2008’de enflasyon

Haberin Devamı

Enflasyonun seyrine son eylül başında baktım. Ağustos itibariyle düşüş eğilimini saptadım. Yılın son çeyreğinde enflasyonun gerileyeceğini söyledim. Sonra bir daha değinmedim. Çünkü ekonomi gündeminde önemini kaybetmişti.

İktisat literatüründe enflasyonun iki farklı nedeni vardır. Biri talepteki gelişmelerdir. Talepte hızlı artış enflasyonu yükseltir. Büyüme hızı talebin seyrini özetler. Diğeri maliyet koşullarıdır. Enerji ve emtia fiyatları, döviz kuru ve dolaylı vergiler öne çıkar.

Dolayısı ile enflasyonu bu iki dinamiğin toplam etkisi belirler. Doğal olarak, bazen ikisi de aynı yönde, bazen farklı yönlerde gelişir. İlk durumda enflasyonu tahmin etmek daha kolay, ikinci halde daha zordur.

2008 bu açıdan çok ilginç bir yıl oldu. Yıl içinde küresel mali kriz küresel resesyona dönüştü. Kriz döviz piyasasına yansıdı. Enerji ve emtia fiyatlarında yakın tarihin en büyük dalgalanması yaşandı. Enflasyon bunlardan çok etkilendi.

Farklı dinamikler

Kronolojiye bakalım. Yılın ilk yarısında iç talep artışında yavaşlama belirginleşti. Döviz kuru sakindi. Normal olarak bu gelişmelerin enflasyonu aşağı çekmesi gerekiyordu. Ancak enerji ve emtia fiyatlarındaki hızlı artış enflasyonu yükseltti.

Yaz aylarında iç talepte duraklama hatta hafif küçülme başladı. Kurda gene bir hareket yoktu ama olabileceği konusunda tedirginlik vardı. Petrol fiyatı ise 150 doları gördükten sonra çıktığından da hızlı şekilde inişe geçti. Enflasyon durağan kaldı.

Sonbahardan itibaren hem iç talepte daralma hem enerji ve emtia fiyatlarında düşüş hızlandı. Öte yandan ekimde yaşanan küresel mali fırtınanın etkisi ile döviz kurunda sert bir yukarı hareket oluştu. Enflasyon gerilemeye başladı.

Bence 2008 yılı iç talep (büyüme), döviz kuru ve emtia fiyatları üçlüsünün enflasyonu nasıl belirlediğini anlamayı kolaylaştırıyor. Emtia fiyatlarından ya da döviz kurundan enflasyona geçişin ancak talep koşullarının müsait olması halinde gerçekleşebileceğini kanıtlıyor.

Düşüş eğilimi güçlendi

2008’i değerlendirirken hatırlattım. Konjonktürün kırılma anlarında yıllık sayılar anlamsızlaşır. 2008’de yıl sonu tüketici enflasyonunun 2007’ye kıyasla 1,7 puan artışla yüzde 10,4 çıkması bu açıdan önemsizdir.

Önemli olan nedir? Son çeyrekte tüm enflasyon göstergelerinde düşüşe geçmesidir. Aralıkta TÜFE artışının eksiye döndüğünü özellikle vurgulamak gerekiyor. Nedeni bellidir. Kur artışına rağmen geri kalan talep ve maliyet koşulları enflasyonu düşürücü etki yapmaktadır.

Yakın gelecekte bu durumun değişeceğine dair bir işaret yoktur. Dolayısı ile son çeyrekte belirginleşen düşüş eğilimi 2009’un en azından ilk yarısında devam edecektir. Düşüşün iyice hızlanması ihtimali vardır.

Dolayısı ile önümüzdeki dönemde enflasyon konusunu ekonomi gündemine artışlar değil düşüşler taşıyacaktır. Özellikle para politikası için sonuçları fevkalade önemli bir gelişmedir.

DİĞER YENİ YAZILAR