Darbe davaları ve pişmanlar
.
Ergenekon adının öne çıktığı darbe girişimleri davalarının aklanmayla sonuçlanmasında son aşamaya gelindi. 28 Şubat davasını sulandırma faaliyetleri tamamlanınca herkes aklanmış olacak.
Böylece hukuken, ülkemizde darbe girişimi, darbe hazırlığı, demokrasiye müdahale, belli amaçlı silahlı eylemler yapılmamış gibi olacak. Veya Türk adaleti bu olayları çözememiş olacak.
Hukuk dedi ki, eldeki bilgi ve kanıtlara göre Türkiye’de herhangi bir darbe girişimi, darbe hazırlığı, darbe planı yapılmamıştır.
Darbe davalarında, hiçbir “çözülme” olmadı. Daha 12 Eylül döneminden beri adı duyulmuş kişiler de sürekli olarak her şeyi inkar ettiler. Cumhuriyet mitingleriyle darbe ortamı hazırlanması konusu da havada kaldı.
Darbe davalarını yürüten hukukçuların çoğunun Gülen Cemaati’nin mensubu olmaları bu davaların esastan çökmüş olmasının kanıtı gibi görülüyor.
Cemaat hukukçularının darbe davalarının sulandırılması, ilgisiz olayların birbirine yapıştırılarak dava mantığının bozulması, ilgisiz insanların davalara sokularak ana meselelerin dağılmasının sağlanmasına dönük icraatları pek konu edilmiyor.
Konu edilen, uydurma deliller getirilmesidir. Bu sayede davaların çökmesi de garanti edilmiştir. Var olan deliller arka planda kalmış, olaylar ortadayken bunlar bir kenara itilmiş ve uydurma deliller öne çıkarılarak davaların çökmesi sağlanmıştır.
Dünyada benzer durumlarda, İspanya’da, İtalya’da, Fransa’da ve birçok Güney Amerika ülkesinde benzer davalarda en tepedeki sanıklar yargılanmış, ayrıntılara boğulmadan gerçek temizlikler yapılmıştır.
Şimdi bir de pişmanlık dalgası başlamış durumdadır. Yargı süreçlerini, Cemaat hakim ve savcılarının davaları sulandırmalarını görmek ve tartışmak yerine istendiği gibi tepki gösterenler bu davaları destekledikleri için arka arkaya pişmanlık gösteriyorlar.
Darbe davalarının tam temizlikle sonuçlanmasını sağlayanın Cemaat olmasının nasıl bir süreçle sağlandığının ayrıntılarını da herhalde ileride öğreniriz. Bunun için de askerlerin konuşması gerekir.
Darbe davalarının tam aklanmayla sonuçlanması sayesinde bu ülkede bir daha darbe planı yapılmayacağını, demokrasiye bel altı müdahaleler olmayacağını savunanların haklı çıkmasını temenni etmek dışında yapacak bir şey kalmamıştır.