Yeni hayat için 1 saat vakitleri var!
Adıyaman’da ayakta kalan binalar için hasar tespit çalışmaları sona ermek üzere. Ancak bu binaların durumu o kadar kötü ki çoğunluğu için yıkım kararı çıkıyor. Ev sahiplerine ise tam 1 saat eşyalarını alma süresi veriliyor. Bir saati bir dakika bile geçmek yasak ve riskli. Nakliyeciler eşyaların başında bağırıyor: “Son 25 dakika, son 15 dakika, son 9 dakika..."
Adıyaman’da ayakta kalan binalar için hasar tespit çalışmaları sona ermek üzere. Ancak bu binaların durumu o kadar kötü ki çoğunluğu için yıkım kararı çıkıyor. Ev sahiplerine ise tam 1 saat eşyalarını alma süresi veriliyor. Bir saati bir dakika bile geçmek yasak ve riskli. Nakliyeciler eşyaların başında bağırıyor: “Son 25 dakika, son 15 dakika, son 9 dakika...”
Hürriyet'in haberine göre; depremin ardından 11 gün geride kaldı. Arama-kurtarma çalışmaları neredeyse sonlanmak üzere. Bazı binalarda enkaz altında kalanların cenazeleri çıkartılıyor. Bir yandan da yetkililer tarafından ayakta kalan binaların hasar tespit çalışmaları sürüyor.
VİNÇSİZ OLMAZ
Yıkım kararını alanlar apar topar binalara girip eşyalarını almaya koşuyor. Ancak herkes istediği gibi binalara giremez. Tehlike büyük. Zira çoğu binanın giriş ve birinci katındaki kolonlar patlamış ya da çatlamış durumda. Bu yüzden binalara normal bahçe kapısı ve merdivenleri kullanarak girilemiyor. Ev sahipleri merdivenli vinç bulmak zorunda. Bu vinçler evlerin önüne yanaşıyor. Nakliye firması yetkilileri bu merdiven aracılığı ile balkon ya da büyük bir pencere önünden taşımayı gerçekleştiriyor.
ZAMANLA YARIŞ
Taşıma için ise firmalara ve ev sahiplerine bir süre verilmiş. Vinç kurumu da dahil evlerden Eşya taşıma süresi toplam bir saat. Vinç kurulumu ise 10-15 dakika sürüyor. Evin içine girmek için kalan süre ise 45 dakika. Ev sahiplerinin öncelikleri ziynet eşyaları, beyaz eşyalar ve hatıraları oluyor. Çoğu ev sahibi günlerdir girilemeyen evlerinin kokmaya başladığını bu yüzden ilk olarak buzdolaplarının içlerini hızlıca boşalttığını anlatıyor. Nakliye firmalarının elemanları her eşya indirmelerinde bağırıyor: “Son 25 dakika, son 15 dakika, son 9 dakika...” Bu geri sayım ev sahiplerini de telaşlandırıyor. Bu panikle önceliklerini değiştiriyorlar. Almayı düşündüğü eşyalarından vazgeçiyor. Ya da “Yatak yorgan gibi eşyaları camdan atın siz beyaz eşyaları indirin” diye bağırıyorlar.
5 DAİRESİ DE YIKILACAK
Adıyaman’da ayakta kalan evlerin durumu o kadar kötü ki şehir merkezinde 5 dairesi bulunan Ziya Demir’in (61) 5 dairesi için de yıkım kararı alınmış. Oğulları ile birlikte bu dairelerden sağlam kalan son eşyalarını topluyorlar. Gidecekleri yer olarak sadece köyleri var. Ziya Demir’in oğlu Burak Demir (33) bir yandan süreyi geçirmemek için hızla eşyaları taşırken bir yandan yaşadıkları durumu şöyle anlatıyor: “Adıyaman ve Gölbaşı ilçesi bitti. Sağlam hiçbir şey kalmadı. Akrabalarımız hep öldü. Evlere de ağır hasar kararı geldi. Bütün eşyalarım gitti. Çok az eşyam kaldı. Ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz. Birçok köy de hasar almış durumda. Köylere gitmeyi düşünüyoruz. Köylere gidip kalacağız. Burada artık bir evimiz yok. Ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz. Bizlere kalan eşyalarımızı 1 saat içerisinde toplamamız söylendi. Hemen bir kamyon bulduk. Evlerimiz yeniden yapılana kadar köyde kalmayı düşünüyoruz. Ortada kaldık, ekmeği arıyoruz.”
‘TERCİH YAPMAK ZORUNDALAR’
Nakliyeci Yiğit Ukan, şu an Adıyaman’da gelen talebe yetişemediklerini belirtiyor. Yoğunluktan telefonlara cevap veremediklerini anlatan Ukan, şöyle devam ediyor: “Çok büyük bir taleple karşı karşıyayız. Çok normal tabii. İnsanlar öncelikle ziynet eşyalarını almak istiyor. Hatta biz bazı binalara girmek istemiyoruz. Onlar vinci kullanıp kendi girmek istiyor. Bizim için küçük bir tehlike varsa asla girmeyiz. Zaten bize verilen süre 1 saat. Bunun 10-15 dakikası makine kurulumu. İçerden her eşyayı alamazlar. Bir tercih yapmak zorundalar.”
Kendilerini arayanların büyük bölümünün çevre illerdeki köylerine geri dönmek istediğini belirten Ukan, “Kimisi artık tamamen köyüne dönüyor kimisi de eşyalarını köydeki akrabalarının yanına bırakıyor. Ama artık insanların çoğu köyüne dönüyor. Bazıları ise başka şehirlere yakınlarının yanına gitmek istiyor. Konuştuğumuz vatandaşlar artık bu şehirden umudunu kesmiş. Zaten bu yıkımı kim yaşasa geri dönmesi zor olur. Hepsinin bir kaybı var” ifadelerini kullanıyor.
‘BİZ HERKESTEN RAZIYIZ’
Eşyalarını toplayıp köye dönenlerden birisi de Ali Çetin (57) ve ailesi. Çetin, yaşanan Deprem felaketinin büyüklüğü karşısında devletin ve milletin elinden gelen her şeyi yaptığını söylüyor. Çetin, “Evimizde kolonlar sağlam ama oturulacak durumda değil. Üçdirek köyüne gidiyoruz. Bir süre orada yaşayacağız. Çok büyük bir felaketti. Biz herkesten razıyız. Devletimiz, milletimiz sağ olsun. Herkes elinden geleni gücü yettiğince yapmaya çalıştı. Tabii ki eksikler oldu ama bu kadar büyük bir felaket karşısında kim nereye yetişebilir. Biz çok güçlü bir ülkeyiz, bunun da altından kalkarız. Sosyal medya ve TV’lerde siyaset yapmaya çalışanlara sesleniyorum; bugün siyaset günü değil, birlik olmak günüdür” diye konuştu.