarlıdır. İki: dengeli büyüme ancak ve ancak rekabetçi kurun korunması ile mümkündür.
Ege Cansen uyardı. Borçlanma faizinin işlevini açmamı önerdi. Ustayı dinleyip kısaca özetliyorum. Gecelik borçlanma faizi nedir? Bankaların Merkez Bankasına yatırdığı fazla likiditenin getirisidir. Para piyasasında oluşabilecek en düşük faizi belirler.
Gecelik faize alt sınır ne işe yarar? Faiz oynaklığı azalır. Kredi faizlerini pek etkilemez. Ama faiz arbitrajına gelen kısa vadeli sermaye için hayatidir. Bu anlama sıcak paraya verilen getiri garantisidir. Olayın özü budur.
Bilginize...
Borçlanma faizi
Haberin Devamı