Şampiy10
Magazin
Gündem

Halkın algısı

.

ABONE OL
Vatan Haber

Gezi olaylarından itibaren, her gelişmenin ardından aynı soru soruldu, herkes yine kendi pozisyonuna göre cevap verdi, veriyor.

“Halk Gezi olaylarını, 17 Aralık ve sonrasını nasıl algıladı” sorusunun kesin cevabı sadece “sandık”tadır.

Sandık sadece yerel yöneticileri seçmeyecek, halkın Türkiye’yi kimin yönetmesini istediğini de söyleyecek.

Seçim tahminini gönlünden geçeni söylemek şeklinde yapmıyorsak, elimizdeki veri seçim araştırmalarıdır.

Seçim araştırmaları da şu anda önemli bir oy kayması olmadığını söylüyor.


İstanbul’da Kadir Topbaş, Ankara’da Melih Gökçek “açık ara” denilebilecek oranlarda önde. İzmir’de Binali Yıldırım ile AKP’de ilerleme görülüyor. Antalya’da AKP öne geçti.

Adana‘da AKP önde, Trakya illerinde CHP’deki aday sıkıntılarının ardından belirsizlik durumu var.

Türkiye genelinde ise araştırmaların gösterdiği, AKP için en düşük oranın yüzde 45 olduğu, bu oranın seçim yatlaştıkça daha yukarı gitmesi olasılığının bulunduğu şeklinde.

Bunlar, kimilerinin gönlünden geçen oranlar olmadığı için, yüksek sesle itirazlar gelecektir, ama rakamlar böyle.

Korkutma propagandası

Gezi olaylarından başlayarak tırmanan gerilim ortamı, halkın “Türkiye’yi kim yönetmeli” konusundaki kararını değiştirmedi.

17 Aralık ve Hükümet’in karşı hamlelerinin yorumları, yankıları çeşitli dalgalanmalara yol açmış olsa da “iktidarı değiştirme iradesi” ortaya çıkmadı.

Tayyip Erdoğan, seçim kampanyasını son siyasi çatışmalar ve “paralel yapının tasfiyesi” üzerine kurdu. Bunun için gereken her şeyi yapacağının işaretlerini sürekli olarak veriyor. Kampanya böyle bir siyaset üzerine kurulunca halkın tercih ve kararının “kim yönetsin?” sorusu üzerine yoğunlaşması doğaldır.

“Türkiye’yi kim yönetsin?” sorusunun cevabının yine “AKP” olması ihtimali yükselince de karşı propaganda “Erdoğan başta kalırsa neler olur neler” korkutmasına indi.

Seçime kadar yeni sıcak malzemelerin servis edilmesi bekleniyor, ama bunları servis edenlerin amaçlarına ulaşması ihtimalleri de fazlasıyla tartışmalı hâle geldi. “Daha büyük bir şey” de bazen tümüyle terse dönen bir silah olabilir.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Sertleşme mi normalleşme mi?
  2. 9 Temmuz, sonra 15 Temmuz, sonra da seçim mi?
  3. Yürüyüşün son gününden sonrası
  4. Şaşıracak bir şey yok, beklenen oldu
  5. Anlaşılan ekonomiden herkes memnun
  6. Negatif enerjiden kurtulmak
  7. Bundan sonra seçim hazırlığı
  8. Nazi krizinin devamı
  9. Yüz yıl önceki Kürdistan vaadi
  10. Bu yürüyüşün bir finali olacak

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.