Bugün 21 Aralık, insanlık denen karanlığın aydınlandığı gün…
.
Kendi kendinden kaçan herkes gibi bozguna uğradık işte sonunda… Başımıza gelmeyen kalmadı.
Hele şu 2012 nasıl geçti değil mi?
Aramızda şu son bir yılda yaşananlara şaşmayan birileri var mı?
Toplum beklenmedik şoklarla sarsılıyor…
Ve biz şaşkınlık içinde baka kalıyoruz olanlara.
Hayatı yanlış bir macera olarak yaşıyoruz ne zamandır.
Yanlış av ve yanlış avcı oluyoruz…
Hayatın karşı kıyısında duruyoruz sanki…
Sahte hayaller yaratıyoruz kendimize.
Ve her kaybolan hayalimizde de biraz daha yaralanıp çıldırıyoruz…
Yeni hayaller yaratamayacak kadar güçsüzleşiyoruz.
Her güçsüzlükde kendimize bir yalan daha söylüyoruz…
Yalan söyledikçe kendi kendimizin avcısı oluyoruz…
Ve kendimizden kaçmak için her gün biraz daha geçmişin müphem karanlığına çekiliyoruz…
Geçmişimizi bir yalana çeviriyoruz ….
Hatta çevirdik bile…
Ama geçmişin ve ölümün derinlerinde yine ve hep kendimizi buluyoruz değil mi?
Kaçamıyoruz kendimizden…
Aynı çağı paylaştığımız pek çok insanla aramızdaki anlamakta zorlandığımız korkunç fark bu yüzden açıldı işte.
Hayatını eline alan onlar ve kendisinden kaçan bizler.
Kendi gerçeğinden kaçan herkes, yaralı, çıldırmış bir sürü gibi dünyanın her yerinde öfke, savaş, çirkinlik ve acı yaratıyor.
Bugün 21 Aralık…
Mayalara göre bir dönemin bitişi…
Değişimin müjdecisi.
Benim anladığım ya da daha doğrusu anlamak istediğim şu:
Yalanın, riyanın, kötülüğün, dedikodunun, art niyetin, kıskançlığın bittiği,pek çokları için kıymetin günü bugün.
Değişimin günü.
Artık kendi kendimizden kaçamayacağız…
Artık yalan söyleyemeyeceğiz.
Değişimle uyum içinde olmak için aranan mutluluğun yolunu gösteren haritayı ele geçireceğiz.
Yüz yılardır mutluluğa ve zenginliğe giden doğru yolu bulabilmek için dünyanın dört yanında kanlı mücadeleler yaşandı,insanlar öldürüldü, insanlık büyük acılardan geçti.
Zenginlik bulundu ama mutluluk bir türlü bulunamadı.
İçinde milyonlarca mutsuz ve huzursuz insanın kıpırdandığı koca bir karanlığı hangi ışık aydınlatacak diye bekliyor insanlık uzun zamandır.
Mayalara göre bugün o ışığın, insanlık denen karanlığı aydınlattığı gün.
İnsanoğlu beklediği bir üst evreye geçiyor bugün…
Hayatı kavrayan sihirli yasanın başladığı gün.
Ben bunu anladım.
Bunu hepimiz için diliyorum.
Bu kadar kötülüğe bulaşmış insanlığın kıyamet gününün, dünyanın havaya uçması değil, iyiliğin kazanması olarak görüyorum.
Hem son zamanlarda yolunu şaşırmış bu toplum, hem de bütün insanlık, kendine yeni bir yol çizmek için çabalıyor.
Buna “kürselleşme”, bütünleşme, yeni bir çağ yaratma dönemi de diyebilirsiniz, Mayalara göre kıyamet de.
Ama bu hayat değişecek.
Mayalara gore bugün olacak bu.
Daha gerçekçi bakanlara gore ise önümüzdeki on on beş yıl içinde bitecek insanlığın sınırlarla, iktidar mücadeleleriyle, yanlış savaşlarla lekelenmiş karanlık dönemi.
Ama bitecek…
İster bugün isterse on yıl sonra...
İnsanlığın karanlığı aydınlanıyor…