Aziz Yıldırım'ın başkan seçilmesi neden kimseyi rahatsız etmiyor?
.
Vatan Haber
F.Bahçe’de Aziz Yıldırım’ın tek başına girdiği seçimde ezici bir çoğunlukla yeniden başkan seçildiği 19 Mayıs’tan beri kafamı kurcalayan bir soru var:
- İlerde aklansa bile, 10 aydır hapis yattığı için ismi şaibeli hâle gelmiş bir yönetici, neden tekrar ittifakla başkan seçiliyor? F.Bahçe mi Aziz Yıldırım’ı kurtarıyor? Aziz Yıldırım mı F.Bahçe’yi bırakmıyor?
Bu tartışmalı seçimin ardından spor medyasındaki “sessizliği” görünce iyice meraklandım. Sahiden de Aziz Yıldırım’ın hapisteyken başkan olmasını garipseyen tek bir yazı bile çarpmadı gözüme...
Meseleyi derinleştirmek için önce Aziz Yıldırım’ın hangi kadroyla yola devam ettiğine bakmak lazım. Daha doğrusu eski çalışma arkadaşlarından hangilerinin onunla beraber yürümeye devam etmediğine...
- Ali Koç: Son saniyeye kadar, F.Bahçe'nin yeni başkan vekili olmasına kesin gözüyle bakılıyordu. İddialara göre halası Semahat Arsel “aile büyüğü” sıfatıyla Ali Koç’un bu yönetimde olmasına karşı çıkmış.
Peki Arsel durup dururken niye böyle bir veto kartını kullansın?
Çok net, değil mi?
Çünkü şu andaki F.Bahçe yönetimi, dünyanın hiçbir yerinde görev yapamayacak bir yönetim...
Başkan içerde, asbaşkan Ekşioğlu içerde... İşin kötüsü bu yönetimin daha ne kadar görev yapacağı da bilinmiyor.
Öğrendiğim kadarıyla, mahkemede 6 ayı aşan bir ceza alması halinde Aziz Yıldırım’ın başkanlığı düşecek ve F.Bahçe yeniden kongre yapacak.
Sanırım Ali Koç da eğer F.Bahçe'de göreve devam edecekse, bu kongreyi bekleyecek.
- Nihat Özdemir: Dünyanın en politik insanı olmasına rağmen o da Aziz Yıldırım’ı “Tamam artık” diye düşünme konusunda ikna etti. 18 yıl sonra bu ikili ayrılmış oldu. Özdemir”in ayrılışını siyasetle yakın temasını bilmeyenler, “Adam da çok yoruldu canım, ondan bıraktı” diye değerlendirebilirler. Oysa Özdemir, Tayyip Erdoğan ile Aziz Yıldırım arasında uzlaşma sağlama çabaları nedeniyle pinpon topuna dönmüştü. Ankara ile ilişkilerinin gerginleşmesini göze alamayacağı için vazgeçmek zorunda kaldı.
Ali Koç-Nihat Özdemir ikilisi, F.Bahçe adına TFF ve UEFA operasyonlarını da yürüten ikiliydi. Sonuçta ikisinin birden yönetimde kalmayışı, bana göre F.Bahçe'nin son politikalarını tasvip etmedikleri anlamına geliyor.
- Cihan Kamer: TV’ye çıkıp Aziz Yıldırım’ın avukatlığını yapmış, hatta “Aziz Yıldırım, Tayyip Erdoğan-Yaşar Büyükanıt görüşmesini sağlamış biridir” gafıyla büyük bir siyasi çam devirmişti. Herkes “Aziz Yıldırım, Şike Operasyonu süresince sergilediği duruşu beğenmedi” diyor Cihan Kamer için... Ama sonuçta Kamer de Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen bir figür...
- Murat Özaydınlı: Aziz Yıldırım deyince aklıma gelen ilk yönetici... Keşke çok daha evvel bıraksaydı... O da şike sürecinde yaptıkları, istifa etmeye kalkması ve M.Ali Aydınlar’la yaptığı telefon konuşması nedeniyle “persona non grata” olmuş. Ama bence şu zayıf yönetimde, istese Aziz Bey’i kalmaya ikna edebilirdi.
Sonuçta ne olursa olsun, Aziz Yıldırım’ı Aziz Yıldırım yapan bir dörtlüden bahsediyoruz.
Kare asın yokluğunda yönetime giren Kadir Topbaş'ın oğluna büyük anlam yüklemenin manası yok bence...
Bu dörtlünün çekilmesi şu şekilde de okunamaz mı?
- Yönetimde kalmayanlar Aziz Yıldırım'ın F.Bahçe’de geleceğinin olmadığını düşünüyor.
Ondan ötürü de çeşitli vesilelerle aflarını istediler veya Aziz Yıldırım'a kalmak için son dakika baskısı yapmadılar.
Zaten bu yönetim de bir geçiş yönetimi... Aziz Yıldırım tahliye olduktan sonra F.Bahçe’de yepyeni bir ekibin oluşması artık an meselesi...
Koç mu Şahenk mi?
Ferit Şahenk’in yakın bir dostu anlattı geçen akşam:
“- Aziz Yıldırım son ana kadar Ferit Şahenk'ten yönetime girecek bir isim istedi... Ama Şahenk bunu vermeye yanaşmadı. Çünkü kendisi yeni olağanüstü kongrede başkan adayı olmayı planlıyor ve şimdiden hazırlıklarını ona göre yapıyor. Ankara da Şahenk’in adaylığına sıcak bakıyor.”
“- Ali Koç da aynı şekilde kendisini yeni döneme hazırlıyor. Aziz Yıldırım teknik nedenlerden ötürü çekilmek zorunda kalır ve Şahenk aday olursa onun karşısına Ali Koç çıkacak. Koç, UEFA'dan cezaların gelebileceği, mahkemenin Şike Davası'nı karara bağlayacağı şu kritik süreçte pek de içerde kalmak istemedi.
Benim bu sözlerden çıkardığım anlam şu:
- F.Bahçe’de yeni bir yönetim var ama bu yönetim tamamen Metris Yönetimi... F.Bahçe’de şu an Aziz Yıldırım’a karşı durabilecek kimse kalmadı. Olası 2 başkan adayı da şu anca “gölge yönetimler” hazırlamakla meşgul...
Zaten F.Bahçe'de uzun zamandır bir “gölge oyunu” oynandığı o kadar ortada ki... Ama kimse görmek istemiyor.