Şampiy10
Magazin
Gündem

İttifakın ortak derdi

.

ABONE OL
Vatan Haber

Gülen Cemaati’ne yönelik son operasyonun ardından önemli bir siyasi cephe kuruldu. Bu cepheye katılanlar cemaatin, 2009 yılından bu yana icraatlarının sorgulanmasını istemiyor. Cemaatin siyasi operasyonlardaki konumu ve etkinliğinin sorgulanmasını da istemiyor.

Cephenin ortak fikri tabanı, AKP hükümetinin ne yolla olursa olsun gönderilmesidir ve bunun altında da Kürt meselesi ve barış süreci vardır.

Cemaatin hükümete savaş açması, MİT Başkanı’nın gözaltına alınması ve tutuklanması, ardından da başbakanın gözaltına alınıp tutuklanması operasyonuyla başlamıştır. Bu operasyon barış süreci için düğmeye basılması ve gizli görüşmelerin ifşa edilmesi üzerine planlanmıştır.

Bugün cemaat çevresinde ittifak kuranların ortak derdi budur, bunun için de bu ittifak kolay kurulmuştur. İttifakın içinde, en katı ulusalcılar, Kürtleri “düşman” gibi görenler hiç tereddütsüz yer almışlardır. MHP de ittifakın içindedir, ama Büyük Birlik Partisi çok daha kuvvetli ve militan gücünü kullanarak ittifakın içinde yer almıştır.

Cemaatin, ilk operasyondan bu yana geçen 4 yıl içinde, cumhurbaşkanı, başbakan dahil, binlerce siyasetçi, işadamı, gazeteci ve bürokratı kapsayan gizli dinleme faaliyetlerini ittifak belli ki yerinde ve yapılması gerekenler olarak görmektedir.

Yasal hükümeti değiştirmek için bu gizli dinlemelerin kullanılması, ittifak mensupları için insan haklarının, iletişim özgürlüğünün ihlali olarak görülmemektedir.

Batı’nın çeşitli merkezlerinde de cemaatin geçen dönemdeki icraatları sorgulanmamakta, meşru hükümeti devirme girişimleri tahlil edilmemekte, kaba birkaç formülle Türkiye’de olan biten üzerine fikir yürütülmektedir.

Batı Uludere’de 34 köylünün öldürülmesinin tahlilini yapmadı ve Türkiye’deki ana çatışmayı görmeye çalışmadı. Aynı şekilde Kobane eylemlerinde 50 kişinin hayatını kaybetmesinden de büyük rahatsızlık duyduğunu söylemedi. Binlerce kişinin gizlice dinlenmesinin üzerinde durduğunu da duymadık.

Batı’da Türkiye’yi yakından izleme iddiasında olanlar, çatışmanın ve kalkışmanın başından itibaren bakmaya başlar ve bütün olan bitenin altında barış sürecinin yattığını görebilirlerse, iyi niyet hattına gelebilirler.

Cemaatin yanında kurulan ittifakın içeriğine biraz dikkat edenler bile, basın özgürlüğü hiçbir zaman meselesi olmamış çevre ve siyasetlerin bugün “basın özgürlüğü” diye tepinmesinin anlamını görebilirler.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Sertleşme mi normalleşme mi?
  2. 9 Temmuz, sonra 15 Temmuz, sonra da seçim mi?
  3. Yürüyüşün son gününden sonrası
  4. Şaşıracak bir şey yok, beklenen oldu
  5. Anlaşılan ekonomiden herkes memnun
  6. Negatif enerjiden kurtulmak
  7. Bundan sonra seçim hazırlığı
  8. Nazi krizinin devamı
  9. Yüz yıl önceki Kürdistan vaadi
  10. Bu yürüyüşün bir finali olacak

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.