Şampiy10
Magazin
Gündem

Savaşa sevinmek de akıl kârı değildir

.

ABONE OL
Vatan Haber

Suriye ordusu, muhalif bellediği insanların üzerinde kimyasal silah kullanınca Ankara tarafında bir “sevinç” dalgası oldu.

“Biz demiştik” sesinin fazla duyulmasının aslında bir anlamı olmadığı Ankara’dan görülmüyor.

Suriye’de Esad yönetiminin demokrat ve insan sever, insan haklarına saygılı olduğunu düşünen biri dünyada bulunmuyor.

Şu andaki çatışma da, daha büyük bir savaşın eşiğinde dolaşmalar da insaniyetle değil, Ortadoğu’nun yeni düzeninin nasıl kurulacağıyla ilgili.

Ankara, Amerikan yönetiminin, Trump’ın Esad’a karşı kuvvet kullanmasını da hemen destekledi, yardım gerekirse yapacağını ilan etti.

Rusya da daha da açık şekilde Suriye’nin yanında olduğunu ilan edince Trump ile Putin karşı karşıya kalmış oldu.

Esad’ın en yakın destekçisi İran bile bu çatışmanın üzerine atlamazken, bizim atlamamız yine insaniyetle açıklanacak bir durum değil.

Moskova ile Washington karşı karşıya gelmiş ve Esad’a göre sert pozisyonlar almışlarken bizim “ben de varım” diye atlamamızın manasızlığını anlatan çok halk deyişi vardır.

Irak savaşlarından iki kez yakayı kurtardık. Bu kez Suriye savaşının göbeğine düşmemiz veya orada kalmamız için hiç bir insaniyet gerekçesi de yetmez.

Esad ile kriz başladığından bu yana savaş alanına dönen toprağımızda kaybettiğimiz insan sayısını, şehitleri Ankaralılar unutmuş olmalı ki kafayı hiç düşünmeden uzattı.

Esad’ın kimyasal veya kimyasal olmayan silahlarla katlettiği bütün çocuklara, insanlara tabii ki üzülüyoruz, üzüleceğiz.

Ama bu üzüntü, toprağımızın tekrar savaş alanı olması, çocuklarımızı, gençlerimizi, insanlarımızı kaybetme riskine yol açacak adımlar atmayı da gerektirmez.

Bir savaşa sevinmek, hele yanı başımızdaki bir savaşa sevinmek akıl kârı” değildir, hiçbir zaman da olmamıştır.

Bunun da bir faturası vardır. Nasıl ki Fırat Kalkanı’nın faturası 73 şehit olduysa, savaşa doğru her adım acıdır, gözyaşıdır.

Askerlik “yan gelip yatma” mesleği değildir, ama yanlış politikalarla boşu boşuna ölme mesleği de değildir.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Sertleşme mi normalleşme mi?
  2. 9 Temmuz, sonra 15 Temmuz, sonra da seçim mi?
  3. Yürüyüşün son gününden sonrası
  4. Şaşıracak bir şey yok, beklenen oldu
  5. Anlaşılan ekonomiden herkes memnun
  6. Negatif enerjiden kurtulmak
  7. Bundan sonra seçim hazırlığı
  8. Nazi krizinin devamı
  9. Yüz yıl önceki Kürdistan vaadi
  10. Bu yürüyüşün bir finali olacak

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.