Asgari ücret zammı ile ilgili kritik açıklama! Tarih verildi, temmuzda...
Asgari ücret ile ilgili son dakika zam açıklaması. Asgari ücret 2022 yılında yüzde 50.54 oranında zamlanarak net 4 bin 253'ye çıktı. 2022 yılı asgari ücret brüt 5 bin 4 TL, işverene maliyeti ise 5 bin 879 TL oldu. Fakat artan enflasyon sebebiyle vatandaşın alım gücü oldukça düştü. Bu nedenle sık sık asgari ücrete yeni zam yapılması gündeme geliyor. Son olarak AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ asgari ücretle ilgili milyonlara umut vererek, "Sabit gelirliler konusunda hamleler yapmamız lazım. Asgari ücretle ilgili bir irade ortaya koyduğunuz herkes kendi çalışanlarına bir artış koymuş oluyor ve insanların alım gücünü bir seviyede tutmaya çalışıyoruz. İlgili bakanlıklarımız şu anda takip ediyor, gelen verilere göre zaten temmuz ayında memurlarla ilgili bir gündem var, asgari ücretle ilgili aralık ayında konuşuluyor. Ama gerekirse müdahale yapmaktan çekinmeyiz." ifadelerini kullandı. Öte yandan uzmanlar asgari ücrete zammının temmuz ayı itibarıyla kaçılmaz olarak yapılacağını söylüyor. Ancak asgari ücretin temmuzda yeniden belirlenmesi için yasal bir değişiklik yapılması gerekiyor. Buna göre yılda bir kez toplanan komisyonun ikinci kez toplanması sağlanacak. Ardından temmuz ayında emeklilere ve memurlara yapılacak ikinci artış asgari ücretliler için de uygulanabilir. İste asgari ücret ile ilgili tüm detaylar...
Asgari ücret ile ilgili son dakika zam açıklaması. Asgari ücret 2022 yılında yüzde 50.54 oranında zamlanarak net 4 bin 253'ye çıktı. 2022 yılı asgari ücret brüt 5 bin 4 TL, işverene maliyeti ise 5 bin 879 TL oldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son günlerde enflasyon sebebiyle çalışanların gerileyen alım gücünü eskisinin de üzerine çıkarılacağı yönündeki açıklamaları milyonlarca çalışanı heyecanlandırdı. Bu minvalde Temmuz ayında asgari ücretin zamlanıp zamlanmayacağı merak konusu oldu. İşte asgari ücret zammı ile ilgili tüm detaylar...
ASGARİ ÜCRET 86 YAŞINDA
Türkiye gazetesinden İsa Karakaş'ın yazısına göre; sosyal ve iktisadi açıdan büyük bir ehemmiyete haiz olan asgari ücret, 1936 tarihli ilk İş Kanunumuzda öngörülmüştü. Ancak fiilî uygulaması 1950’li yılların başında mahallî komisyonlar tarafından belirlenmeye başlanmıştır. 1960’lı yılların sonlarına doğru mahallî komisyonlar yerini merkezî komisyona bırakmıştır. 1971 tarihli 1475 sayılı İş Kanununda da merkezî komisyon olarak “Asgari Ücret Tespit Komisyonu” uygulaması kabul edilmiştir. Belirtilen merkezi komisyon uygulaması hâlen devam etmektedir.
Asgari ücret sanayi ve hizmetler kesimi ile tarım ve orman kesimi işçileri için daha önce “Asgari Ücret Tespit Komisyonu” tarafından ayrı ayrı olarak belirlenmekte iken 01.08.1989 tarihinden bu yana her iki kesim için tek rakam olarak belirlenmektedir. Diğer yandan 16 yaşını dolduranlar ile doldurmayanlar için ayrı ayrı belirlenirken 2014 yılından itibaren bu ayrım da kaldırılmıştır. Günümüzde bu ücretin uygulaması, iş sözleşmesi ile çalışan ve 4857 sayılı İş Kanununun kapsamında olan veya olmayan, her türlü işçinin çalıştığı bütün iş kollarını kapsamaktadır.
ASGARİ ÜCRETE 4 ZAM
Son dönemlerde asgari ücretle ilgili milletvekilleri tarafından çok sayıda kanun teklifi TBMM’ye intikal ettirilmiştir. Bu tekliflere bakıldığında asgari ücretin yıl bazında kiminde 4 kez, kiminde 3, kiminde ise 2 kez belirlenip zamlanması öngörülmektedir.
Esasen geçmiş dönemlere bakıldığında bu tekliflerde öngörülen tüm sürelerin uygulandığı görülmektedir. Örneğin son 22 yıllık dönemlere bakıldığında 2000-2002 yılları arasında her yıl 4 kez belirlenip zamlandığı, 2003 yılında 3 kez, 2004 yılı ve müteakip yıllarda 2015 yılına kadar her yıl 2 kez belirlenip zamlandığı görülmektedir. 2016 yılından günümüze kadar olan dönemde ise her yıl sadece bir kez aralık ayında belirlenip zamlanmaya başlanmıştır.
TEMMUZDA ZAM KAÇINILMAZ
Yasa gereği asgari ücretin işçilere normal bir çalışma günü karşılığı ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek miktarda olması gerekmektedir. Cari asgari ücretin geçen yılda uygulanan asgari ücrete göre %50’den fazla artırılmasına rağmen döviz kurundaki dalgalanmalar, petrol fiyatlarında yüksek artışlar, Rusya-Ukrayna savaşı ile diğer iç ve dış etkenlere bağlı olarak enflasyon rakamlarında çok yüksek artışlar ortaya çıkmıştır.
Hâl böyle iken özellikle gıda, kira ve ulaşımda öngörülemeyen oranlarda çok yüksek fiyat artışları başta asgari ücretliler olmak üzere, diğer tüm sabit ücretli çalışan ve emeklilerin satın alma gücünün erimesine yol açmıştır. Yüksek enflasyon sadece günümüze özgü değildir. Geçmiş dönemlere bakıldığında çok da geriye gitmeye gerek yok. 1990’lı yıllarda 2000’li yılların başında yüksek enflasyon karşısında ülkemize özgü çözümler ürettiğimiz de görülecektir. Bu çözümlerden biri de enflasyonun çift haneli olduğu ve çok yüksek olduğu dönemlerde milyonlarca çalışanın mağdur olmaması için 2000-2002 yılları arasında olduğu gibi her yıl 4 kez belirlenip zamlanması, izleyen yıllarda ise enflasyondaki düşüşe bağlı olarak yıllık bazda 3’e, düşüşlerin hızlanmasına bağlı olarak 2’ye ve bire düşürülmesi şeklinde gerçekleşmiştir. Günümüzdeki enflasyon rakamlarının yüksek olduğu göz önünde bulundurulduğunda bu temmuz ayında asgari ücretlilerin gerileyen alım güçlerinin yükseltilmesi için zam yapılması kaçınılmaz görünmektedir.
ASGARİ ÜCRET İLE İLGİLİ AK PARTİ'DEN YENİ AÇIKLAMA
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, Kanal 7'de gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Ekonomiye ilişkin mesajlar veren Dağ, "Enflasyonun altına kimseyi ezdirmeyeceğiz dedik ve ezdirmedik. Yüzde 30-40 zamlarla bunu ortaya koyduk." dedi.
"ASGARİ ÜCRETE MÜDAHALE YAPMAKTAN ÇEKİNMEYİZ"
"Burada özellikle ticari hayata baktığımızda hareketlilik devam ediyor." diyen Dağ, "Sabit gelirliler konusunda hamleler yapmamız lazım. Asgari ücretle ilgili bir irade ortaya koyduğunuz herkes kendi çalışanlarına bir artış koymuş oluyor ve insanların alım gücünü bir seviyede tutmaya çalışıyoruz. İlgili bakanlıklarımız şu anda takip ediyor, gelen verilere göre zaten Temmuz ayında memurlarla ilgili bir gündem var, asgari ücretle ilgili Aralık ayında konuşuluyor. Ama gerekirse müdahale yapmaktan çekinmeyiz." ifadelerini kullandı.
"ENFLASYON DÜZ BİR ÇİZGİYE ULAŞACAK"
Enflasyon rakamlarına da değinen Dağ, "Enflasyon Haziran ayından sonra düz bir çizgiye ulaşacak ve Kasım ayından sonra düşmeye başlayacak." şeklinde konuştu.
"SORUNLARI ÇÖZECEK OLAN YİNE BİZİZ"
Dağ, "Halkımız yine çözerse Erdoğan çözer diyor. Bu sorunları çözecek olan yine biziz. 20 sene boyunca biz seçimle buraya kadar geldik ve 15 seçimi kazandık. Recep Tayyip Erdoğan vatandaşa yaptığı hizmetlerle oluşturduğu güven önemli. 2023'ten sonra Türkiye çok daha iyi yerlere gelecek." dedi.
ASGARİ ÜCRETTE NASIL ARTIŞ OLUR?
Asgari ücretin Temmuz'da yeniden belirlenmesi için yasal bir değişiklik yapılması gerekiyor. Buna göre yılda bir kez toplanan komisyonun ikinci kez toplanması sağlanacak. Ardından Temmuz ayında emeklilere ve memurlara yapılacak ikinci artış asgari ücretliler için de uygulanabilir. Bilindiği gibi memur ve emekliler 6 aylık enflasyona göre zam alıyor. Bu enflasyon oranının asgari ücrete uygulanması gerçekleşebilir. Ancak bu durumda ortaya 800 liranın üzerinde bir artış da çıkacak. Ancak başka formüller de uygulanabilir.
MALİYET KARŞILANIR MI?
Asgari ücrete yılbaşında yapılan tarihi zamla birlikte işverenlerin maliyetini aşağı çekecek ve işçinin yükünü azaltacak çok önemli hamle yapılmış ve ücretler üzerindeki gelir vergisi ve damga vergisi kaldırılmıştı. Sadece asgari ücretli değil tüm çalışanların maaşlarındaki asgari ücret kadar kısım vergiden istisna tutuldu. Şimdi ikinci bir toplantı ile yapılacak zam işverenlere ek bir yük getirecek. Bu durum istihdam kaybına yol açacağı gibi kayıt dışılığı da artıracaktır. Ancak vergideki formül burada da uygulanabilir.
PRİM ÜZERİNDEN İNDİRİM
Asgari ücretten iki türlü prim alınıyor. Bunlardan ilki işçiden kesilen yüzde 14 oranındaki SGK primi. Bu primin 5004 liralık brüt asgari ücret içindeki miktarı 700,56 TL. İkinci prim ise işveren sigorta payı olarak alınıyor. Bunun maliyet üzerindeki etkisi ise 775,62 TL. Toplamda bir işveren açısından ödenen primler 1.476,18 TL'ye ulaşıyor. Bunların dışında işsizlik sigortası için kesilen toplamda 150,12 TL'yi bulan bir prim daha bulunuyor. Burada asgari ücrete yapılacak bir seyyanen zam primlerden indirim yapılarak karşılanabilir. Böylece asgari ücretin net miktarı artarken bu durum işverene maliyet olarak yansımaz. Yine bu indirimler belli oranda yapılarak işverenin de maliyetin bir kısmını karşılaması sağlanır.