Bir seçim yapacaksınız...
.
Bu ülke hepimizi bir seçime zorluyor.
Keskin bir seçime üstelik...
Kimse bilmese bile siz neyi seçtiğinizi bileceksiniz...
Hayat mı, ölüm mü?
Haysiyet mi, haysiyetsizlik mi?
Alçaklık mı, dürüstlük mü?
***
Alçaklıkları, hainlikleri, yalanları, riyaları, anlamsızlıkları, kötülükleri bu kadar keskin olan başka bir ülke var mı bilmiyorum…
Kendi kendimizin turnusol kağıdı gibiyiz.
Önümüzde hep net seçenekler var, bir alçak olabilirsiniz ya da alçak olmayı hayatınız pahasına reddedersiniz…
Yalancı olabilirsiniz ya da sadece sevdiklerinizin gözünde sizinle ilgili görebileceğinizi en ufak bir hayal kırıklığı için bile yalan söylemezsiniz…
Hain olabilirsiniz ya da hain olarak zengin yaşamaktansa onurlu bir adam olarak aç yaşamayı tercih edersiniz.
***
Bir anlamda yalın yani yaşam bu ülkede…
Seçenekleri keskin, belirgin.
Bir seçim yapacaksınız şimdi, basit bir seçim... Kimse bilmese bile sizin kim olduğunuzu size söyleyecek bir seçim.
Hiç tanımadığınız insanların ölümüyle yaşaması arasında bir seçim yapacaksınız.
Alçaklıkla dürüstlük arasında bir seçim yapacaksınız. Savaşla barış arasında bir seçim yapacaksınız...
Yalanla doğru arasında bir seçim yapacaksınız. Dalkavuklukla dik durmak arasında bir seçim yapacaksınız.
Haksızlıkla adalet arasında bir seçim yapacaksınız.
***
Günlerdir dedemin yazılarını okuyorum, belki de çocukça bir çabayla o yazılarda acıma bir teselli arıyorum.
Diyor ki “Herkes iyi yaşamak ister. Ben de öyle sanırdım. Sonradan sezmeye başladım ki, iyi yaşamanın anlamı her bireye göre değişiyor.
Örneğin benim için iyi yaşamak, zamanı olanaklara göre en unutulmaz bir tat içinde değerlendirmek olmuştur.
İyi yaşamak sadece bir para pul sorunu değil, aklına estikçe azgın bir boğayı boynuzlarından tutup dizlerinin üzerine çökertmektir.
Bunun nasıl yapılacağı, insandan insana, hayattan hayata değişir.
İyi yaşamayı herkes ister.
Siz öyle sanın...
İnsanların hepsi iyi yaşamayı severmiş.
O kadar sevseler yaşarlardı.
İnsanlar iyi yaşamışlığın ne olduğunu henüz öğrenemediler bile...
İpinin kopmasından ödleri koptuğu küçük tespihlerindeki üç beş çekirdeği durmadan çekmekle günlerini eritip gidiyorlar.”
***
Bir seçim yapacaksınız…
İyi yaşamakla günlerinizi eritip gitmek arasında bir seçim.
Günlerinizi, alçaklıklarla, riyakarlıklarla, zorbalıklarla eritip gidecek misiniz?
Yoksa dürüstçe, dik durarak, kimsenin hakkını gaspetmeden,insanların öldürülmesine karşı çıkarak, hep birlikte iyi yaşamanın mücadelesini mi vereceksiniz?
Bir seçim yapacaksınız....