Şampiy10
Magazin
Gündem

İki korku da gerçek ve büyük

.

ABONE OL
Vatan Haber

Charlie Hebdo katliamının ardından iki büyük korku da en gerçek halleriyle ortaya çıktı.

Sadece Charlie Hebdo katliamı değil, Nijerya’da 2 bin kişinin yakılarak öldürülmesi de, IŞİD olayı da korkulardan birini en yüksek düzeye çıkardı.

Diğer tarafta da 11 Eylül sonrasının yarattığı güvensizlik ve endişelere, en yakın günlerde Fransa ve Almanya’daki hareketler de bu korkunun biraz daha derinlere nüfuz etmesini sağladı.

Radikal İslamcı hareketlerin “Cihad” kelimesini bol bol kullanarak yaptıkları terör eylemleri sadece Batı için değil, Türkiye de dahil, dünyanın çok geniş bir kısmı için korkuların bugüne kadar görülmemiş bir düzeye çıkmasıyla sonuçlanmıştır.

Bu tedirginlik yüzünden Charlie Hebdo’da yer alan bazı karikatürleri yayımlayan Cumhuriyet gazetesinin dağıtılmasının engellenmesine çalışılmıştır.

Korkular gerçektir, terör eylemlerinin Türkiye toprağına yönelmesi kuşkusu vardır ve bu yüzden bu eylemleri tetikleyebilecek tavırlar da endişe yaratmaktadır.

Charlie Hebdo katliamıyla birlikte Nijerya’da 2 bin kişinin kıyımı “İslamofobi”ye, sadece Müslümanlara değil, bütün farklılıklara karşı olan diğer radikalizmin ekmeğine tam anlamıyla yağ sürmüştür.

Müslüman dünyasının önemli kesiminin de her iki korkudan etkilendiği de ortadadır. Bunu Fransa ve Almanya yürüyüşleri de İslam dünyasından yükselen itidal çağrıları da göstermektedir.

Bütün dünya şu anda bu iki korkunun pençesindedir ve iki korkunun her biri de diğerini beslemektedir.

Bu kısır döngüden çıkışta asıl etkili olacak olan İslam dünyasının her türlü teröre karşı sağlam durması, demokrasi talebini yukarda tutması ve insan haklarını öne çıkaran politikalarda ısrar etmesidir.

Eğer bu kırılma sağlanabilirse, bunda Türkiye’nin politikalarının çok önemli olduğu, olacağı kesindir. Ve burada “ama”larla değil, “ama”lardan arınmış bir şekilde bütün korku ve hassasiyetlerin anlaşılması ve giderilmeye çalışılması esas olmak durumundadır.

İki büyük korkuyla ikiye bölünmüş bir dünya hayalinin, pek az insanın pek az toplumsal ve siyasal gücün amacı olduğuna inanıyorsak bütün hatları da buna örme oluşturmak şu andaki en önemli insanlık görevi haline gelmiştir.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Sertleşme mi normalleşme mi?
  2. 9 Temmuz, sonra 15 Temmuz, sonra da seçim mi?
  3. Yürüyüşün son gününden sonrası
  4. Şaşıracak bir şey yok, beklenen oldu
  5. Anlaşılan ekonomiden herkes memnun
  6. Negatif enerjiden kurtulmak
  7. Bundan sonra seçim hazırlığı
  8. Nazi krizinin devamı
  9. Yüz yıl önceki Kürdistan vaadi
  10. Bu yürüyüşün bir finali olacak

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.